Turkish: Ali bu sabah kötü bir ruh hali içinde.
English: Ali is in a bad mood right now.
Turkish: Ali şu anda kötü bir ruh hali içinde.
English: Ali is definitely not in a joking mood today.
Turkish: Ali bugün kesinlikle şaka ruh halinde değil.
English: Ali is in a bad mood now.
Turkish: Ali şimdi kötü bir ruh hali içinde.
English: Ali is in a bad mood today.
Turkish: Ali bugün kötü bir ruh hali içinde.
Mood lighting : Sahne ışıklaması dışında, dekorda anlamı kapsayacak duyusal bir hava yaratmada kullanılan düşük güçte ışıkların tümü. örnek : sokak feneri, masa lambası, şömine alevi, vb. Atmosfer ışıkları.
Mood tights : Atmosfer ışıkları. Sahne ışıklaması dışında, dekorda anlamı kapsayacak duyusal bir hava yaratmada kullanılan düşük güçte ışıkların tümü. örnek : sokak feneri, masa lambası, şömine alevi, vb.
Be in the mood for : Canı bir şeyi yapmak istemek.
Be in the mood to : Canı bir şeyi yapmak istemek. Hazır olmak. Havasında olmak. Canı istemek.
In the mood for : Havasında. -e hazır. Hazır.
Imperative mood : Buyurma kip. Bir fiilin emir biçimi (gramer). Emir kipi.
Be in the mood : Hazır olmak. Havasında olmak.
Conjunctive mood : Şart kipi.
Bad mood : Kötü ruh hali. Zayıf ruh hali. Kötü durumu.
Festive mood : Aklın keyifli olma durumu. Kutlamaya hazır. Mutlu ruh hali.
Sözcükler, direkt olarak Mood ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Tone : Bir çalgının tonu. Ses. Bilgisayar, gitar, gramer, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Renk tonu. Nüanslamak. Renközü. Tek renkli pozitif görüntüde kimyasal işlemlerle değişik renkli sonuçlar elde etme. (renklendirmede görüntünün saydamsız bölümleri renkli olduğu halde, saydam bölümleri değişmez). boyamanın karşıtı. Hava vermek. Tonlamak. Bir sesin diklikle belirlenen özelliği. iki ses arasındaki aralığı ölçmede kullanılan birim.
Idiosyncrasies : İdyosenkrazi. Huy. İdiyosenkrazi (medikal tıp terimi). Yapısal özellik. Kişiye ait özellik. Hususiyet. Aşırı duyarlılık. Kişisel özellik. Özellik.
Affair : Vaka. Sorun. Şey. Olay. Mesele. İlişki. İş. Hadise. Gönül macerası.
Ambiance : Çevre. Ambians. Ortam.
Disagreeableness : Can sıkıcılık. Uygunsuzluk. Uyuşmazlık. Aynasızlık. Terslik. Tatsızlık. Sertlik. Nahoşluk.
Aspect : Bakı. Açı. Çehre. Bakım. Yönü. Coğrafya, gramer alanlarında kullanılır. Çok yönlü herhangi bir şeyin bir yüzü. Tek tarafı. Yüz ifadesi. Bir yanı.
Distemper : Kireç boya sürmek. Rahatsızlık. Rahatsız etmek. Distemper. Keyfini kaçırmak. Badana boyası ile boyamak. Tutkallı boya ile boyamak. Hastalık. Badanalamak.
Disposition : Bilgisayar, veterinerlik alanlarında kullanılır. Mizac. İdare. Tahsis. Kural. Dispozisyon. Doğa. Yaradılış.
Conviviality : Eğlence. Eğlenti. Şenlik ve ziyafet. Şamata. Şenlik.
Veins : Maden damarı. Huy. Toplardamar. Damar. Venler.
Mood synonyms : good temper, good humor, biliousness, behavior, contrariness, case, paradigm, crustiness, modal, modules, bad temper, nature, acerbity, humors, modi, bliss, cantankerousness, sulkiness, atmospheric, good humour, contrarieties, glee, acrimonies, demeanour, tones, healths, status, fashion, module, mode, funned, fashions, aeros.
Ill humor : Aksi ruh hali. Kötü ruh hali. Aksi mizaç.
Mood antonyms : good humor.
Mood kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Temper of mind. Manner of action or being. [Bakınız: Mode] which is the preferable form). As, a melancholy mood. Manner. Style. Logical form. A suppliant mood. Humor. Mode. Musical style. Temporary state of the mind in regard to passion or feeling.
Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. (F5)
Bu kısımda Mood kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Mood ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Mood anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Mood ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.