Muff türkçesi Muff nedir

  • Beceriksizlik.
  • Becerememek.
  • Acemilik.
  • Manşon.
  • Iska.
  • Yapamamak (bir işi).
  • El kürkü.
  • Acemice iş yapmak.
  • Boru bileziği.
  • Yüzüne gözüne bulaştırmak.

Muff ile ilgili cümleler

English: Ali baked some muffins.
Turkish: Ali bazı kekler pişirdi.

English: Ali grabbed a coffee and muffin on his way to work.
Turkish: Ali işe giderken bir kahve ve bir çörek aldı.

English: Ali just wants a muffin and a cup of coffee.
Turkish: Ali sadece bir çörek ve bir fincan kahve istiyor.

English: I bought more of those muffins you like.
Turkish: Hoşlandığın şu keklerden biraz daha aldım.

English: Are the muffins ready?
Turkish: Çörekler hazır mı?

Muff ingilizcede ne demek, Muff nerede nasıl kullanılır?

Ear muff : Kulak manşonu. Kulaklık (soğuğa karşı). Kulaklık.

Muffed : Beceriksizlik. Yüzüne gözüne bulaştırmak. Boru bileziği. Yapamamak (bir işi). Acemice iş yapmak. Iska. Manşon. Becerememek. El kürkü. Acemilik.

Muffin : Pide. Geri zekalı. Mankafa. Şamkurabiyesine benzeyen bir tür ufak ekmek. Kek. Salak. Aptal. Çörek.

Muffing : Acemice iş yapmak. Becerememek.

Muffins : Çörek. Kek.

Muffler : Susturucu bağlantısı. Ses emici. Susturucu (silah). Motordan atılan gazların gürültüsünü soğurarak azaltan aygıt. Aä°.susturucu. Susturucu. Boyun atkısı. Fular. Atkı. Kaşkol.

 

Muffled voice : Örtülü ses. Boğuk ses. Tını açısından duru ses.

Muffled : Örtülü.

Mufflers : Atkı. Susturucu. Ses emiciler.

Muffs : Becerememek. Acemice iş yapmak.

İngilizce Muff Türkçe anlamı, Muff eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Muff ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Go wrong : Hata etmek. Aksamak. Bozulmak. Kötü sonuçlanmak. Arıza yapmak. Yanlış yapmak. Hata yapmak. Yanılmak. İstenen sonucu vermemek. Aksi gitmek.

Balls up : (britanya argosu) dağınıklık. Düzensizlik. Acemice iş. İçine sıçmak. Hata sonucu oluşan karışıklık. Dağınıklık.

Botching : Berbat etmek. İçine etmek. Kötü iş yapmak. Yamalamak. Bozmak. Yalapşap yapmak. Rezil etmek (bir işi). Baştan savma yapmak.

Fluffed : Hav (halıdan veya kumaştan dökülmüş). Kuş tüyü. Yanlış. Kabartmak (tüylerini veya saçını). Kabartmak. Berbat etmek. Bozmak. Söyleyeceği sözü unutmak. Kötü atılım.

Ball up : Perişan etmek. Rezil etmek. Şaşırtmak. Berbat etmek. İçine etmek. Eline yüzüne bulaştırmak. Bozmak.

Greenness : Çiğlik. Yeşillik. Yeşil olma. Hamlık. Tazelik. Toyluk.

Busted : Kırılmış. Bozmak. İflas etmek. Rütbe indirmek. Kırmak. Sona ermek. Yakalanmış (suçlu). Tutuklanmış. Patlatmak.

Busts : Patlatmak. Kırmak. Bozmak. Sona ermek. Tartışmak. İflas etmek. Parçalamak. Bozulmak. İflas ettirmek.

Freshness : Tazelik. Taravet. Dirilik. Sululuk. Serinlik. Körpelik. Yenilik.

Crabbing : Krablama. Uçağı yan rüzgara yönlendirmek. Kusur bulmak. Berbat etmek. Yaş fıksaj. Yaş fiksaj. Mızmızlanmak.

Muff synonyms : bollix up, handwear, bollocks up, hand wear, louse up, gaucheness, lack of experience, botched, muffing, clumsiness, miss, bulkiness, bollix, botch up, mess up, miscarry, boggle, bodge, spoil, bungled, uncouthness, foozling, fluff, bollocks, cumbersomeness, artlessness, boggling, muck up, boggled, mishandle, do badly, rawness, coupling.

 

Muff zıt anlamlı kelimeler, Muff kelime anlamı

Succeed : -den sonra gelmek. Başarmak. Takip etmek. Başarı yakalamak. Başarıya ulaşmak. Sonra gelmek. İzlemek. Amaca ulaşmak. Varisi olmak. Muvaffak olmak.

Muff ingilizce tanımı, definition of Muff

Muff kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To fail to hold, as a ball, in catching it. To fumble. To handle awkwardly. A soft cover of cylindrical form, usually of fur, worn by women to shield the hands from cold.