Bu sayfada Bring ne demek nedir bring hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi bring resimleri yazıları türkçesi ne demek bring ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller bring hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Bring nedir English: "Did you bring the book?" "Oops! I forgot!" Turkish: "Kitabı getirdin mi?" "Tüh! Unuttum!" English: A horseshoe and a four-leaf clover bring good luck. Turkish: At nalı ve dört yapraklı yonca iyi şans ge...
Bring about nedir English: If you do that, it will only bring about a contrary effect. Turkish: Eğer bunu yaparsan,bu sadece aksi sonuçlar doğuracak. English: Typhoons bring about damage every year. Turkish: Tayfunlar her yıl zara...
Bring an accusation against nedir : Getirmek. Belirtmek. Sebebiyet vermek. Neden olmak. Razı etmek. Kandırmak. Ayıltmak. Vermek (ceza). Kazandırmak. İkna etmek. An : (herhangi) bir. Bir. Bir (ünlülerden önce). Sesli harf ile başlayan kelimelerin başında ku...
Bring an action nedir : Ayıltmak. Kazandırmak. Belirtmek. Sebebiyet vermek. Doğurmak. Razı etmek. Getirmek. Kandırmak. Vermek (ceza). İkna etmek. An : (herhangi) bir. Sesli harf ile başlayan kelimelerin başında kullanılan belirsiz tanımlık. Bir...
Bring around nedir : Neden olmak. Doğurmak. Sebebiyet vermek. Belirtmek. Vermek (ceza). Getirmek. Kazandırmak. Kandırmak. Ayıltmak. İkna etmek. Around : Ötede beride. Etrafta. Buralarda. Ortalıkta. Çevresine. Arkaya. Öteye beriye. Civarda. H...
Bring back nedir English: I will bring back a lot of food. Turkish: Bir sürü yiyecek geri getireceğim. English: The dog can bring back a stick. Turkish: Köpek bir sopayı geri getirebilir. English: When will you bring back my umbr...
Bring benefit to nedir : Belirtmek. Razı etmek. Doğurmak. Kazandırmak. İkna etmek. Sebebiyet vermek. Kandırmak. Vermek (ceza). Ayıltmak. Neden olmak. Benefit : Kar. Faydası olmak. Yarar. Menfaat. Kazanç. Yararı olmak. Yararına olmak. Yararı doku...
Bring close together nedir : Getirmek. Doğurmak. Belirtmek. Sebebiyet vermek. Razı etmek. Vermek (ceza). İkna etmek. Kazandırmak. Ayıltmak. Kandırmak. Close : Bitirmek. Kapatmak. Sonuç. Bağlantılı. Son vermek. Avlu (okul, kilise). Son söz. Geçit. Gö...
Bring coals to newcastle nedir : Neden olmak. Razı etmek. İkna etmek. Getirmek. Kandırmak. Doğurmak. Sebebiyet vermek. Vermek (ceza). Ayıltmak. Kazandırmak. Coals : Kömür. Bir yakımlık kömür. Kor. Maden kömürü. [#To : Ya. Oranla. -e göre. İla. Kala. E d...
Bring a lawsuit nedir : Razı etmek. İkna etmek. Doğurmak. Kandırmak. Belirtmek. Neden olmak. Sebebiyet vermek. Vermek (ceza). Ayıltmak. Kazandırmak. A : Bir. Argonun simgesi. Herhangi bir. La (müzik terimi). (herhangi) bir. Atom ağırlığı. İngil...
Bring a unit up to strength nedir : Vermek (ceza). Ayıltmak. Neden olmak. Razı etmek. Belirtmek. Kazandırmak. Sebebiyet vermek. Doğurmak. Kandırmak. İkna etmek. A : Belirli bir tür veya nitelikteki. La (müzik terimi). En iyi kaliteyi simgeleyen harf. İngil...
Bring along nedir English: Bring along something to read. Turkish: Yanında okuyacak bir şey getir. English: Bring along your friend. Turkish: Arkadaşını yanında getir. : Belirtmek. İkna etmek. Kandırmak. Sebebiyet vermek. [#Doğurm...
Bring an accusation against somebody nedir : Neden olmak. Doğurmak. Sebebiyet vermek. Kandırmak. Kazandırmak. İkna etmek. Razı etmek. Belirtmek. Ayıltmak. Getirmek. An : Sesli harf ile başlayan kelimelerin başında kullanılan belirsiz tanımlık. Bir. Bir (ünlülerden ...
Bring an action against nedir : Ayıltmak. Vermek (ceza). Kandırmak. Sebebiyet vermek. Getirmek. Neden olmak. Razı etmek. Doğurmak. Kazandırmak. Belirtmek. An : (herhangi) bir. Sesli harf ile başlayan kelimelerin başında kullanılan belirsiz tanımlık. An...
Bring away nedir : Kazandırmak. İkna etmek. Neden olmak. Ayıltmak. Getirmek. Vermek (ceza). Kandırmak. Belirtmek. Razı etmek. Sebebiyet vermek. Away : Uzakta. Uzak. Devamlı. Uzağa. Yok. Deplasmanda oynanan. Yola çıkmış. Deplasmanda. Bir ya...
Bring back to life nedir : Doğurmak. Belirtmek. Neden olmak. Vermek (ceza). Getirmek. Sebebiyet vermek. [#Ayıltmak. İkna etmek. Kazandırmak. Kandırmak. Back : Ters. Vazgeçmek. Geçmişte. Art. Arkalık. Kasalı çalgılarda kasanın arka tarafında kalan ...
Bring close nedir : Belirtmek. Neden olmak. Getirmek. Doğurmak. Razı etmek. Kazandırmak. Vermek (ceza). Ayıltmak. İkna etmek. Kandırmak. Close : Bağlantılı. Geçit. Kapatmak. Çevirmek. Kapanmak. Son söz. Göğüs göğüse kavga. Yummak (göz). Kap...
Bring closer nedir : Vermek (ceza). Neden olmak. Razı etmek. Getirmek. Sebebiyet vermek. İkna etmek. Kandırmak. Kazandırmak. Ayıltmak. Belirtmek. Closer : Satışla kapatan. Bunaltıcı. Akım kesici. Yakın. Sonlandırıcı. Amansız. Tuğla parçası. ...
Bring damage nedir : Ayıltmak. Kazandırmak. Kandırmak. Razı etmek. Sebebiyet vermek. Getirmek. Belirtmek. Neden olmak. Vermek (ceza). Doğurmak. Damage : Hasar yapmak. Zarara uğratmak. Ziyan. Hasar. Yıkım-döküm. Değerini düşürmek. Karşıtların...