Bu sayfada Early ne demek nedir early hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi early resimleri yazıları türkçesi ne demek early ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller early hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Early nedir English: Ali advised us to leave early and avoid the morning traffic. Turkish: Ali erken ayrılmamızı ve sabah trafiğinden kaçınmamızı bize tavsiye etti. English: A Pap test can help detect cervical cancer early on. ...
Early blastocyt nedir : -in başlarında. İlk zamanlarında. Önceki. Erken. Eski. Erkenden. İlk. Early abortion : Erken düşük. [#Early bird : Erkenci. Sabahçı. Early childhood : İlk çocukluk. İki yaşından başlayarak yedi sekiz yaşlarına dek süren ...
Early church nedir : İlk. İlk zamanlarında. Erkenden. -in başlarında. Erken. Eski. Önceki. Church : Kilisede tören yapmak. Hristiyan din adamları. Hristiyan toplumu. Hristiyan alemi. Kilise. Papazlık. Cemaat. Kilise ayini. Kilise ile ilgili....
Early detection nedir : Erkenden. Erken. Önceki. Eski. -in başlarında. İlk zamanlarında. İlk. Detection : Suçluyu ortaya çıkarma. Algılama. Ortaya çıkarma. Bir telsiz alıcısında, gelen bir elektriksel imlemin kiplendiği taşıyıcı dalgadan ayrılm...
Early diagnosis nedir : Önceki. -in başlarında. İlk. Erken. İlk zamanlarında. Eski. Erkenden. Diagnosis : Bir veri yığını ya da bilgi gerecinin taranarak incelenen konu çevresinde örgütlenmesi. Bir organizmanın bütün ayırıcı karakterlerinin kıs...
Early elections nedir : Eski. İlk. Erken. Erkenden. -in başlarında. İlk zamanlarında. Önceki. Call for early elections : Erken seçim çağrısı. Seçimlerin planlanandan önce yapılması talebi. [#Early abortion : Erken düşük. Early bird : Sabahçı. E...
Early evening nedir English: Ali is almost always free in the early evening. Turkish: Ali neredeyse her zaman akşamın erken saatlerinde boştur. English: I've always fed my dogs in the early evening. Turkish: Köpeklerimi her zaman ik...
Early fruits nedir : -in başlarında. Erken. Erkenden. Önceki. Eski. İlk. İlk zamanlarında. Fruits : İbne (argo sözcük). Nonoş. Meyve. Ürün. Tohum kapsülü. Homoseksüel. Yemiş. Sonuç. Meyveler. Ürünler. [#Early abortion : Erken düşük. Early bi...
Early generalisation nedir : Erkenden. Eski. İlk zamanlarında. Önceki. İlk. Erken. -in başlarında. Generalisation : Genelleştirme. Tamim. (psikoloji terimi) yeni uyarıcıya benzer uyarıcıya olduğu gibi tepki gösterme (ayrıca generalization). Genellem...
Early abortion nedir : İlk zamanlarında. İlk. Erken. Eski. Önceki. -in başlarında. Erkenden. Abortion : Düşürtme (dölütü). Bitkilerde ve hayvanlarda gelişmenin durması. çocuk düşürme. Akamet. Bebek aldırma. Kürtaj. Bitkilerde ve hayvanlarda ge...
Early bird nedir English: My father is an early bird; he gets up at 5:30 every day. Turkish: Babam sabahçı bir kuş; o her gün 5.30'da kalkar. English: The early bird catches the worm. Turkish: Erken kalkan erken yol alır. : İlk z...
Early childhood nedir English: I wasn't born here, but I spent all of my early childhood here. Turkish: Burada doğmadım ama bütün çocukluğumu burada geçirdim. English: Since early childhood, he dreamed of writing stories. Turkish: İlk...
Early delivery nedir : Önceki. İlk. Eski. Erken. Erkenden. -in başlarında. İlk zamanlarında. Delivery : Konuşma tarzı. Dağıtım. Doğurma. Devretme. Doğum. Malların alıcısına veya temsilcisine fiilen verilerek el değiştirilmesi süreci. Dağıtma. ...
Early developing nedir : Erkenden. Erken. İlk zamanlarında. İlk. -in başlarında. Eski. Önceki. Developing : Gelişen. Geliştirme. Açındırma. Developman. Gelişmekte olan. Alıcıda kullanılan boş film ü-zerindeki gizli görüntüyü görülebilir biçime s...
Early election nedir : Eski. Önceki. -in başlarında. Erkenden. İlk zamanlarında. Erken. İlk. Election : Seçim. Saylav. Kabul. Seçimlik hakkı. İntihap. Tercih. [#Early elections : seçim. Erken seçim. Planlanandan daha erken yapılan seçim. Call ...
Early embryonic death nedir : Önceki. -in başlarında. Erken. İlk zamanlarında. İlk. Eski. Erkenden. Embryonic : Embriyonik. İlkel. Kuruluş safhasında olan. Gelişmemiş. Embriyon (ile ilgili). Embriyona ait. Embriyonla ilgili. [#Death : Ölüm. Yıkım. Ca...
Early fruit nedir : Önceki. İlk. Eski. Erkenden. İlk zamanlarında. Erken. -in başlarında. Fruit : Semere. Mahsul. Nonoş. Kar. Ürün. Ahbap. Sirkesineği. Tohumlu bitkilerde döllenmeden sonra karpellerin gelişip olgunlaşması ile meydana gelen ...
Early future nedir : İlk. Erken. İlk zamanlarında. Erkenden. Önceki. -in başlarında. Eski. Future : Ati. Gelecekte olacak şey. İlerideki. Gelecek zaman kipi. İleriki. Yarın. Gelecek zaman. Filin anlattığı işin şimdiki zamandan sonraki bir za...
Early genes nedir : İlk. İlk zamanlarında. -in başlarında. Önceki. Eski. Erken. Erkenden. Genes : Genler. Gen. Kromozomun belirli kalıtsal özellik aktaran kısmı. [#Early abortion : Erken düşük. Early bird : Erkenci. Sabahçı. blastocyt : Emb...