Bu sayfada Flatter ne demek nedir flatter hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi flatter resimleri yazıları türkçesi ne demek flatter ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller flatter hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Flatter nedir English: She wanted to flatter me. Turkish: O beni pohpohlamak istedi. English: If you flatter him, he'll do anything. Turkish: Onu pohpohlarsan, her şeyi yapar. English: I wanted to flatter her. Turkish: On...
Flattered his ego nedir : [#Pohpohlamak. Olduğundan güzel göstermek. Gururunu okşamak. Pohpohlanmış. Övmek. Kompliman yapmak. Gururu okşanmış. Yağ yakmak. Göklere çıkarmak. Pohpohlanan. His : Eril onunki. Onunkisi. Onunki. (erkek) onun. Onun. : D...
Flatterers nedir : Yağcı. Pohpohçu. Dalkavuk. Flattered : Gururunu okşamak. Pohpohlanmış. Göklere çıkarmak. Gururu okşanmış. Pohpohlanan. Pohpohlamak. Kompliman yapmak. Övmek. Olduğundan güzel göstermek. Yağ yakmak. [#Flattered his ego : M...
Flattering nedir English: That's very flattering. Turkish: O çok pohpohlayıcı. English: You're flattering me. Turkish: Bana yağ çekiyorsun. : Kompliman yapıcı bir tarzda. Pohpohlayarak. Övücü bir tarzda. Yağ yakan bir tarzda. Poh...
Flatters nedir oneself : Kendini inandırmak. Sanmak. Gururlanmak. Ümit etmek. Hayaline kapılmak. Make flatter : Daha düz hale getirmek. : Etek öpmek. Okşamak. Yaltaklanmak. İyi göstermek (kendisini vb). Göklere çıkarmak. Övmek. Kompliman...
Flatter oneself nedir : İyi göstermek (kendisini vb). Övmek. Normalden iyi göstermek (kendisini vb). Yağ yakmak. Olduğundan güzel göstermek. Okşamak. Pohpohlamak. Göklere çıkarmak. Dalkavukluk etmek. Gururunu okşamak. Oneself : Kendini. Bizzat....
Flattered nedir English: We've flattered the director's vanity. Turkish: Biz yöneticinin kibrini pohpohladık. English: I must say I'm flattered. Turkish: Pohpohlanmış olduğumu söylemeliyim. English: Ali was flattered by Mary's a...
Flatterer nedir : Dalkavuk. Yağcı. Pohpohçu. Flattered : Pohpohlamak. Gururunu okşamak. Yağ yakmak. Övmek. Kompliman yapmak. Göklere çıkarmak. Pohpohlanmış. Olduğundan güzel göstermek. Pohpohlanan. Gururu okşanmış. [#Flattered his ego : O...
Flatteries nedir : Onur verici. Yaltaklanan. Pohpohlama. Pohpohlayan. Olduğundan güzel gösteren. Pohpohlayıcı. Metheden. Flatteringly : Yağ yakan bir tarzda. Pohpohlayarak. Pohpohlayan bir tarzda. Övücü bir tarzda. Kompliman yapıcı bir tar...
Flatteringly nedir : Onur verici. Metheden. Pohpohlama. Pohpohlayıcı. Olduğundan güzel gösteren. Pohpohlayan. Yaltaklanan. Unflattering : Yaldızsız. Körlük. Övücü olmayan. Kalaysız. Kötüleyen. [#Flatteries : Yaltaklık. Yağcılık. Yaltakçılık....
Flattery nedir English: Flattery will get you nowhere. Turkish: Dalkavukluk seni hiçbir yere götürmez. English: Flattery corrupts both the receiver and the giver. Turkish: Dalkavukluk hem alıcıyı hem de vericiyi bozar. English:...