Keen

Keen nedir English: Ali wasn't at all keen to stay in the castle, which he'd heard was haunted. Turkish: Ali kalede kalmaya hiç istekli değildi, onun perili olduğunu duymuştu. English: Ali is keen on surfing. Turkish: Ali s...

Keen edged nedir : Ucuz. Ağıt yakmak. Harika. Şahane. Ağıt. Düşkün. İstekli. [#Şiddetli. Akıllılık. Keskin. Edged : bilenmiş. Sivri. Kenarlı. Uçlu. Keskin. Ağızlı. [#Keen edged knife : Keskin bıçak. Keen competition : Aşırı rekabet. Yoğun ...

Keen eyesight nedir : Şiddetli. Düşkünlük. Güçlü. Ağıt yakmak. Matem türküsü. İstekli. Şahane. Harika. Düşkün olmak. Meraklı. Eyesight : Görme yeteneği. Görme duyusu. Görüş uzaklığı. Görüş. Görme gücü. [#Has a keen eyesight : Keskin görüşlü. ...

Keen mind nedir : Ucuz. İnce. Güçlü. Ağıt. Şiddetli. Düşkün. Matem türküsü. Şahane. Keskin. Sert. Mind : Fikir. Eğilim. Şuur. Anımsama. Beyin. Önem vermek. Akıl. Anlak. Bellek. [#Keen competition : Aşırı rekabet. Yoğun rekabet. Keen edge ...

Keen perception nedir : Şiddetli. Büyük. Ağıt. Düşkünlük. Zeki. Matem türküsü. Keskin. İstekli. Düşkün olmak. Güçlü. Perception : Duyuş. İdrak yeteneği. Olay, nesne ve durumlar karşısında duyumlar aracılığıyla kazanılan ilk bilinçlilik. Anlama....

Keen sight nedir : Akıllılık. Büyük. Matem türküsü. Güçlü. Keskin. [#Zeki. Düşkünlük. Meraklı. Harika. Şahane. Sight : Ç.görülmeye değer yerler. Gözlemlemek. Görünüş. Korkunç ya da gülünç hal. Hedeflemek. (aranan birini veya bir şeyi) görm...

Keen tester nedir Keen tester; Kimya alanında kullanılan bir sözcüktür. Kimya'da terim anlamı: Metalin dayanıklığını top-vuruş yöntemi yoluyla tayin eden alet. Teste : Orakla biçilen ekinlerden yapılan bağlam Test : Bir kimsenin, bir toplu...

Keen witted nedir : Harika. Akıllılık. Sert. İstekli. Şahane. Büyük. Keskin. Uygun. Matem türküsü. Düşkün olmak. Witted : Anlayışlı. Zeki. Zekalı. [#Keen competition : Aşırı rekabet. Yoğun rekabet. Keen edge : Keskin yüz. Ağız. edged : Kesk...

Keener nedir English: A dog's sense of smell is much keener than a human's. Turkish: Bir köpeğin koku alma duygusu, bir insanınkinden çok daha keskindir. English: A sharp tongue is the only edged tool that grows keener with consta...

Keen competition nedir : Matem türküsü. Şahane. Keskin. Büyük. Meraklı. Düşkün olmak. Düşkün. Zeki. İstekli. Harika. Competition : Yarışma. Belli bir hayat kaynağı için iki organizma veya iki popülasyon arasında süren mücadele. Tek ya da takımla...

Keen edge nedir : Harika. İstekli. Düşkünlük. Matem türküsü. Büyük. Sert. Uygun. Ağıt yakmak. Keskin. Ucuz. Edge : Kuşak izgesi gibi bir girişim ya da kırınım kuşağı çizgi dizgesinin sınır dalga boyu. Yavaş yavaş ilerletmek. [#Kenarlarını...

Keen edged knife nedir : Ucuz. Ağıt yakmak. İstekli. Uygun. Düşkünlük. Matem türküsü. Keskin. Zeki. Ağıt. İnce. Edged : Uçlu. Ağızlı. Sivri bilenmiş. Kenarlı. Keskin. Sivri. [#Knife : Kesmek. Bıçakla kesmek. Bıçak. Bıçaklamak. Arkadan vurmak. Bo...

Keen frost nedir : Keskin. Hevesli. Büyük. Güçlü. Ağıt yakmak. Ucuz. Düşkünlük. Harika. Meraklı. Ağıt. Frost : Don. Şekerleme ile kaplamak. [#Donmak. Soğuk davranmak. Ayaz. Kırağı. Kırağı tutmak. Kırağı çalmak. Keki şekerli bir karışımla k...

Keen on nedir English: He is keen on soccer. Turkish: Futbola bayılıyor. English: He is not very keen on coming tomorrow. Turkish: Yarın gelmeye çok meraklı değil. English: He is keen on science. Turkish: O bilime hevesli...

Keen set nedir : Ağıt. Zeki. Güçlü. Şiddetli. Meraklı. Uygun. Ucuz. İnce. Şahane. Harika. Set : Sabit. Yapmacık. Değişmez. Öbek. Göstermek. Geleneksel. Kalkan. Oturtmak. Oyunun, karşılaşıcılardan birinin altı oyun kazanması ile biten böl...

Keen sighted nedir : Şiddetli. Büyük. Uygun. Ağıt yakmak. İstekli. Matem türküsü. Düşkünlük. Güçlü. Hevesli. Meraklı. Sighted : Gözleri gören. Kör olmayan. [#Keen competition : Yoğun rekabet. Aşırı rekabet. Keen edge : Keskin yüz. Ağız. edge...

Keen to nedir English: Ali wasn't at all keen to stay in the castle, which he'd heard was haunted. Turkish: Ali kalede kalmaya hiç istekli değildi, onun perili olduğunu duymuştu. English: She is keen to go abroad. Turkish: O y...

Keened nedir : Zeki. Düşkün. Şiddetli. Meraklı. [#Düşkünlük. İnce. Büyük. Hevesli. Güçlü. Keeners : Ağıt. Düşkün. [#Akıllılık. Düşkün olmak. Hevesli. Ağıt yakmak. Matem türküsü. Düşkünlük. Keskin. [#Keenest : Güçlü. Şiddetli. Düşkünlük...

Keeners nedir : İnce. Ağıt yakmak. Zeki. Ucuz. Keskin. Düşkün olmak. Düşkünlük. Hevesli. Ağıt. Uygun. Keened : Ölenin ardından ağlamak. Ağıt yakmak. [#Keenest : Meraklı. Büyük. İstekli. Düşkünlük. Matem türküsü. Güçlü. Akıllılık. Ucuz. ...