Bu sayfada Walk ne demek nedir walk hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi walk resimleri yazıları türkçesi ne demek walk ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller walk hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Walk nedir English: "Did Jesus walk over water and then turn it into wine?" "No, that's a different story!"Turkish: "İsa su üzerinde mi yürüdü ve onu şaraba mı dönüştürdü?" "Hayır bu başka bir konu!" English: "Does your husband...
Walk across the bridge nedir : Yürüyüş biçimi. Yürüyüş. Taşımak (iterek). Üzerinde yürümek. Gezinmek. Yürütmek. Yürüyüş yeri. Gezmek. Gezdirmek. Gezinti. Across : Çapraz. Öbür yanında. Boydan boya geçmek. Genişliğinde. Karşıdan karşıya. İçinden. Bir y...
Walk along nedir English: Ali and Mary are enjoying a walk along the pilgrims' trail in France.Turkish: Ali ve Meryem Fransa'daki hac yolu yürüyüşünün keyfini çıkarıyor. English: He said, "Let's take a walk along the river."Tur...
Walk away nedir English: Don't walk away from me.Turkish: Benden uzaklaşma. English: I think it's time for me to walk away from this mess.Turkish: Sanırım bu kargaşadan uzaklaşmamın zamanıdır. English: Don't walk away from Tom...
Walk away lease nedir : Taşımak (iterek). Yürümek. Yürüme. Üzerinde yürümek. Dolaşmak. Gezinti. Yürüterek yormak. Yürüyüş yeri. Yürütmek. Adımla ölçmek. Away : Uzağa. Deplasmanda oynanan. Deplasman maçı. Yola çıkmış. Devamlı. Deplasmanda. Uzakt...
Walk back nedir English: I think I'll walk back.Turkish: Sanırım yürüyerek geri döneceğim. English: We can walk back.Turkish: Biz yürüyerek geri gidebiliriz. English: Please walk back a few steps.Turkish: Lütfen birkaç a...
Walk file nedir : Yürüyerek gitmek. Gezdirmek. Yürüyüş yeri. Dolaştırmak. Yürüyüş. Üzerinde yürümek. Eşlik etmek. Yürüyüş biçimi. Yürüme. Yürüyüşe çıkarmak. File : Eğelemek. Eğe. Bilgisayar, bilişim, ekonomi alanlarında kullanılır. Kuyruk...
Walk in nedir English: Don't walk in the park at night!Turkish: Geceleri parkta yürüme! English: Feeling tired after his walk in the country, he took a nap.Turkish: Kırsaldaki yürüyüşünden sonra yorgun hissettiği için şekerl...
Walk into nedir English: Ali used to walk into the bar and order three beers right off.Turkish: Ali bara giderdi ve derhal üç bira ısmarlardı. English: Ali cringed when he saw Mary walk into the room.Turkish: Ali Mary'nin oday...
Walk a thon nedir : Gezdirmek. Yürüme. Yürüyüşe çıkarmak. Adımlamak. Dolaşmak. Üzerinde yürümek. Gezmek. Yürüyüş yeri. Yürüyüş biçimi. Eşlik etmek. A : (herhangi) bir. Bir. En iyi kaliteyi simgeleyen harf. Atom ağırlığı. Argonun simgesi. İn...
Walk about nedir English: He likes to walk about in the park.Turkish: Parkta dolaşmaktan hoşlanıyor. : Yürüyüşe çıkarmak. Yürüterek yormak. Yürüyüş yeri. Gezdirmek. Adımlamak. Adımla ölçmek. [#Gezmek. Yürümek. Gezinmek. Üzerinde yürü...
Walk across the street nedir English: He was just going to the walk across the street.Turkish: O sadece caddeyi geçecekti. English: We saw him walk across the street.Turkish: Onun caddeyi geçtiğini gördük. English: I saw the children walk ...
Walk around nedir English: I'll just walk around Boston and see the sights by myself.Turkish: Sadece tek başıma Boston civarında yürüyeceğim ve manzaraları göreceğim. English: Children walk around from door to door on Halloween night....
Walk away from nedir English: Don't walk away from me.Turkish: Benden uzaklaşma. English: Don't walk away from Tom.Turkish: Tom'dan uzaklaşma. English: I think it's time for me to walk away from this mess.Turkish: Sanırım bu ...
Walk away with nedir : Adımlamak. Yürütmek. Yürüme. Yürüyüş yeri. Dolaştırmak. Eşlik etmek. Yürüyüş biçimi. Yürüyüş. Yürüterek yormak. Gezdirmek. Away : Uzakta. Uzağa. Devamlı. Bir yana. Buradan. Yok. Durmadan. Deplasman maçı. Deplasmanda. Uza...
Walk back and forth nedir : Yürüyüş. Gezmek. Yürüyerek gitmek. Gezdirmek. Gezinmek. [#Adımla ölçmek. Yürüterek yormak. Yürüyüş biçimi. Yürütmek. Back : Arka çıkmak. Alt tahta. Arkaya. Ciro etmek. Önce. Arkalık. Geri. Geriye. Geride. Futbol, gitar, ...
Walk for two miles nedir : Yürüterek yormak. Adımlamak. Yürümek. Yürüyüş. Yürüyüşe çıkarmak. Yürütmek. Üzerinde yürümek. Eşlik etmek. Yürüyerek gitmek. Dolaştırmak. For : Zira. İçin. Namına. Diye. -e göre. Yüzünden. Uğruna. Yönünden. Çünkü. [#Two ...
Walk in closet nedir : Yürüyerek gitmek. Yürüme. Gezinmek. Yürüyüşe çıkarmak. Dolaşmak. Üzerinde yürümek. Dolaştırmak. Adımlamak. Yürüterek yormak. Adımla ölçmek. In : Tutulan. Halinde. Gelmiş olan. İçeri. Dahili. İçeriye. İçinde. İç. De. Da. ...
Walk into a trap nedir : Yürüyerek gitmek. Yürüyüş biçimi. Yürümek. Dolaşmak. Yürüyüşe çıkarmak. Gezinmek. Yürütmek. Yürüyüş. Gezdirmek. Dolaştırmak. Into : İçeriye. E. Biçimine. -e. -a. İçine. Haline. -in içine. Ye. Şekline. [#A : En yüksek not...