Perspiration türkçesi Perspiration nedir

Perspiration ile ilgili cümleler

English: Her brow was beaded with perspiration.
Turkish: Kaşı terden dolayı boncuk boncuk olmuştu.

English: We were all drenched with perspiration.
Turkish: Hepimiz terden sırılsıklam olduk.

Perspiration ingilizcede ne demek, Perspiration nerede nasıl kullanılır?

Bathed in perspiration : Ter içinde kalmış.

Break into perspiration : Terlemeye başlamak.

Insensible perspiration : İnsensibl terleme.

Sensible perspiration : Sensibl terleme.

Stream with perspiration : Çok terlemek.

Perspiratory : Ter ile ilgili. Terleme. Ter.

Antiperspirants : Ter kesici. Terlemeye karşı. Terlemeyi önleyici. Terletmez. Ter önleyici ilaç. Ter önleyici.

Antiperspirant : Terlemeyi önleyici. Terlemeye karşı. Ter önleyici. Terletmez. Ter kesici ilaç. Ter önleyici ilaç. Ter kesici.

İngilizce Perspiration Türkçe anlamı, Perspiration eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Perspiration ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Transpiration : Bitkilerin stomalar aracılığıyla yapraklarından su kaybetmesi. Transpirasyon. Bitkilerin stomalar aracılığı ile su kaybetmesi. Suyun omca yüzeyinden buharlaşması. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Transprasyon.

 

Sweltering : Cehennem gibi. Aşırı sıcak. Bunaltıcı. Çok sıcak. Sıcaktan bunalan. İnsanı çok terletip bunaltan (sıcaklığıyla). Boğucu (sıcak). Bayıltıcı (sıcak).

Sudor : Terletici.

Hyperidrosis : Aşırı terleme (tıp veya medikal terimi). Hiperidroz. Aşırı terleme. Hiperhidroz. Hiperidrozis.

Sudoriferous : Terletici. Terleten.

Activity : Etkiniik. Hareket. Çocukların, kendi amaç ve gereksinmelerine uygun geldiği için isteyerek katıldıkları herhangi bir öğrenme durumu. Eylem. Hareketlilik. Bir bilgi işlem dizgesinde ana kütük tutanaklarının, öngörülen belirli bir dönem içinde, gördükleri işlem sayısıyla gösterilir nitelikleri. Eyleyim. Etkin olma durumu, bazı etkileri oluşturma yeteneği. ilaç veya zehirli maddelerin vücuda alındıktan sonra etkisini gösterme durumu, aktivite, ilaç molekülünün almaçları uyarma veya baskılama yeteneğinin bir ölçüsü. Meşguliyet. Bir ışımetkin çekirdeğin içinde oluşan çekirdeksel bozunumların birim zamana düşen sayısı, bk. ışımetkinlik.

Secretion : Salgılanma. Salgı bezi tarafından salgılanan madde. Saklama. Bir bez ya da bez hücresinin salgı çıkarması. sekresyon. Salgılama. Sekresyon. Sır tutma. Gizleme. Salgı.

Water : Hafifletmek. Islatmak. Harelemek. Sulamak. Kedi köpek vb'ne su vermek. Ağız sulanmak. Yaşarmak. Sulanmak. Kimyasal formulü h2o olan, 4o c’de maksimum yoğunluğa ulaşan, sıvı, gaz veya buz olarak dünya yüzeyinin % 70,8’ini kaplayan bileşik. H2o; yer yüzeyinin en büyük bölümünü oluşturan, kimyaca çok kalımlı, renksiz, kokusuz, tatsız sıvı.

Sudatory : Terlemeyi sağlayan. Ter döktüren. Terletici. Terleyen.

 

Perspiratory : Ter ile ilgili.

Perspiration synonyms : polyhidrosis, bodily function, h2o, body process, hyperhidrosis, bodily process, perspiring, swelters, hidrosis, sweltered, exudation, exudations, exuding, diaphoresis, swelter, sweating, sudation, sweat, sudors, excreta.

Perspiration ingilizce tanımı, definition of Perspiration

Perspiration kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The act or process of perspiring.