Pesenk yağmak nedir, Pesenk yağmak ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Soğuk nedeniyle ağaçların, bitkilerin üstü kırç olmak.

Pesenk yağmak anlamı, kısaca tanımı

Pesen : Soğuk nedeniyle, ağaç dalları, kapı ellerinin buz tutmuş durumu. [Bakınız: püsen]. [Bakınız: pesegi]. Sis. Kırağı, çiy. İnce ince yağan kar, çisenti

Pesenk : Kağnıda, tekerleğin çıkmaması için dingilin ucuna takılan demir çivi. Soğuk nedeniyle, ağaç dalları, kapı ellerinin buz tutmuş durumu. Sirke, turşu ve benzerleri yiyeceklerin üzerinde oluşan beyaz küf, kaymak: Bizim turşu pesenk bağlamış. Söz gelişi, persenk.

Yağma : Yağmak işi. Birçok kişinin zor kullanarak ele geçirdikleri malı alıp kaçması, talan. Baskın veya zor kullanarak elde edilmiş olan. Akıncıların düşman topraklarına yaptıkları baskın, çapul.

Yağmak : Yağmur, kar, dolu gökten düşmek. Toz, mermi vb. yüksekten çokça düşmek. Üst üste ve çok gelmek.

Soğuk : Isısı düşük olan, sıcak karşıtı. Üşütecek derecede ısısı olan. Duygudan, sevgiden yoksun olan, yakın ve içten olmayan, ilgisiz. Sevimsiz ya da yersiz, antipatik. Isının üşütecek kadar az veya düşük olması durumu. Cinsel istek duymayan. İlgisiz, sevimsiz bir biçimde veya memnuniyetsizliğini belli ederek.

Olmak : Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak. Hazırlanmak, hazır duruma gelmek. Bir şeyi elde etmek, edinmek. Bir yerde doğmuş, yaşamış olmak. Yitirmek, elinden kaçırmak. Sıfat-fiil eki almış kelimelerle birlikte başlama, bitirme vb. bildiren fiilleri oluşturur. Gerçekleşmek ya da yapılmak. Yol açmak. Sarhoş olmak. Bir şey, birinin mülkiyetine geçmek. Hastalığa yakalanmak, tutulmak. Yetişmek, olgunlaşmak. Bulunmak. Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak. Ek fiilin geniş zamanı olan -dır (-dir) anlamında kullanılan bir söz. Sürdürmek, yürütmek. Herhangi bir durumda bulunmak. Bir ad veya sıfatın belirttiği durumu almak. Yaklaşmak, gelip çatmak. Bir olayla karşılaşmak, başına kötü bir şey gelmek. Bir durumdan başka bir duruma geçmek. Bir kuruluşla, örgütle ilgili bulunmak, mensup olmak. Geçmek, tamamlanmak. Uygun düşmek, yerinde görülmek. Uymak, tam gelmek.

 

Neden : Bir olayı doğuran başka bir olayı sormak için kullanılan bir söz; niçin. Bir varlığı veya olayı etkileyen, oluşturan, doğuran şey, sebep, illet. Bir olayı ve durumu gerektiren, doğuran başka olay veya durum, sebep.

Bitki : Bulunduğu yere kök vb. organlarıyla tutunan, çoğunlukla fotosentez sonucu yaşam için gerekli bileşenleri oluşturan, birçoğu spor veya tohum aracılığıyla döl vererek çoğalan bir veya çok yıllık, otsu, odunsu canlıların genel adı, nebat.

Nede : Nerede. Nerede?.

Kırç : Kışın, sisli havalarda, ağaç dallarını, toprak çıkıntılarını vb. yerleri kaplayan buz tabakası.

Olma : Olmak işi.

Ağaç : Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan. Tahta, kereste.

Diğer dillerde Pes bölge anlamı nedir?

İngilizce'de Pes bölge ne demek ? : low register