Physical assets türkçesi Physical assets nedir

  • Fiziki varlıklar.
  • Fiziksel varlıklar.
  • Sabit varlıklar.
  • İktisat alanında kullanılır.
  • Bir firmanın üretim sürecinde kullandığı bina, makine ve donanım, toprak gibi uzun ömürlü ve süreklilik gösteren varlıklar.
  • Maddi varlıklar.

Physical assets ingilizcede ne demek, Physical assets nerede nasıl kullanılır?

Physical : Bedensel. Bedeni. Maddesel. Fiziksel. Mevcut. Somut. Maddi. Muayene. Fiziki.

Assets : Mevcutlar. Aktif. Demirbaşlar. Malvarlığı. Bir tecimenin ya da ortaklığın para ile değerlendirilebilen malları ve haklarının toplamı. bir tecimen ya da ortaklığın toplanabilecek alacaklarını da kapsamak üzere belirli bir süredeki taşınır ve durağan mallarının tümünün para olarak karşılanabilen değeri. Mal. Kaynaklar. Mevcudat. Alacaklar.

Physical adsorption : Fiziksel yüzerme. Fiziksel adsorpsiyon. Fiziksel tutunma. Fiziksel soğurma. Görece yoğun evrenin yüzeyinde, yoğunluğu daha az olan evrenin atom, yükün ya da moleküllerinin yöneltme, ucaylanma, dağılım kuvvetleri etkisiyle, kimyasal bileşme olmadan tutunması.

Physical analysis : Fiziksel analiz.

Physical analysis of feeds : Tane yemlerin rengi, kokusu, dolgunluğu, kırık ve ezik olup olmadığı ve içinde yabancı madde bulundurması, kaba yemlerin ise bunlara ilave olarak yaprak oranı, aroma, yumuşaklık ve esneklik gibi fiziksel muayenelerle yemin kalitesinin belirlenmesi. Yemlerin fiziksel muayenesi.

 

Physical anthropology : Kalıtımı, ırkları ve insan kökeninin tarihini inceleyen ve araştıran insanbilimsel dal. İnsanın örgensel oluşum ve evrimini, örgensel yapı ile doğal toplumsal çevre arasındaki ilişkileri ve ırklar arasındaki ayrımları inceleyen insanbilim dalı. Doğal insanbilim. Fiziksel antropoloji. Fiziksel insanbilim.

İngilizce Physical assets Türkçe anlamı, Physical assets eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Physical assets ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Tangible property : Maddi mallar. Hakiki mülk. Mallar. Yararlanılabilecek ve kullanılabilecek nitelikte olan taşınır mallar.

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

A pass through certificate : Tutsat senedi. Taşınmaz rehniyle sağlanmış bir kişisel alacak karşılığında alacak sahibi finansal kurum tarafından çıkarılan değerli kağıt.

A group shares : Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü. A grubu hisse senedi.

A change in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

 

Ability rent : Özel yeteneklere sahip olan kişilerin üretime katkılarının üstünde elde ettikleri kazanç fazlası. krş. kıtlık rantı. Yetenek rantı.

Abolition of forced labour convention : Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi. Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi.

Capital goods : Üretim malları. Ana mal. Üretimde kullanılan ekonomik varlıklar. Yatırım. Sermaye malları. Üretim sürecinde emeğin verimliliğini artırmak amacıyla kullanılan her türlü makine, donanım gibi daha önceden üretilmiş fiziki mallar. Yatırım malları.

Fixed assets : Değişmez kıymetler. Sabit aktif. Duran varlıklar. Durağan değerler. Sabit kıymetler. Bir işletme tarafından uzun zaman süresince elde bulundurulan varlık (toprak, bina, patent, vb.). Duran değerler. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır.

A change in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

Physical assets synonyms : a change in supply, ability to pay approach, abnormal budget expenditures, a shift in supply, capital assets, a shift in individual demand, abnormal budget receipts, tangible assets, a type mutual funds, a shift in demand, ability to pay principle.