Refracting türkçesi Refracting nedir
Refracting ingilizcede ne demek, Refracting nerede nasıl kullanılır?
Refracting angle : Kınlına açısı. Kırılma açısı. Sapma açısı.
Refracting telescope : Kırılmalı teleskop. Refraktör. Kırılmalı ırakgörür. Mercekli teleskop.
Refractile bodies : Elektron yoğun içeriği olan vakuoller. Refraktil cisimcikler.
Refraction : Bir ışının, saydam bir ortamdan öbürüne eğik olarak geçerken doğrultusunun değişmesi. Işığı kırma gücü. Kırılma (ışık vb). Işının, yoğunlukları değişik iki ortamın birinden ötekine geçerken doğrultusunu değiştirmesi olgusu. Refraksiyon. Sapma. Kırılım. Belirli bir ışınımın, optik bakımdan bağdaşık olmayan bir ortamda yayılma hızı değişimleriyle ya da bir ortamdan başka bir ortama geçmeyle yayılma doğrultusunu değiştirmesi. Işık kırılması. İnkisar.
Refraction artifacts : Ultrasonografide, sesin farklı dokulardan farklı hızlarda geçerken oluşan ses kırılmasının görüntü bozulmasına yol açması. özellikle kistik oluşumların kenarlarının alt kısımlarında hipoekoik gölgelenmeler şeklinde görülür. Kırılma artifaktı.
Refractive index : Kırılma indisi. Kimya, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Kırıcılık indeksi. Ortam değiştiren ışık ışınlarının, geliş ve çıkış açılarının sinüslerinin oranı. Kırılım göstergesi. Kırılım indisi. Kırılma endeksi. Optik özellikleri ayrı iki ortamda ışık hızlarının birbirine oranı. kırılma indisi, iki ortamı ayıran yüzeyi geçen bir ışık ışınının gelme ve kırılma açılarının sinüslerinin oranına eşittir. Kırılma göstergesi. Bir kırılmada kırılmanın derecesini belirten sayı. (gelen ışının gelme açısı sinüsünün, kırılma açısı sinüsüne oranıyla belirtilir).
Refraction point : Kırılma indisi.
Refraction indice : Kırılma indisi. Refraktometre prizmasına sürülmüş yağdan geçirilen ışığın giriş ve çıkış açılarının sinüs değeri.
Refractivities : Kırılırlık. Kırıcılık. Kırılabilirlik (ışık vb).
Refractionist : Refraksiyonist.
İngilizce Refracting Türkçe anlamı, Refracting eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Refracting ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Detortion : Çarpıtma.
Being smashed : Ezilme. Yenik olma. Kırılmış olma. Yenilmiş olma. Ezilmiş olma. Dökülmüş olma. Yok edilmiş olma.
Candor : Tarafsızlık. Asıl fikrini söyleme. Açık sözlülük. Doğruluk. Saflık. Toksözlülük. İyi kalplilik. Açıkyüreklilik. Açık kalplilik.
Deflection : Bel verme. Defleksiyon. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Salgı. Alıcı ya da almaçta, taramanın düzgün olarak gerçekleşebilmesi için, elektron demetinin yatay ya da düşey olarak yön değiştirmesinin sağlanması. Defleksion. Dönme. Saptırma. Eğilme.
Deflexion : Senim. Dönme. (yön) saptırma. Bükülme. Eğilme. Salgı. Yön değiştirme. Bel verme. Belverme.
Displeasure : Gücenme. Hoşa gitmeme. Beğenmeme. Kızma. Öfke. Hoşnutsuzluk. Memnuniyetsizlik.
Branch : Ajans. Bitkilerin çoğunlukla yapraksız olan, sapın değişik uzunluk veya büyüklükteki küçük sap ve sürgün kısımları. canlıların sınıflandırılmasında kullanılan ve sınıfların bir araya gelmesiyle oluşan birlik, filum, kladus. Bölmek. Ayırmak. Dal. Branş. Göbek. Sınıf. Çay. Dallara ayrılmak.
Bias : Eğilim. Örnekleme işleminde, konuyu canlandırma niteliği yönünden deneklerin seçimine gereken önemin verilmemesi yüzünden yapılan yanlışlık. Saptırım. Herhangi bir toplumu, kümeyi, kişiyi, görüşü yeterli dayanak olmaksızın övmeye ya da yermeye yönelik öneğilim. Etki altında bırakmak. Öngerilim. Önyargılı kılmak. Meyil. Sapmak. Fikrini etkilemek.
Diverging : Ayrılmak. Açılmak. Birbirinden uzaklaşmak. Uyuşmamak. Farklı olmak. Ayrılma. Dağılma. Ayrılan. Sapmak.
Sling : Halatla çekmek. Gırgır avcılığında ağı çekmede kullanılan her iki ucu birbirine bağlı halat parçası. Kol askısı. Asmak. İzbiro. Atmak. Bocurgat halatı ile çekmek. Giysiyi omuzuna atmak. Askıya almak. Fırlatmak.
Refracting synonyms : candors, declining, air gap, diffraction, brack, crooked, deflections, baldness, catapult, catapulted, aberration, declension, catapults, calvities, declinations, breakage, crushing, breakup, deviating, abnormality, being hurt, detour, crash, crashes, berth, launcher, breakings, apertures, aperture, declination, berths, break, aberrance.
Refracting zıt anlamlı kelimeler, Refracting kelime anlamı
Straight : Düzgün. Eşcinsel olmayan kimse. Düzlük. Doğruca. Düz hat. Doğru. Düz. Düz (çizgi). Düz çizgi. Uyuşturucu kullanmayan kimse.
Nonreflective : Aksettirmeyen. Yansımaz. Yankısız. Yansıtmayan. Yansıtıcı olmayan. Yansıtmaz.
Refracting ingilizce tanımı, definition of Refracting
Refracting kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Serving or tending to refract. As, a refracting medium.
Bu kısımda Refracting kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Refracting ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Refracting anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Refracting ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.