Reynaudcisimcikleri nedir, Reynaudcisimcikleri ne demek

Reynaudcisimcikleri; Veteriner alanında kullanılan bir kelimedir.

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Schwann hücrelerinin düğümcük tarzında üremesi. Normal atların sinirlerinde sıkça görülen rastlantısal bulgudur.

Reynaudcisimcikleri anlamı, tanımı

Rastlantısal : Rastlantı ile ilgili, tesadüfi

Rastlantı : Bilgiye, isteğe, kurala veya belli bir sebebe dayanmaksızın oluveren karşılaşma, tesadüf.

Düğümcük : Ufak düğüm, nodül. Küçük doku birikimini belirlemek için kullanılan genel terim.

Düğümcü : Onu bunu kandıran.

Normal : Kurala uygun, alışılagelen, olağan, düzgülü, aşırılığı olmayan, uygun. Aşırılığı, eksikliği ve taşkınlığı olmama, ortalama durum. Bir eğrinin bir teğetine değme noktasından çizilen dikme.

Sıkça : Oldukça sık.

Üreme : Üremek işi. Canlıların cinsel hücrelerinin birleşmesinden ortaya çıkan tohumla veya doğrudan doğruya oluşturdukları sporlarla çoğalmaları, tenasül.

Düğüm : İplik, ip, halat vb. bükülebilir şeyleri kıvırıp kendi üzerine veya birbirine dolayarak yapılmış olan boğum. Gelen ve yansımış dalgaların girişimiyle oluşan kararlı dalgalarda titreşim genliğinin sıfır olduğu noktalardan her biri. Anlaşılamayan, çözülemeyen karışık durum. Bilgisayar ağında başka birimlerle iletişim kurma yeteneği olan yazıcı, sunucu, bilgisayar vb. birim. Edebî eserlerde çapraşık olguların çözümlenmeden önce toplandığı en büyük merak unsuru.

 

Bulgu : Var olduğu hâlde bilinmeyeni bulup ortaya çıkarma işi ve bu işin sonunda elde edilen şey. Araştırma verilerinin çözümlenmesinden çıkarılan bilimsel sonuç, netice. Vücuttaki işlevsel bir bozukluğun veya hastalığın belirlenmesine yarayan, hekimin saptadığı işaret.

Hücre : İnce bir zar içindeki protoplazma ve çekirdekten oluşmuş, bir organizmanın yapı ve görev bakımlarından en küçük birimi, göze. Tutukluların veya hükümlülerin yalnız olarak kapatıldıkları küçük oda. Küçük oda. Siyasi bir inançla gizli olarak çalışan bir örgütün genellikle aynı yerde çalışanlarının oluşturduğu topluluk.

Sinir : Duyu ve hareket uyarılarını beyinden organlara, organlardan beyne ileten beyazımsı teller ve bu tellerin oluşturduğu demet. Rahatsız edici, hastalık derecesine varan özellik. Herhangi bir şey, bir olay karşısında tepki gösterme duyarlığı ve kişinin ruhsal niteliği. Hoşa gitmeyen, can sıkan. Kas kirişi ve zarı. Lastik. Diz kapakla ayak bileği arası. Sınır, bk. sinor// sinir sepet: hudut, bk. sinor sepet. Birçok sinir telinin bir araya gelmesi ile oluşan yapı. Duyu ve hareket uyartılarını beyinden organlara, organlardan beyine ileten beyazımsı teller ve bu tellerin oluşturduğu demet. Beyni ve omuriliği vücudun öteki bölgelerine bağlayan ve herbiri birkaç sinir teli demetlerinden yapılmış olan beyaz iplikler.

Ürem : Faiz, getiri.

Düğü : Elendikten sonra geriye kalan en ince bulgur. Pirinç.

 

Görü : Görme yetisi. Bir yerin çevreyi görme özelliği, nezaret. Dolaysız kavrama, birden kavrama.

Norm : Yargılama ve değerlendirmenin kendisine göre yapıldığı ölçüt, uyulması gereken kural, düzgü. Önceden belirlenmiş kalıp, düzgü.

Rast : Doğru, düzgün. Klasik Türk müziğinde bir makam. Atılan şey hedefi vurma. Tesadüf.

Sini : Üzerinde yemek de yenilebilen, yuvarlak, bakır veya pirinçten büyük tepsi.

Tarz : Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr. Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept. Biçim, yol. Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi.

Diğer dillerde Reynaudcisimcikleri anlamı nedir?

İngilizce'de Reynaudcisimcikleri ne demek ? : reynaud bodies