Saygı nedir, Saygı ne demek
- Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu, hürmet, ihtiram
- Vicdanına uyma, vicdanlı davranma içgüdüsü.
- Başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusu.
"Saygı" ile ilgili cümle örnekleri
- "İnsanlara saygıyı yitirdin mi yandın bittin, on paralık oldun demektir." - Y. Kemal
Felsefi anlamı:
Bir kişiye, bir düşünüşe, bir eyleme, bir başarıya yüksek değer vermekten doğan özel bir duygu, // Özellikle ahlak değerlerine karşı duyulur. Ahlak felsefesinde Kant'la önem kazanmıştır. Kant ahlakın temelini ahlak yasasına saygıda bulur.
Saygı isminin anlamı, Saygı ne demek:
Kız ismi olarak; Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı dolayısıyla bir kimseye karşı dikkatli özenli, ölçülü davranmaya neden olan sevgi duygusu. Erkek ismi olarak; Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı dolayısıyla bir kimseye karşı dikkatli özenli, ölçülü davranmaya neden olan sevgi duygusu.
İngilizce'de Saygı ne demek? Saygı ingilizcesi nedir?:
respect
Saygı hakkında bilgiler
Saygı, ilişki içinde olan birey veya kurumların(örneğin dinlerin veya ulusların), birbirlerinin ilgi ve tutumlarının farkında oldukları, yapıcı bir davranış tarzını benimsedikleri olumlu bir duygudur. Saygı, ilişkide olunan, iletişim kurulan varlık veya oluşumun hak, değer, inanç ve her türlü özelliğini göz önünde tutmak ve bunlara önyargısız yaklaşmayı içerir. Her ne kadar tersi gibi gözükse de saygı kavramı haklar kavramının varlığından önce gelir ve haklar kavramına dayanmaz.
Saygı ile ilgili Cümleler
- Senin görüşlerine saygı duyuyorum.
- Saygı yok olduğu zaman, ilişkimiz sona erdi.
- Saygı satın alınmaz.
- Saygılarımızla.
- Sana ve fikirlerine saygı duyuyorum.
- Bush Cenevre Sözleşmesine saygı duyuyor.
- Saygı satın alınamaz.
- Saygı duyulmak ister misiniz? Saygıdeğer insanlarla yaşayın.
- Bu, herkes tarafından saygı duyulan bir bilimcidir.
- Hepimiz saygıyı hak ediyoruz.
- Saygı, hayatın temelidir.
- Sana saygı duyan birini bul.
- Saygılarımı arzederim.
- Ali toplum içinde saygındır.
Saygı tanımı, anlamı:
Değer : Bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, bedel, kıymet, paha, valör. Üstün, yararlı nitelikleri olan kimse. Bir değişkenin veya bilinmeyenin sayı ile anlatımı. Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet. Bir ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel değerlerini kapsayan maddi ve manevi ögelerin bütünü. Üstün nitelik, meziyet, kıymet. Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey.
Duygu : Önsezi. Nesneleri veya olayları ahlaki ve estetik yönden değerlendirme yeteneği. Duyularla algılama, his. Belirli nesne, olay veya bireylerin insanın iç dünyasında uyandırdığı izlenim. Kendine özgü bir ruhsal hareket ve hareketlilik.
Saygı duymak : Birine, bir şeye karşı saygı hissetmek.
Saygı göstermek : Saymak, değer vermek.
Saygıdeğer : Kendisine saygı gösterilmeye değer, muhterem.
Saygı duruşu : Saygı belirtmek için alınan hazır ol durumu.
Öz saygı : İnsanın kendine duyduğu saygı, onur, haysiyet, izzetinefis.
Sıra saygı : Geleneklere uygun olarak karşılıklı gösterilen saygı.
Saygılı : Saygısı olan, saygı gösteren, hürmetli, hürmetkâr.
Saygın : Saygı gören, sayılan, hatırlı, itibarlı, muteber.
Saygınlık : Saygı görme, değerli, güvenilir olma durumu, itibar, prestij.
Saygısız : Gereken saygıyı göstermeyen, saygısı olmayan, hürmetsiz.
Saygısızca : Saygısız bir biçimde, saygısız olarak, hürmetsizce, terbiyesizce, laubaliyane.
Saygısızlık : Saygısızca davranış, hürmetsizlik. Saygısız olma durumu, hürmetsizlik.
Saygısızlık etmek : Saygısızca davranışta bulunmak veya söz sarf etmek.
Sıra saygı gözetmek : Karşılıklı saygı göstermek.
Üstün : Birine veya bir şeye göre nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan, faik. Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan. Arap harfli metinlerde bir ünsüzün a, e seslerinden biriyle okunacağını gösteren işaret, fetha.
Yararlı : Yarar sağlayan, yararı olan, yarayışlı, faydalı, nafi, avantajlı.
Kutsal : Bozulmaması, dokunulmaması, karşı çıkılmaması gereken, üstüne titrenilen. Tanrı'ya adanmış olan, tanrısal olan. Tapınılacak veya yolunda can verilecek derecede sevilen, kutsi, mukaddes, lahut. Güçlü bir dinî saygı uyandıran veya uyandırması gereken, kutsi, mukaddes.
Dolay : Bir yeri saran başka yerlerin bütünü, civar.
Kimse : Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi.
Dikkat : "Dikkat ediniz!" anlamında kullanılan bir uyarma sözü. İlgi, özen. Duygularla düşünceyi bir şey üzerinde toplama, uyanıklık.
Özen : Bir işin elden geldiğince iyi olmasına çabalama, özenme, itina, ihtimam.
İlişki : Bağlantı, temas. İki şey arasında karşılıklı ilgi, bağ, münasebet, temas.
Rahatsız : Hasta, keyifsiz. Rahatı olmayan, tedirgin, huzursuz. Rahat kullanılmayan, sıkıntı, tedirginlik veren.
Çekinme : Çekinmek işi.
Saygı çoğulu : Saygı göstermiş olmak için kullanılan "sen" yerime sis, "o" yerine kendileri gibi çoğul şekillerine denir. (Derleme., nezaket çoğulu, incelik çoğulu) Aslında tekil olan varlıklara saygı ve alçak gönüllülük kavramı vermek için kullanılan çoğul biçim: Beyefendi evdeler mi?, Zatı âlileri ne düşünürler? Siz de gelecek misiniz (sen yerine) , Biz küçük çıkarlar peşinde değiliz (değilim yerine) vb.
Saygı çokluğu : Aslında tek bir varlığı gösterdiği hâlde, anlatıma saygı, nezaket ve alçak gönüllülük (tevazu) inceliği katmak üzere kullanılan çokluk biçimi: Bana bu konuda bir yardım lûtfeder misiniz?(lûtfeder misin yerine). Hanımefendi birlikte gelecekler mi? (gelecek mi yerine). Siz buradan ayrılıyor musunuz? (ayrılıyor musun? yerine). Bize (bana yerine) karşı gösterilen yakın ilgiden dolayı teşekkürü borç biliriz (bilirim yerine); Biz (ben yerine) böyle ince hesaplar peşinde değiliz (değilim yerine) vb.
Saygı duymak : birine, bir şeye karşı saygı hissetmek. İlgili cümle: "Şakır şakır yağan yağmurlara benzeyen insanlara, düşmanım da olsalar saygı duyarım." N. Kemal.
Saygılıca : Saygılı bir biçimde, hürmetlice, hürmetkârane.
Saygınlık fiyatlandırması : Tüketicilerin piyasada satılan malın fiyat ve kalitesi arasında tek yönlü doğrudan bir ilişkinin olduğuna inandığı durumda, malın kalitesinin yüksek olduğu izlenimi yaratılarak fiyatın yüksek olarak belirlenmesi.
Saygınlık ilintili soru : Kişileri olduklarından daha üstün, beklenene daha uygun görünmeye yönelten yanlı soru.
Saygınlık sınırı : Özel ve kişisel konuları araştıran doğrudan yordamlarda karşılaşılan, toplumun törel değerileriyle bağdaşmayan davranış ve eğilimlerin açıklanmasına karşı gösterilen dirençten doğan engel.
Diğer dillerde Saygı anlamı nedir?
İngilizce'de Saygı ne demek? : n. respect, regard, consideration, esteem, obeisance, compliment, deference, estimation, homage, piety, veneration
Fransızca'da Saygı : respect [le], considération [la], égards, estime [la], crainte [la], déférence [la], hommage [le], révérence [la]
Almanca'da Saygı : n. Achtung, Hochachtung, Respekt, Tribut, Verehrung
Rusça'da Saygı : n. почет (M), почтительность (F), почтение (N), почитание (N), уважение (N), почесть (F), пиетет (M)
Bu kısımda Saygı nedir? Saygı ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Saygı tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Saygı hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.