Slaggier türkçesi Slaggier nedir
- Daha cüruflu.
- Cüruflu.
Slaggier ingilizcede ne demek, Slaggier nerede nasıl kullanılır?
Slaggiest : Cüruflu. En cüruflu.
Slagging : Dışık alma. Cüruflaşmak. Mucur olmak. Curuf bağlaması. Curuf oluşturma. Cüruf haline getirmek. Curuflandırma. Curuf alma.
Slagged : Mucur olmak. Cüruflaşmak. Cüruf haline getirmek. Mucur olmuş. Cüruf haline getirilmiş.
Slaggy : Cüruflu. Dışıklı. Curuflu.
Slag cement : Küllü çimento. Curuflu çimento. Cüruflu çimento. Cüruf çimentosu. Curuflu.
Blast furnace slag : Yüksek fırın dışığı. Yüksek fırın cürufu.
Slag wool : Campamuğu. Curuf yünü. Camyünü. Amyant.
Slagheap : Bir maden eritme işlemi esnasında metalden ayrılmış tortu öbeği.
Slags : Mucur olmak. Cüruf haline getirmek. Cüruflaşmak.
Slag heap : Atık maddelerden yapılan tepe. Kömür madenciliğinde atık yığını. Atık tepesi. Bir maden eritme işlemi esnasında metalden ayrılmış tortu öbeği. Kesme işlemi sırasında metalden dökülen cevher kalıntısı yığını.
İngilizce Slaggier Türkçe anlamı, Slaggier eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Slaggier ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Lurch : Yalpa vurmak. Birdenbire sallanma. Gidip gelmek (sarkaç gibi iki nokta arasında). Sallanmak. Yalpa. Zor durum. Yalpalama. Sendelemek. Yalpalayarak yürümek. Yalpalamak.
Walk : Yürüme. Yürüyüş. Yürüyüş yeri. Yürüyüşe çıkarmak. Yürüterek yormak. Üzerinde yürümek. Gezdirmek. Yürütmek. Dolaşmak. Yürüyüş biçimi.
Slaggiest : En cüruflu.
Reel : Bobin. Makara. Makaralı olta. Dönmek. Misinanın sarıldığı bir makarası bulunan kısmen otomatik, kamışlı olta takımı. Sendelemek. Yalpalamak. Halatların sarıldığı kollu makaralar. Sallanmak. Dolamak.
Cindery : Cüruf benzeri. Cüruf dolu. Kül dolu. Curufa ait. Kül.
Keel : Yaprak damarı. Alabora etmek. Omurga. Gemi omurgası. Soğutmak. Teknecik. Tomruk işaretlemek için kullanılan kırmızı bir boya. Kuşların gemi omurgası biçiminde olan göğüs kemiği çıkıntısı. bazı kemiklerin çıkıntılı parçası. Kömür mavnası.
Drossy : Metal cürufuna benzeyen veya cüruf kapsayan. Değersiz olan. Mader cürufu içeren. Maden posası içeren. Değeri olmayan.
Careen : Karinaya bastırmak. Karinalamak. Bir yandan bir yana hafifçe sallanarak gitmek veya ilerlemek (motorlu araç). Sendelemek. Yan yatmak (gemi). Yan yatmak gemi. Yan yatırmak (gemi). Yalpalamak. Karina etmek. Bir yana yatmak (hızla giderken).
Flounder : Dere pisisi. Dil balığı. Bocalamak. Çabalamak. Bata çıka yürümek. Kemikli balıklar (teleostei) takımının, yanyüzergiller (pleuronectidae) familyasından, denizlerde yaşayan bir tür. Batmamak için çabalamak. Şaşırıp kalmak. Çırpınmak.
Slaggy : Dışıklı. Curuflu.
Slaggier synonyms : swag.
Slaggier zıt anlamlı kelimeler, Slaggier kelime anlamı
Ride : Binmek. Süzülmek. Gırgıra almak. Havada kalmak. Yüzmek. Kafa bulmak. Taşımak (omuzunda vb). Kullanmak. Üst üste binmek. Kayar gibi görünmek (ay, bulut vb).
Bu kısımda Slaggier kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Slaggier ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Slaggier anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Slaggier ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.