Squirting türkçesi Squirting nedir

Squirting ingilizcede ne demek, Squirting nerede nasıl kullanılır?

Squirting cucumber : Eşek hıyarı. Sulu bir meyve veren yabani bir bitki. Kabakgiller (cucurbitaceae) familyasından, çok yıllık, sarı çiçekli, sonbaharda olgunlaşan meyvelerine dokunulduğunda patlayarak etrafa tohumlarını saçan otsu bir bitki. cırtlangıç, acı dülek, cırtlak, eşek hıyarı. Acıdülek. Cırtatan. Acı dülek. Acı kavun. Şeytan keleği. Eşekhıyarı.

Squirt can : Basınçlı yağdanlık.

Squirt gun : Su tabancası.

Squirt : Fışkırtılan sıvı. Şırınga. Sıçratmak. Sıçramak. Fışkırtmak. Fışkırmak. Fıskiye. Bücür. Fışkırtma. Püskürtmek.

Squirted : Püskürtmek. Fışkırmış. Fışkırmak. Sıçramak. Fışkırtmak. Sıçratmak.

Squired : Bey. Refakat etmek (bayana). Kavalye. Köy ağası. Kavalyelik yapmak. Toprak sahibi. Toprak ağası (bir köyün veya kırsal bir bölgenin).

Squirter : Su tabancası. Su fıskiyesi.

Squirters : Su fıskiyesi. Su tabancası.

Squirm : Kıvranış. Kıvırmak. Kıpırdanma. Kıpırdanmak. Eğilip bükülmek. Kıpır kıpır kıpırdanmak. Kıvrılmak. Kıvranmak. Kıvranma.

Squirarchy : Ağalık. Toprak sahibi ağa sınıfı. Toprak sahiplerinin yönetimi.

 

İngilizce Squirting Türkçe anlamı, Squirting eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Squirting ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Leap : Fırlatmak. Atlama. Hoplamak. Sıçrayış. Dansçının atlaması. Fırlamak. Üzerinden atlamak. Atlamak. Sekmek.

Dabblings : Serpmek. Suda oynamak. Suyla oynamak. Su sıçratmak. Merak sarmak. Takılmak. Hafifçe ıslatmak. Amatörce uğraşmak. Su serpmek.

Ejaculated : Boşaltmak. Boşalmak. Söyleyivermek. Söyleyiverilmiş. Haykırmak. Bağırmak. Boşalmış. Dışarı atılmış.

Jetting : Fırlatma. Püskürtme. Jet ile uçmak. Basınçlı sulu kazık çakma. Basınçlı su uygulaması.

Regurgitation : Geri akma (sıvı). Yenilen yemlerin ve içilen suların mideye ulaşmadan ağız ve burundan geri akması. Regurjitasyon. Regürjitasyon. Geri taşma. Kusarak çıkarma. Regurgitasyon. Kusturma.

Gushed : Yağlayıp ballamak. Fışkırış. Taşmak. Coşku. Coşma. Fışkırtı. Coşmak.

Jetted : Fışkırmış. Jet ile taşınan. Jet ile uçmak.

Jumped : Eğlenceli olmak. Atlatmak. Atlamak. Ürkmek. İlişkiye girmek. Sevişmek. Fırlamak. Zıplamak. Hoplamak.

Emanate : Sadır olmak. Oluşmak. Yayılmak. Zuhur olmak. Ortaya çıkmak. Sızmak. Çıkmak. Akmak. Doğmak.

Outbursts : Feveran. İnfilak. Birdenbire meydana gelme. Birdenbire söylenen öfkeli veya acı sözler. Yanardağ patlaması. Taşma. Taşkınlık. Patlak verme. Çıkış.

Squirting synonyms : ejaculates, blew, emanation, belch forth, atomised, blow, bounce, eructating, atomise, braird, bounces, protrude, dabble, belch out, gush, eruct, cavorting, atomises, eject, belched, buck, atomize, comminute, jump, dabbles, bursts, ejaculatory, jets, burst, regurgitations, dance, dashes, jet.

Squirting zıt anlamlı kelimeler, Squirting kelime anlamı

Standing : Ayakta duran. Ayakta yapılan. Mevki. Devamlı. Dik duran. Sürekli. Süreklilik. Durma. Duruş. Durgun.