Stimulates türkçesi Stimulates nedir

Stimulates ile ilgili cümleler

English: Moderate exercise stimulates the circulation of blood.
Turkish: Makul bir egzersiz kan dolaşımını artırır.

English: Praise stimulates students to work hard.
Turkish: Övgü öğrencileri çok çalışmaya teşvik eder.

English: If you wish to speak with many people, you ought to learn Esperanto. Why this language? Because it is both beautiful and stimulates our study. An international language is of great moment because there are so many people in the various countries of the world. And besides, Esperanto is not only useful but easy to learn. If you speak Esperanto you can travel in many countries. Come and learn it!
Turkish: Birçok kişiyle konuşmak istiyorsan, Esperanto öğrenmelisin. Neden bu dil? Çünkü o hem güzel hem de çalışmamızı teşvik eder. Dünyanın çeşitli ülkelerinde bir sürü insan olduğundan dolayı uluslararası bir dil önemlidir. Ve bunun yanı sıra, Esperanto sadece faydalı değil aynı zamanda öğrenmesi kolaydır. Esperanto konuşuyorsan bir çok ülkede seyahat edebilirsin. Gel ve onu öğren.

English: The teacher's talk stimulates Mary to study harder.
Turkish: Öğretmenin konuşması, Mary'nin daha sıkı çalışması için gayrete getirir.

 

Stimulates ingilizcede ne demek, Stimulates nerede nasıl kullanılır?

Overstimulates : Aşırı uyarmak.

Stimulate : Tahrik etmek. Tetiklemek. Kamçılamak. Sinirlendirmek. Gayrete getirmek. Teşvik etmek. Dürtmek. Uyandırmak. Uyarmak. Güdülemek.

Stimulated : Uyarmak. Canlandırmak. Gayrete getirmek. Sinirlendirmek. Uyarılmış. Tahrik etmek. Teşvik etmek.

Stimulated emission : Eşdeğer salınım. Uyartılı salma. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Uyarılmış salım. Başka bir ışığın dolaylı etkisi ile kimi ışıkların salınması olayı. Dürtülü yayım.

Be stimulated : Canlandırılmak. Teşvik edilmek. Uyarılmak. Tahrik edilmek.

Stimulatory : Uyarıcı.

Overstimulate : Aşırı uyarmak.

Stimulation : Uyarım. Bir duyu örgenini ya da tüm bir sinir düzenini, kendi dışındaki bir nesne ya da durumun bir tepkide bulunmaya yöneltmesi. Tahrik. Dürtü. Teşvik. Uyartı. Dürtme. Stimülasyon. Harekete geçirme. Uyarma.

Stimulating : İlham veren. Uyarıcı. Aydınlatıcı. Ufuk açıcı. Canlandırıcı. Uyaran. Uyandırıcı. Tahrik edici.

Stimulations : Uyarılma. Uyartı. Tahrik. Dürtü. Uyarım. Harekete geçirme. Uyarma. Teşvik.

İngilizce Stimulates Türkçe anlamı, Stimulates eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Stimulates ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Quicken : Dirilmek. Neşelenmek. Uyandırmak. Canlanmak. Hızlanmak. Hayata döndürmek. Çabuklaşmak. Süratlendirmek. Hareketlendirmek.

Horsewhips : Kırbaçlamak. Kırbaç. Kamçı.

Countenancing : Uygun görmek. Müsamaha etmek. Uygun bulmak. Onamak. Yüz vermek. Çehre. Desteklemek. Tasvip etmek. Göz yummak. Onaylamak.

 

Arouses : Uyandırmak. Ayaklandırmak. Kaldırmak. Hayat bulmak. Harekete geçirmek. Canlanmak. Uyanmak. Uyuyan devi uyandırmak.

Hustles : Acele etmek. İtişip kakışmak. Koşuşturmak. Acele ettirmek. Yaltaklanmak. Sıkıştırmak. Hile ile satmak. Gözünü dört açıp çok çalışmak. Sıkboğaz etmek.

Actuate : İşletmek. Hareketlenmek. Etkin hale getirmek. Çalıştırmak. Kuvveden fiile çıkarmak. Harekete getirmek. Faaliyete geçirmek. Harekete geçirmek.

Touch : Az miktar. Elini sürmek. Değmek. Kullanmak. Dokunma. Duygulandırmak. Boy ölçüşmek. Yetenek. Teğet geçmek. Dokunmak.

Ginger up : Hız vermek. Ortamı canlandırmak. Ortamı renklendirmek. Hızlandırmak. Coşkulandırmak. Can katmak.

Gingering up : Ortamı renklendirmek. Hız vermek. Can katmak. Hızlandırmak. Coşkulandırmak. Ortamı canlandırmak.

Admonish : Öğüt vermek. Kulağını bükmek. Kulağını çekmek. Nasihat vermek. Tembih etmek. Hafiçe azarlamak. İhtar vermek. Azarlamak. Nasihat etmek.

Stimulates synonyms : bring to life, effect, apprised of, irritate, animate, acerbating, agitating, hasten, advises, boost, goad, antagonizing, antagonizes, cheer on, aggravates, gingered, gingering, affect, alerted, admonishing, flogged, angering, engender, acerbated, accelerates, angered, egg, birch, advise against, goads, birched, arouse, discomfiting.

Stimulates zıt anlamlı kelimeler, Stimulates kelime anlamı

Stifle : Soluk almasını engellemek. Zaptetmek. Tutmak. Boğulmak. Soluk almasını zorlaştırmak. Bastırmak. Boğmak. Gelişmesini engellemek. Tıkanmak. Bastırmak (bir duyguyu veya isyanı).

Dissuade : Çelmek. Caydırmak. Cesaret kırmak. Fikrini çelmek. Aklını çelmek. Kandırmak. Vazgeçirmek. Vazgeçirtmek.