Tür nedir, Tür ne demek

Tür; biyoloji, felsefe, Biyoloji, Gösteri, Kimya, Tiyatro, Veteriner, Yöntem Bilimi, Yazın, Zooloji alanlarında kullanılan bir kelimedir. Dil bilgisi yönünden Türkçe'de isimsıfat olarak kullanılır.

  • Çeşit, cins
  • Ortak özellikleri olan bireylerin tamamı, cinslerin ayrıldığı bölüm, janr.
  • Kendi içinde bir birim olan ve üzerinde cins kavramının bulunduğu mantıksal kavram.
  • Türlü.

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Gezinti : Orhan bugün iyi bir tür yaptı.

Biyoloji'deki anlamı:

Birbirlerine benzeyen, sadece kendi aralarında verimli gen alış verişi yapabilen (üreyebilen) bireylerin oluşturduğu populasyon. Taksonomik bir birim olan türün biri cins adı diğeri tür adı olmak üzere iki adı vardır. Örnek: Homo sapiens (insan). Bu isimler daima italik yazıyla yazılır. Birinci isim cins adıdır ve büyük harfle başlar, ikinci isim o cinse giren türü bildirir ve küçük harfle başlar. Biyolojik tür, spesyes.

Kimya'da terim anlamı:

Kimyada atom, molekül, iyon veya radikale verilen genel ad. Biyolojide cinslerin ayrıldığı alt bölüm.

Sinema ve Televizyon dünyasındaki anlamı:

[Bakınız: sinema türleri].

[Bakınız: televizyon türleri].

Tiyatro'daki anlamı:

Özel bir biçim gösteren bir sanat çeşidi ya da sanat kolu.

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Kalıtsal yapıya bağlı olarak ortak karakterlere sahip olan ve kendi aralarında birleştirildiklerinde döl verme yeteneğinde yavrular elde edilen bireylerin oluşturduğu hayvan grupları.

 

Zooloji'deki anlamı:

(karşılık, spesyes),Ancak kendi aralarında çiftleşen bireyler topluluğu; hayvan sınıflandırmalarında cins içinesokulan ve ırk ve variyeteleri içine alan bir birlik.

Teknik terim anlamı:

İçerik, biçim ve amaç yönünden özellik gösteren bir sanat çeşidi.

Birbirlerine benzeyen, yalnızca kendi aralarında verimli gen alışverişi yapabilen bireylerin oluşturduğu canlı grubu, spesiyes.

Belli ayrıtsal özelliklerle ötekilerden ayrılan nesneler ya da birimler kümesi.

Özel bir biçim gösteren bir sanat çeşidi ya da kolu.

Tür ile ilgili Cümleler

  • Biz bu tür şeyleri yapmak için yeterli ödeme almıyoruz.
  • Kendimiz için ne tür iyi alışlanlıklar edinmeliyiz?
  • Ben daha önce bu tür bir hata yapmadım.
  • Yazı türleri.
  • Bu tür davranışlar.
  • Bu tür yemeğe alışkın değilim.
  • Ne tür bir şapka satın almak istiyorsun?
  • Bu tür çatıları inşa etmek çok zordur.
  • Aslan ve insan türleri.
  • Bu tür şeyleri yapmaktan nefret ediyorum.
  • Tom'un artık o tür şeyler için endişelenmesine gerek yok.
  • O tür safça düşüncelerden kurtul.
  • O, kız kardeşinin giydiği aynı tür elbiseleri giyer.
  • Parça bütünün, cins türün yerine geçti mi daralma olur. Hayvan canlı varlık karşısında türdür, aslan karşısında cinstir.

Tür kısaca anlamı, tanımı

Belgesel tür : Yapıntıya yer vermeyen ya da az yer veren; konusunu, gerecini doğrudan doğruya doğadan alan; dışımızdaki dünyayı gerçeğe elden geldiğince uyarak, nesnel bir tutumla yansıtmaya çalışan sinema, televizyon türü. (Belgesel tür içinde değişik film ya da televizyon izlence çeşitleri yer alır)

 

Beşinci tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere,biçiminde verilen Pearson türünden tek-doruklu bir sıklık dağılımı. y = g/x dönüşümü ile üçüncü tür dağılım oluşur.

Birinci tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere, biçiminde verilen tek-doruklu dağılım. Pearson türünden olan bu dağılım, uygun değerler seçilerek beta dağılımına eşdeğer yapılabilir.

Birinci tür durdurma : [Bakınız: durdurulmuş örneklem].

Birinci tür yanılgı : [Bakınız: a (alfa) yanılgısı].

Dizimsel tür : İçinde geçtikleri deyimlerin düzgünlüğünü bozmaksızın birbirinin yerine konulabilen bütün düzgün deyimlerin öbeği. Temel mantık dilinin başlıca dizimsel türleri: önerme (tamdeyim), ad (terim), n-li yüklem, n-li işlev, n-li eklem ile niceleyici türleridir. dizimsel tür simgesi, temel dizimsel tür, yöneten deyim dizimsel türü, dizimsel tür çözümlemesi.

Dizimsel tür çözümlemesi : Verilen bir deyimin dizimsel tür dizisini ortaya koyma işlemi. dizimsel tür dizisi.

Dizimsel tür dizisi : Düzgün ya da düzgün olmayan bir deyimin ayraçsız yazılış biçiminde her imine karşılık dizimsel türünü belirtmekle elde edilen dizi. Örnek: dizimsel tür indirgemesi, dizimsel tür İndirgeme kuralı.

Dizimsel tür indirgemesi : Bir dizimsel tür dizisine dizimsel tür indirgeme kuralını art arda uygulayarak en kısa dizimsel tür dizisine ya da tek bir dizimsel türe sonlu sayıda adımla varmayı sağlayan işlem. dizimsel bağlaşıklık denetlemesi.

Dizimsel tür simgesi : Bir dizimsel türün dizimsel sözeden dildeki adı. a ad türünün simgesi, p önerme türünün simgesidir.

Dokuzuncu tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere, biçiminde verilen Pearson türünden bir sıklık dağılımı.

Dördüncü tür dağılım : (kurumsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere, biçiminde verilen tek-doruklu ve çarpık bir sıklık dağılımı.

Ekolojik tür : Belli bir ekolojik nişe bağlı ve bir tür gibi davranan ve çevredeki tür ile üreme yeteneğinde olan bir grup birey. Belli bir ekolojik nişe bağlı bir tür gibi davranan ve çevredeki türlerle üreme yeteneğinde olan bir grup birey.

İkinci tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere, biçiminde verilen bakışımlı dağılım. m=0 olduğunda, dikdörtgensel dağılıma dönüşür. Bu dağılım, birinci tür dağılımın özel bir biçimidir.

İkinci tür durdurma : [Bakınız: durdurulmuş örneklem].

İkinci tür silindirik fonksiyon : Neumann fonksiyonunun başka bir adı.

İkiz tür : Morfolojik olarak birbirinden ayrılması oldukça güç fakat üreme bakımından izole olmuş türler. Sibling tür.

İndikatör tür : Bazı özel tip ekosistemlerde yaşayabilen ve o ekosistemin özelliklerini yansıtan tür.

İnsipient tür : Aynı türler olmak üzere birbirinden uzaklaşan fakat coğrafik engellere rağmen halâ kendi aralarında çiftleşebilen populasyonlar.

İnterspesifik tür : Belirgin iki türün arasında yer alan bir melez tür.

Kontinental tür : Belirli kıtalara yayılmış tür.

Markanın tür adı olması : Kimi markaların zamanla bir eşya türü adı olarak kullanılmağa başlaması, (eau de cologne'un kolonya olarak kullanıldığı gibi).

Monotipik tür : Alt türleri olmayan tür.

Nominalistik tür : Tür tanımında esas ve gerçek olanın birey olduğu, tür kavramının doğada gerçek olmayıp insan zihninin ürünü olduğunu savunan kavram.

Onbirinci tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere, verilen Pearson türünden J-biçimli bir sıklık dağılımı, Pareto dağılımı bu türdendir.

Onikinci tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, biçiminde verilen Pearson türünden J-biçimli bir sıklık dağılımı. Birinci tür dağılımın özel bir biçimidir.

Onuncu tür dağılım : [Bakınız: üstel dağılım].

Oyunsal tür : Oyunla ilgili yazın türü. Sahne yapıtları.

Öğretici tür : Öğretmek, öğütlemek gibi amaçlarla yazılmış koşuk vb.

Örnek tür : Bir organizma takımının, ortak jenetik özelliklerini tanıtan tür.

Öyküsel tür : Duygu ve düşünceleri, sayısız ruh durumlarını (karakterleri), olaylar içinde ele alarak çözümlemeye çalışan yazın türü.

Sekizinci tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere, biçiminde verilen, Pearson türünden bir sıklık dağılımı.

Tartılan tür : Gravimetrik analizde, kütlesi numunenin analit miktarı ile orantılı tür.

Temel dizimsel tür : Bir dilin bütün dizimsel türlerini kurmaya yarayan salt yönetilen deyim türleri. Temel mantık dilinin temel dizimsel türleri, ad (a) ile önerme (p) türlerinden oluşur. tekbaşına anlamlı deyim.

Tip tür : Nominal bir cinse ait tip olarak tayin edilen tür.

Tipe bağlı tür : Tip formunun özelliklerini gösteren tüm bireylerin aynı tür olduğunu savunan kavram.

Tükenmiş tür : Kuşağı bitmiş, arkası kesilmiş canlı türü.

Tür adı : Aynı türden olan varlıklara soyut kavramlara verilen genel ad: ağaç, ateş, çiçek, koyun, kum, ördek, tuğla, yol, savaş, yağmur, bilgi, bilim, arkadaşlık, duygu, düşünce, güzellik, sevinç, gönül, bilgi vb.

Tür agregatı : Morfolojik olarak benzer olan ve bu nedenle teşhisi zor olan türler grubu.

Tür ayrımı : Belirli bir sınıflama işleminde aynı konu ve türdeki yapıtları bir araya getiren ve ötekilerden ayıran yöntem.

Tür çeşitliliği : Belli bir bölgedeki, alandaki veya tüm dünyadaki türlerin farklılığı.

Tür molaritesi : Bir türün, mol/L olarak ifade edilen ve köşeli parantezle ([ ]) gösterilen denge molaritesi ile eş anlamlı olan denge derişimi. Asetik asit çözeltisindeki asetat veya hidrojen iyonu derişimi gibi.

Tür zenginliği : Bir alandaki tür sayısı.

Türetilmiş dizimsel tür : Temel dizimsel türler yardımıyla belirlenen yöneten deyim dizimsel türü. Örnek: 2-li yüklemin dizimsel türü a ile p türleri yardımıyla belirlenmiş p/a a dır.

Üçüncü tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere, biçiminde verilen Pearson türünden tek-doruklu sıklık dağılımı. Ki-üstiki dağılımı bu türdendir.

Yaygın tür : Yerin her yanında ya da büyük kesimlerinde yaşayan, yaşamış olan bir tür.

Yedinci tür dağılım : (Kuramsal istatistik) Olasılık yoğunluk işlevi, k bir değişmez olmak üzere,biçiminde verilen Pearson türünden tek-doruklu ve bakışımlı bir sıklık dağılımı, t-dağılımı bu türdendir.

Alt tür : Bir tür içinde ayrılan ikinci derecedeki tür.

Diğer dillerde Tür anlamı nedir?

İngilizce'de Tür ne demek ? : species, type

Almanca'da Tür ne demek ? : gattung

Osmanlıca Tür : nevi