Unconcealed türkçesi Unconcealed nedir

Unconcealed ingilizcede ne demek, Unconcealed nerede nasıl kullanılır?

Unconcealable : Saklanamaz. Gizlenemez.

Unconceivable : Hayal etmesi zor. Anlaşılmaz. Düşünülemez. Makul olmayan. Kavranması zor. İnanılmaz. Akıl almaz. Akla uygun olmayan. Anlaması zor.

Unconcern : Umursamazlık. Nemelazımcılık. İlgisizlik. Lakayıtlık. Telaşsızlık. Alakasızlık. Duygusuzluk. Lakaydi. Kayıtsızlık. Kaygısızlık.

Unconcerned : Kaygısız. İlgisiz. Kayıtsız. Aldırmaz.

Unconcernedly : Kaygısızca. Endişesiz veya kaygısız. İlgisizce. Aldırış etmeksizn. İlgisiz.

Be unconcerned about : Endişesi olmamak.

Unconcerning : İlgisizlik. Kayıtsızlık. Telaşsızlık. Alakasızlık. Lakaydi. Duygusuzluk. Aldırmazlık. Umursamazlık. Lakayıtlık. Nemelazımcılık.

İngilizce Unconcealed Türkçe anlamı, Unconcealed eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Unconcealed ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Explicits : Net. Kesin. Açıkça. Sarih. Belirgin. Açık seçik. Belirtilmiş. Belli.

Blankest : Yazısız kağıt. Boş kağıt. Silmek. Çıkarmak. Sövmek. Feshetmek. Boş yer. Şaşırmış. Yazısız.

Avowed : Açıkça ilan edilmiş olan. Beyan edilmiş. Belli. Bariz.

 

Aboveboard : Çıplak. Kanuna aykırı olmayan. Açık aşikar. Apaçık. Adil. Dürüst bir şekilde. Yasal. Doğru. Dürüst.

Distinct : Başka. Farklı. Belirgin. Şüphesiz. Bağımsız. Seçik. Ayrı. Muhakkak.

Explicit : Apaçık. Belli. Açık seçik. Kesin. Anlatımda ve yazımda açıkça görünen bir nicelik. Bilgisayar, fizik alanlarında kullanılır. Belirgin. Sarih. Açıkça.

Evident : Belli. Meydanda. Vazıh. Besbelli. Belirgin. Apaçık. Ortada. Gün gibi açık.

Kenspeckle : Dikkat çekici. Kolaylıkla görünür. Göze çarpan.

Bare : Açığa çıkartmak. Yalın. Açmak. Soymak. Çıkarmak. Gözle görülür hale getirmek. Çıplak. Süssüz. Açığa vurmak.

Uncached : Örtbas edilmemiş. Saklanmamış.

Unconcealed synonyms : apparentness, in evidence, blazing, undisguised, flagrant, blatant, overt, conspicuous, bawdy, barest, above board, apodictic, aperture, aboveground, evidentiary, apparent, blanker, bares, expressed, bleakish, unobscured, apodeictic, barer, evidential, open, bawdies, clearest, exhibitionistic, nonconfidential.

Unconcealed zıt anlamlı kelimeler, Unconcealed kelime anlamı

Covert : Avlak. Kuşlarda kanat tüylerini örten tüy. Gizli. Örtücü tüy. Sığınak. Örtü tüyü. Kuşlak. Örtülü. Saklı.

Concealed : Gizlenen. Nihan. Saklı. Mektum. Gizlenmiş. Gizli. Görünmez.