Vigilant türkçesi Vigilant nedir
Vigilant ile ilgili cümleler
English: You have to be vigilant.
Turkish: Sen uyanık olmak zorundasın.
English: We must remain vigilant.
Turkish: Biz tetikte kalmalıyız.
English: Be vigilant.
Turkish: Uyanık olun.
English: You can't be too vigilant.
Turkish: Çok tetikte olamazsın.
Vigilant ingilizcede ne demek, Vigilant nerede nasıl kullanılır?
Vigilante : Yasa dışı kanun infazcısı. Yasal yetkisi olmadan kendi düşencesine göre düzen korumaya çalışan kimse. Huzuru sağlamak için kurulan yasadışı örgüt üyesi. Kendi fikrine göre zorla düzen sağlayan kimse. Kanuni yetkisi olmayan.
Vigilantes : Kanuni yetkisi olmayan. Kendi fikrine göre zorla düzen sağlayan kimse. Huzuru sağlamak için kurulan yasadışı örgüt üyesi. Yasa dışı kanun infazcısı.
Vigilantism : İhkak-ı hak. Teyakkuz komitesinin eylem veya ilkeleri. Huzuru sağlamak için kurulan yasa dışı örgüt üyesi bir kimsenin karakteristik tavır ve davranışları. Yasal yetkisi olmadan kendi çıkarına göre zorla düzen sağlamaya çalışma. Yasa düzen tanımadan hakkını zor kullanarak alma eylemi.
Vigilantly : Gözetleyerek. Açıkgöz bir şekilde. Kollayarak. Dikkatlice. Dikkatli bir şekilde. Tedbirli bir şekilde. Tedbirlice. Tedbirli bir biçimde. Açıkgöz bir halde.
Vigilantness : Açıkgöz olma durumu. Dikkatlilik. Tedbirlilik. Tedbirli olma durumu.
Invigilate : (sınavda) gözcülük etmek. Sınavda gözetmenlik yapmak. Sınavda gözcülük etmek. Gözcülük etmek.
Vigilance : Dikkat. Dikkatli olma. Tetikte olma. Saklık. Tetiklik. Uyanıklık. Teyakkuz. İhtiyat. Uyumama. Uyanık olma.
On the vigil of : Arifesinde.
Invigilating : Gözetmenlik. Sınavda gözcülük etmek.
Coma vigil : Uyanık koma. Koma vijil.
İngilizce Vigilant Türkçe anlamı, Vigilant eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Vigilant ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Cunning : Kurnazlık. Hinlik. Açıkgözlük. Şeytanlık. Tilkilik. Kaşarlanmış. Marifetli. Açıkgözlülük. Şeytan.
Acutest : Aşırı. Zeki. Ağır. Şiddetli. İlerlemiş. Dar (açı). Akut. Sivri. Güçlü.
Cautious : Sakınan. Önemli. Basiretli. Müdebbir. Temkinli. Sakıngan. Dikkatli.
Chariest : Temkinli. Cimri. Sakınan. Tutumlu. İdareli.
Alive : Diri. Elektrik yüklü. Yaşayan. Hareketli. Hayatta. Sağ. Diri diri. Hayat dolu. Yaşam dolu.
Guarded : Tarafsız kimse. Muhafazalı. Korunan. (söz) dikkatli.
Canniest : İdareli. Zarif. Kurnaz. Sessiz. Sakin. Becerikli. Tutumlu. Hünerli. Rahat.
Cute : Akıllı. Zarif. Kurnaz. Sevimli. Zeki. Şirin. Hoş. Cici.
At full cock : Tam kurulu (silah). Ateşe hazır. Tam kurulu silah.
Fit : Gitmek. Sağlıklı. Yakıştırmak. Yetenekli. Denk gelmek. -e uygun olmak. Uygun. Layık.
Vigilant synonyms : crispiest, argus eyed, fabian, crispier, wakefully, charier, cutes, frim, deliberative, fresh, hearties, carefuller, alert, cannier, discreet, haling, advised, arguseyed, aware, wakeful, as sharp as a needle, hearty, acock, awaked, fly, switched on, crispy, astute, enterprising, careful, circumspect, deliberate, forethoughtful.
Vigilant zıt anlamlı kelimeler, Vigilant kelime anlamı
Vigilant antonyms : unalert.
Vigilant ingilizce tanımı, definition of Vigilant
Vigilant kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Attentive to discover and avoid danger, or to provide for safety. Wakeful. Watchful. Circumspect. Wary.
Bu kısımda Vigilant kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Vigilant ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Vigilant anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Vigilant ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.