Walk on thin ice türkçesi Walk on thin ice nedir
- Dikkat etmek zorunda olmak.
- Ayağını denk almak.
- İnce buz üzerinde yürümek.
- Dikkatli olmak.
- Dikkat etmek.
- Temkinli davranmak.
Walk on thin ice ingilizcede ne demek, Walk on thin ice nerede nasıl kullanılır?
Walk : Dolaştırmak. Gezdirmek. Yürüyüş yeri. Eşlik etmek. Yürüme. Yürüyerek gitmek. Yürüyüş. Yürüyüşe çıkarmak. Yürütmek. Yürüyüş biçimi.
On : De. Yönünde. Civarında. Açık. Üstünde. E doğru. Hazır. Üzerinde. Çakırkeyif.
Thin : Zayıflamak. İncelmek. Sulu. Cıvık. Güçsüz. Seyreltmek (bitkileri). İnceltmek (sıvıyı). Hafif. Sudan.
Ice : Dondurma. Buz. Üzerine krema sürmek. Buzla kaplamak. Buzlanmak. Pasta kaplama şekerlemesi. Suyun katı biçimi. Dondurmak. Şekerle kaplamak. Öldürmek.
On thin ice : Zor durum. Çok riskli durum. Risk altında. Tehlikede. Pamuk ipliğine bağlı. Büyük bir riske girmiş. Tehlikeli durum. Hassas veya tehlikeli bir durumda. Müşkül vaziyette. Nazik durumda.
Walk on eggs : Dikkatlice yürümek. Dikkatli olmak. Çok hafif adımlarla yürümek. Dikkat etmek zorunda olmak. Temkinli davranmak. İnce buz üzerinde yürümek. Dikkat etmek. Ayağını denk almak. Yumurtalar üzerinde yürümek.
Walk on air : Sevinçten havalara uçmak. (mutluluktan) ayakları yerden kesilmek. Etekleri zil çalmak. Sevinçten ayakları yere değmemek. Sevinçten ayakları yerden kesilmek. Ayakları yere değmemek. Sevincinden uçmak.
Skate on thin ice : Arının kovanına çöp sokmak. Riskli bir iş yapmak. İnce buz üzerinde yürümek. Risk altında olmak. Riskli bir işe girmek. Nazik konuya dokunmak.
Walk on : Terketmek. Yürümeye devam etmek. Yüzüstü bırakmak. İleri gitmek.
İngilizce Walk on thin ice Türkçe anlamı, Walk on thin ice eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Walk on thin ice ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Tread lightly : Ayağını denk al. Ölçülü davranmak. Hafifçe basmak.
Being particular about : Titiz olmak. Seçici olmak. Seçmek.
Reefed : İhtiyatlı hareket etmek. Camadan vurmak.
Reefing : İhtiyatlı hareket etmek. Camadan vurmak.
Mind : Hafıza. Zeka. An. Zihin. Fikir. Akıl. Us. Kafaya takmak. Önem vermek.
Focus attention on : Aldırmak. Dikkatini ve konsantrasyonunu - üzerine yöneltmek. Dikaktle bakmak. Gözetlemek.
Walk on eggs : Dikkatlice yürümek. Çok hafif adımlarla yürümek. Yumurtalar üzerinde yürümek.
Beware of : Çekinmek. Sakınmak. Korunmak. Aman dikkat. Kaçınmak. Dikkat.
Bewared : Çekinmek. Kaçınmak. Çok dikkat etmek. Sakınmak. Gözünü açmak. Korunmak.
Be watchful : Gözünü dört açmak. Uyanık olmak.
Walk on thin ice synonyms : reck, exercise caution, behold, beholds, minding, pay heed to, be cautious, give heed to, recks, be on the lookout, beholding, be wary of, beheld, recked, be on guard, attend to, beware, sit up and take notice, bewares, be careful, bewaring, be on the ball, be mindful of, be particular about.
Bu kısımda Walk on thin ice kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Walk on thin ice ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Walk on thin ice anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Walk on thin ice ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.