Whirligigs türkçesi Whirligigs nedir

Whirligigs ingilizcede ne demek, Whirligigs nerede nasıl kullanılır?

Whirligig beetle : Durgun su yüzeyinde gruplar halinde çok ani bir şekilde dönüşler yapabilen ve suda yaşayan bir böcek türü. Fırıldak böceği.

Whirligig beetles : Fırıldakböcekleri. Durgun ya da az akıntılı suların yüzünde fırıl fırıl dönerek yaşayan kınkanatlı böcekler familyası; dönerböcekler. Durgun su yüzeyinde gruplar halinde çok ani bir şekilde dönüşler yapabilen ve suda yaşayan bir böcek türü. Fırıldak böceği.

Whirligig : Fırıldak gibi dönmek. Dönme. Atlı karınca. Geçme (olaylar). Fırıldak. Deveran. Atlıkarınca. Topaç.

Whirlig beetle : Böcekler (ınsecta) sınıfının, kın kanatlılar (coleoptera) takımından 1 cm kadar uzunlukta, durgun suların yüzeyinde gruplar halinde yaşayan, yırtıcı türleri olan bir eklem bacaklı cinsi. Girinus.

Whirling : Fırıl fırıl dönmek. Çevrinti. Sarmak. Fırıl fırıl döndürmek. Dönmek. Karışmak (kafa). Döndürmek. Fıldır fıldır dönmek. Dansçının kendi ekseni çevresinde dönmesi. Fırıl fırıl.

Whirling fade in : Açılmanın sarmal biçimde olanı; görüntünün, bir sarmalın bir noktasından başlayıp yavaş yavaş sarmalın tamamlanmasıyla belirmesi. Sarmal açılma. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

 

Whirling disease : Dönme hastalığı. Balıklarda, myxosoma cerebralis adlı protozoon sporlarının tarafından meydana getirilen hastalık, miksozomoz.

Whirling fade cut : Sarmal kararma. Kararmanın sarmal biçimde olanı; görüntünün, tamamlanmış bir sarmalın yavaş yavaş bir nokta biçiminde yitmesiyle ortadan kalkması. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

İngilizce Whirligigs Türkçe anlamı, Whirligigs eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Whirligigs ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Circumvolution : Sargı oluşturma. Dolaşım. Çevresinde dönme. Dolaylama. Devir. Döndürme. Bir merkez etrafında dönüş.

Toy : Küçük. Eğlenmek. Oynamak. Önemsememek. Oyuncak. Önemsiz şey. Çocuk oyuncağı.

Weathercock : Rüzgar gülü. Rüzgargülü. Dönerek rüzgarın estiği yönü gösteren ok. Rüzgar fırıldağı. Dönek kimse. Yelkovan. Yelkovan (horoz şeklinde). Rüzgarın yönünü gösteren metal çubuk.

Deflexion : Bel verme. Salgı. Bükülme. Yön değiştirme. Sapma. Belverme. (yön) saptırma. Eğilme. Senim.

Abjuration : Yüz döndürme. Yeminle vazgeçme. Çekilme. İmtina etme. İrtidat. Dünyevi yaşamdan çıkıp ruhani hayata geçme yemini. Vazgeçme. Tövbe etme. Feragat.

Peg top : Dar paçalı.

Gallopers : Ata binen kimse. Dört nala koşan kimse. Dört nala koşan. Eştiren kimse. Dört nala koşan at. Yarış atı. Ata binen. Galopa giren at.

Change of position : Görev değişikliği. Oyun sırasında başlama atışı kazanan taraf oyuncularının saat yönünde yer değiştirmeleri. Pozisyonu değiştirme.

 

Tampin : Kurşun borunun ağzını genişletmekte kullanılan, topaç biçimli ağaç tıkaç.

Spin : Dönü. Örümcek ağ örmek. Temel parçacıkların ya da çekirdeğin açısal devinim büyüklüğünü belirtmekte kullanılan ve yüklerin parçacık ekseni çevresinde dönmesine ilişkin bir nitelik. Öğecikaltı parçacıkların kendi eksenleri çevresinde dönmesi; nicemler doğabiliminde böyle bir dönme ile ilgili açısal devinirlik. anlamdaş eğirin. Uydurmak. Fırlatmak. Döndürmek. Örmek (ağ, koza vb). Spin. Bir temel parçacığın devinim süresi.

Whirligigs synonyms : whip top, humming top, pinwheel, carrousel, windmill, teetotums, gyroscopes, ventilator, spinning top, whirl, encircling, gyrostat, vane, merrygoround, turnpin, merrygorounds, circulations, reel, galloper, convert, conversion, carouselle, weathercocks, angular motion, whipping top, apostle, roundabouts, rocking horse, weather vane, cockhorse, hanky panky, plaything, gyroscope.