Wife türkçesi Wife nedir

Wife ile ilgili cümleler

English: A man whose wife is dead is called a widower.
Turkish: Eşi ölmüş bir adama dul denir.

English: After his wife died, he lived for quite a few more years.
Turkish: O, karısı öldükten sonra bir çok yıl daha yaşadı.

English: A man who smacks his wife around is contemptible.
Turkish: Karısına tokat atan adam adidir.

English: After his wife left him, Harold went nuts.
Turkish: Karısı onu terkettikten sonra, Harold üşüttü.

English: "Is your wife British?" "She isn't British, she's Scottish."
Turkish: Sizin hanım Britanyalı mı? ''O Britanyalı değil, o İskoçyalı.

Wife ingilizcede ne demek, Wife nerede nasıl kullanılır?

Wife and children : Çoluk çocuk.

Wife and mother : Ailesi olan kadın. Karı (eş) ve anne.

Wife exchange : Konuk ağırlamanın ve dostluğu pekiştirmenin saygın bir belirtisi sayılan, özellikle eskimolarda yaygın olan, erkeğin uzun bir süre için karısını arkadaşına vermesi ya da onun karısıyla değişmesi. Karı değiş tokuşu.

Wife of his bosom : Onun kadın arkadaşı. Onun eşi. Onun partneri. Onun karısı. Onun hayat arkadaşı.

Wife of his youth : Genç bir erkek iken evlenilen eş. Gençliğindeki karısı. Onun gençlik yıllarındaki karısı.

 

Has a wife and kids : Bir aile babası. Kendi ailesi var. Eş ve çocuklara sahip. Bir aile babası ve eş.

Abandoned wife : Kocası tarafından terkedilen kadın. Terkedilen bayan eş. Terkedilen kadın eş.

All the world and his wife : Bir sürü insan. Bütün sosyete. Sosyete dünyası. Herkes. Bütün insanlar. Cümbür cemaat. Tüm sosyete. Yediden yetmişe herkes.

Battered wife : Dövülmüş karı. Dövülmüş eş. Kocası tarafından fiziksel olarak şiddete mazur kalan kadın.

Health aid to wife and children : Eş ve çocuklara sağlık yardımı. Güvencelinin geçindirmekle yükümlü olduğu eşi ve çocuklarına sayrılıklarında yasalarına göre yapılan yardım.

İngilizce Wife Türkçe anlamı, Wife eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Wife ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Alleles : Alel. Aleller. Kalıtsal değişimden sorumlu olan genin birkaç alternatif varyasyonlarından biri (genetik).

Madames : Madam. Hanımefendi.

Feme : Kadın.

Helpmates : Yardımcı. Can yoldaşı. Arkadaş.

Married woman : Kadın. Evli kadın.

Mate : Eşlemek. Eş olmak. Dengini bulmak. Uymak. Ahbap. Mat etmek. Evlendirmek. Mat. Eşleştirmek. Çiftleşmek.

Momma : Arg.kadın. Ana. Anne.

Hemal : Kan ve damar sistemine bağlı. Damar sistemi. Kana ait. Kan damar sistemi. Kan veya kan damarlarına ait olan. Hemal. Kan (ile ilgili).

Counterparts : Meslektaş. Karşıtlar. Benzer. Emsal. Karşılık. Akran. Suret.

Goodwife : Evin kadını. Hayat arkadaşı.

Wife synonyms : woman of the house, uxor, sheika, trophy wife, sheikha, ux., honest woman, golf widow, battle ax, animal blood, ms, madame, signora, jane, woman, the woman, gores, matron, spouse, first lady, marchioness, wifes, broad, miss, bloods, counterpart, ribs, haemo, dutches, compeers, cobber, claret, wifie.

 

Wife zıt anlamlı kelimeler, Wife kelime anlamı

Husband : İdare etmek. Zevç. Koca. Erkek. Efendi. Eş. Gelecek zamana kalması için kullanmamak. Hayat arkadaşı. Refik. İdareli kullanmak.

Man : Erkek. Adam yerleştirmek. Adam vermek. Yeterince insan olmak. Adam. Düşünme ve konuşma yetileri olan bilinçli, toplumsal canlı. İnsan. Adamla donatmak. Görev yapmak. Adam atamak.

Wife ingilizce tanımı, definition of Wife

Wife kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A woman. Now used in literature only in certain compounds and phrases, as alewife, fishwife, goodwife, and the like. An adult female.