Within the law türkçesi Within the law nedir

  • Yasa dahilinde.
  • Hukuki çerçeve içinde.
  • Yasal olarak.
  • Yasal çerçeve içinde.
  • Kanun dahilinde.
  • Hukuk dahilinde.
  • Yasal düzenlemelere uygun.

Within the law ingilizcede ne demek, Within the law nerede nasıl kullanılır?

Within : İçinden. Dahilinde. İçeriden. İçeride. İçeri. İç. İçeriye. Bünyesinde. İç kısım. İçerisinde.

The : Belirli durumlarda isimden önce kullanılır. Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan betimleyici (gramer). Belgili tanımlık. Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır.

Law : Bilimsel araştırmanın gözlem, varsayım ve deneyimden sonra kurulan basamağı olarak, doğa olaylarının zorunlu oluşum ve gelişimini belirleyici nedensel ilişkiyi açıklayan kural ve genelleştirmeler. Uzay, kimya, sosyoloji alanlarında kullanılır. Tüze. Her bağlamda geçerli olan ve çıkarımları geçerlendiği için belli bir güvenirlik düzeyine ulaşmış nedensel ilişkiler, bk. genellik. Fen bilimlerinde kanun. Kaide. Usul. Yasa. Kural. Doğa olaylarının oluş nedenlerini ortaya koyan ve gelecekteki olayları önceden kestirme olanağı veren bağıntı; newton kanunu, kepler kanunları.

Acted within the law : Kanuna göre davrandı. Her şeyi yasa dahilinde yaptı. Yasal olarak hareket etti.

 

Within the bounds of : -nin sınırları içinde. Şümulü dahilinde. -nin alanı içinde. -nin bölgesi içinde. Sınırı dahilinde. -nin çerçevesi içinde.

Within the compass : -nin içinde. -nin alanının içinde. -nin dahilinde.

Within the range of : -ı alanının içinde. -ı mesafesinde. -nın dahilinde.

Within the limits of : Sınırları dahilinde. Sınırlarında.

Within the veil : En kutsal dahilinde. Kutsalın kutsalında.

Within the confines of : -nin limitleri dahilinde. -nin sınırları dahilinde. -nin sınırları içinde.

İngilizce Within the law Türkçe anlamı, Within the law eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Within the law ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Jurally : Hukuki açıdan. Hukuka göre. Kanuna göre.

Constitutionally : Anayasal bakış açısından. Anayasaya göre. Bünye itibariyle. Yapısal olarak. Anayasa gereği. Anayasanın hükümleri gereği. Anayasal olarak.

De jure : Meşru olarak. Yasaya göre. Hukuken. Hükmen. Haklı olarak. Haklı. Yasal. Hukuki.

Validly : Mantıklı bir biçimde. Geçerli olarak. Yürürlükte olarak. Geçerli bir şekilde. Bağlayıcı bir biçimde. Geçerli biçimde.

Legally : Hukuki açıdan. Kanuna uygun olarak. Kanuni açıdan. Yasal açıdan. Kanunlara uygun şekilde. Hukuken. Meşru olarak. Hukuki bakış açısından. Yasalara uygun şekilde.

Allowably : Emniyetli bir şekilde. Uygun olarak. İzin verilebilir bir şekilde. Hoş görülebilir bir şekilde.

Lawfully : Yasalara uygun şekilde. Kanunen. Yasal bir şekilde. Kanunlara uygun şekilde. Yasalara uygun olarak. Hukukun izin verdiği şekilde. Yasalara uygun bir şekilde. Meşru bir şekilde.

Licitly : Kanunlara uygun şekilde. Kanunen. Yasal bir şekilde. Yasalara uygun bir şekilde. Meşru bir şekilde. Yasalara uygun şekilde.