World center türkçesi World center nedir

  • Uzay alanında kullanılır.
  • Sınırlı evren için kabul edilen merkez.
  • Evren merkezi.
  • Dünya merkezi.
  • Dünya çapında işlerin gerçekleştirildiği aktif şehir.

World center ingilizcede ne demek, World center nerede nasıl kullanılır?

World : Yer. Sömürgeci devletlere, genel olarak günümüz dünyasındaki büyük güçlere karşı uluslararası düzeyde aralarında bir ölçüde dayanışma gerçekleştirmiş bulunan asya, afrika, güney amerika'nın geri kalmış devletlerinin tümü. Alem. Yeryüzü. Dünya. Ömür. Arz. Cihan. Üçüncü dünya.

Center : Ortasını almak. Merkez. Sente. Kubbe inşaat desteği. Merkez almak. Punta. Çevresinde dönüp dolaşmak. Orta. Bir kentin, tecim ve işgörü etkinliklerinin toplandığı çekirdek kesimi, bk. özbölge, iş özeği, kent özeği. kentsel işlevlerin ve etkinlerin yoğunlaştığı irili ufaklı yerleşim yerleri, kentler. Ortaya gelmek.

World bank : Uluslararası imar ve kalkınma bankası. Dünya bankası. Devlet garantisi ile açılışlar ve yatırımlar için kredi sağlayan para kurumu. İkinci dünya savaşı sonrasında tahrip olmuş ülkelerin yeniden imarı için uluslararası sermaye piyasasından borçlanıp, üyelerine ticari bankalardan daha düşük faizli kredi sağlamak amacıyla 1944 yılında bretton woods anlaşması ile kurulmuş ve 1946 yılında çalışmaya başlamış finans kurumu.

 

World beater : Dünyanın en iyisi olmaya çalışan kimse. Dünya rekoru sahibi. Alanında en iyisi olan şey. Dünya rekortmeni.

World body : Dünya çapında teşkilat. Uluslararası çapta organizasyon. Dünya organizasyonu.

World champion : Dünyanın en iyisi. Dünya şampiyonu. Belirli bir alanda dünya şampiyonluğu kazanan kimse.

İngilizce World center Türkçe anlamı, World center eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak World center ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Altair : Aquila (kartal) takımyıldızı'nın en parlak yıldızı. Eltair. Kartal'ın a yıldızı. Uçucu (a aql).

Accuracy : İncelik. Dikkat. Tamlık. Doğruluk. Bir bilginin, gerçekleşebilir çıkarımlarda bulunma yeteneği. Hassasiyet. Yanlış yapmamaya özen gösterme. Sağıllık. Kesinlik. Titizlik.

Adhara : Büyükköpek'in e yıldızı. Adhara (cma).

Absolute brightness : Bir yıldızın 20 parsek uzaklığa indirgenmiş parlaklığı. Salt parlaklık.

Accidental error : Rasgele hata. Dizgeli herhangi bir etki dışında, kurala ve düzene bağlı olmadan yapılan ölçü yanılgısı. Tesadüfi hata. Rastlantısal hata. Rasgele yanılgı. İstemeyerek yapılan hata. Arızi hata.

Absolute value : Salt değer. Başka değerlerle karşılaştırılmamış, tek başına göz önüne alınan değer; artılığı ya da eksiliği göz önüne alınmamış değer. Mutlak değer. Bir ölçümün değişmez değeri ya da bir değerin kullanılan ölçü birimine göre niceliği, bk. göreli değer. Bir sayının değerinin pozitif olarak ifadesi (ör. -23'ün mutlak değeri 23'tür). Saltık değer.

 

Absorption line : Soğurma çizgileri. Işınım yapan bir cismin ışığı , gaz halindeki aynı madde içinden geçip soğurulduğunda, bu ışığın tayfında görülen kararmış çizgiler.

Airglow : Gece boyunca gökyüzünde gördüğümüz donuk ışık; gece aydınlığı. Gök aydınlığı.

Achondrite : Taşımsı göktaşlarının bir türü olup, içinde küresel tanecikler yoktur. Kumsuz göktaşı.

Acceleration due to gravity : Yerçekimi ivmesi. Serbest düşen bir cismin kazandığı ivme. Yerçekiminin etkileri nedeniyle yolun artışı.

World center synonyms : absolute parallax, albedo, absolute orbit, aerolite, almak, absorptive power.