Yataklık materyali nedir, Yataklık materyali ne demek

Yataklık materyali; Veteriner alanında kullanılan bir sözcüktür.

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Sığır yetiştiriciliğinde, sığırlarla durak zemini arasında yalıtım görevi gören kum ve saman gibi geleneksel veya yer kaplamaları ve hazır ticari altlıklar gibi yeni sistem metaryaller.

Yataklık materyali kısaca anlamı, tanımı

Yata : Yatağı

Materyal : Gereç. Yazılı, sözlü, görüntülü, kaydedilmiş her türlü belge.

Yatak : Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek. Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılmış olan şilte. Çanak biçimindeki bir havzada veya buna benzer bir oluşumda toplanmış petrol birikintisi. Maden veya fosil ocaklarında birbirini izleyen iki maden, taş veya kömür tabakası arasında uzanan damar. Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecra. Üzerine şilte konulan karyola, somya, kerevet vb. Katmanlaşmış herhangi bir madde yığını. Fideleri gömmek için toprakta açılan çukur. Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka. Makinelerde hareketli bölümleri içine alan hareketli veya sabit parça. Bir şeyin çok bulunduğu yer. Gizli barınak veya bir suçluyu gizlice barındıran yer. Turunçgilleri ve yumurta vb. ürünleri korumak üzere saman vb.nden yararlanılarak yapılmış olan yer.

 

Yataklı : Herhangi bir sayıda yatağı olan, yatak alabilen. İçinde aktığı yer derin olan. Yataklı vagon.

Yataklık : Yatak yapmaya uygun. Üzerine yatak serilen tahta veya maden kerevet, karyola. Suçluları barındırma, gizlice yardım etme.

Yetiştirici : Üretici, müstahsil.

Geleneksel : Geleneğe dayanan, gelenekle ilgili olan, ananevi, tradisyonel.

Sığırlar : Memeliler (Mammalia) sınıfının, çift parmaklılar (Artiodactyla) takımının, boynuzlugiller (Bovidae) familyasından, kaba yapılı, boynuzlu, hantal, kuyrukları püsküllü bir alt familya. Boğa (Bos taurus), Tibet sığırı (B.grunniens), Hint mandası (Buffelur bubalus), yaban sığırı (Bibos gaurus) misk öküzü (Ovibos moschatus) türleri iyi bilinir. (Bovinae),türleri iyi bilinir.

Gelenek : Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi, töre ve davranışlar, anane, tradisyon.

Kaplama : Kaplamak işi. Kalınlığı 5 milimetreden az, ince ağaç levha. Bir şeyin dışına süsleme veya koruma amacıyla geçirilen başka maddeden kat. Üstü herhangi bir başka maddeyle kaplanmış olan.

Yalıtım : Elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için iletkeni kauçuk, lastik, porselen vb. ile kaplama, yalıtma, tecrit, izolasyon. Elektrik, ses ve ısı akımını engelleme, izolasyon.

Kaplam : Bir kavramın ve o kavramı dile getiren terimin içerdiği varlıkların ve bireysel olayların bütünü, kapsam, şümul.

Ticari : Ticaretle ilgili, ticarete ilişkin.

 

Sistem : Düzen. Bir sonuç elde etmeye yarayan yöntemler düzeni. Model, tip. Dizge. Bir aracı oluşturan düzen, düzenek, tertibat. Yol, yöntem.

Altlık : Tabak, bardak vb. nesnelerin altına konulan şey. Hayvanların altına yayılan ot veya saman. Arabaya koşulan atların yolları kirletmemesi için kuyruğunun altına yerleştirilen torba.

Gören : Ağaçlardan elde edilen bir çeşit zamk. Kızılcık.

Gelen : Gelme işini yapan (kimse ya da nesne). Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın).

Görev : Bir nesne veya bir kimsenin yaptığı iş. Bir cümlede bir dil biriminin öbür birimlerle ilişkisi aracılığıyla yerine getirdiği iş. Resmî iş, vazife. Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı iş, misyon. İşlev. Bir değerin başka değerlerle olan ilişkisi. Bir organ veya hücrenin yaptığı iş.

Durak : Tren, tramvay, otobüs, minibüs vb. genel taşıtların durmak zorunda olduğu veya durabileceği yer. Kısa bir süre konaklanacak, durulacak yer. Cümle sonundaki nokta. Çok sayıda taksinin bir arada çalıştığı ve bağlı olduğu işletme. Hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerde ölçü kalıpları içindeki durma yerleri. Konuşmada, anlamın gerektirdiği biçimde kelimeler arasındaki ses kesintisi. Bir ölçü uzunluğunda susma.

Zemin : Taban, döşeme, yer. Kumaş, süslü kâğıt, halı, yer muşambası, tablo vb. desenli nesnelerde, biçimlerin üzerinde yer aldığı renk. Yeryüzü, dünya. Temel, dayanak. Ortam.

Diğer dillerde Yataklık materyali anlamı nedir?

İngilizce'de Yataklık materyali ne demek ? : bedding material