Yayın nedir, Yayın ne demek

Yerel Türkçe anlamı:

Bir çeşit tatlı su balığı.

Yazım

Yazın.

Sinema ve Televizyon dünyasındaki anlamı:

Bir televizyon vericisinin, görüntü ve ses imlerini almaçlarda izlenmek üzere göndermesi.

Bu görüntü ve ses imlerinin tümü; izlence; televizyon yayını.

Radyoyla yapılmış olan ses yayını; radyo yayını.

Elektromıknatıs dalgaların özelliklerinden yararlanılarak ses ve resim imlerinin gönderilmesi; ses ve resim yayını.

Bir televizyon yayınında, izlenceyle ilgili sesin yayını; ses yayını.

Zooloji alanındaki anlamı:

(Silurus glanis), Kemikli-balıklar (Teleostei) takımının yayınbalığıgiller (siluridae) familyasından bir balık türü. Uzunluğu 3 m. Vücudu uzun ve çıplaktır. Kemikli balıkların en büyüğüdür. Avrupa ve Anadoluda yaşar.

Diğer sözlük anlamları:

Yazın.

Biyoloji'deki anlamı:

Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, yayın balığıgiller (Siluridae) familyasından, 3 m kadar uzunlukta, vücudu uzun ve çıplak, Avrupa ve Anadolu'da yaşayan kemikli balıkların en büyüğü olan bir tür.

Bilimsel terim anlamı:

Şerit arakonakçılarından, başı büyük, ağzı geniş, derisi pulsuz, eti yenir bir balık türü.

 

Basılıp ortalığa sürülen kitap, gazete ve dergi gibi okunan şeylerle radyo ya da televizyon ile her yana yayılıp dinlenen ya da her yerde seyredilen şeyler.

İngilizce'de Yayın ne demek? Yayın ingilizcesi nedir?:

catfish, publication, radiobroadcasting (transmission, relay), sound broadcasting (transmission), sound and vision transmission, transmission, television transmission (broadcast, broadcasting), broad, edition, sheatfish

Fransızca'da Yayın ne demek?:

silure d'europe

Yayın hakkında bilgiler

Yayın; radyo, televiyon, internet gibi herhangi bir aracı (medya) vasıtasıyla bir veri veya programı bir gruba ulaştırma.

Yayın ile ilgili Cümleler

  • Bu roman Fransızca olarak da yayınlandı.
  • Yayınımız burada bitmiştir.
  • Bu romanın Fransızca dilindeki edisyonu da yayınlandı.
  • Yayın bittiği için artık ebem kuşağını izlememize gerek yok.
  • Senin dilinde yayınlanan gazete var mı?
  • Bu makaleyi Brezilya Portekizcesine çevirip kendi bloğumda yayınlayabilir miyim?
  • Yayınlanmamış üç tane el yazmam var.
  • Yayınladığım makaleyi tartıştık.
  • Kişisel yayıncılık, halkla konuşmanın bir yoludur.
  • Ali sorumlu yayın müdürü oldu.
  • Yayına devam etmek zorundayız.
  • Yayını kasete kaydet.
  • Yayın yönetmeni el yazısı kitaba baktı.
  • Bu kitap ilk olarak 1877 yılında yayınlandı.

Yayın kısaca anlamı, tanımı:

Radyo : Elektrik dalgalarının özelliğinden yararlanarak seslerin iletilmesi sistemi. Bu istasyonun yayınlarını alan araç. Elektrik dalgalarıyla düzenli olarak yayın yapan istasyon ve bu istasyonun programlarını düzenlemekle görevli kuruluş.

Aracı : İhracatçının ihracattan doğan alacaklarının büyük bir bölümünün malın yüklenmesinden hemen sonra, kalan kısmının ise para, malı alandan tahsil edildiğinde bir aracı banka tarafından ödenmesini sağlayan kredi veya yatırım tekniği. Üretici ile tüketici arasında alım satım konusunda bağlantı kuran ve bundan kazanç sağlayan kimse, mutavassıt, komprador. Ara bulucu. İki şey arasında bağlantı kuran kimse, vasıta.

 

Program : Yapılacak bir işin bölümlerini, bölümlerin sırasını ve zamanını gösteren tasarı, yetişek. Bilgisayara bir işlemi yaptırmak için yazılan komutlar dizisi. Radyo ve televizyonda sunulan, haber, müzik, eğlence gibi kendi başına bir bütün oluşturan yayınlardan her biri. İzlence. Siyasi partinin, toplumsal örgütün veya hükûmetin açıkladığı ana ilkelerin tümü. Tören, gösteri, gezi vb.nin öngörülen ayrıntılarını gösteren basılı kâğıt. Okullarda, haftanın belli günlerinde, belli saatlerde verilecek dersleri gösteren çizelge.

Yayın alanı : Bir radyo veya televizyonun vericisinin kaspadığı alan.

Yayınevi : Dergi, kitap vb.ni yayımlayan veya satan kuruluş.

Yayın organı : İletişim araçları. Ait olduğu kuruluşların bilgi ve düşüncelerini yayımlayan televizyon, radyo, dergi ve gazete.

Canlı yayın : Olay, gösteri, toplantı, etkinlik vb.nin gerçekleştiği anda radyo ve televizyondan aktarılması.

Kablolu yayın : Televizyon yayınının kablo, cam iletken vb. bir fiziksel ortam üzerinden abonelere ulaştırıldığı yayın türü.

Muzır yayın : Pedagojik açıdan belli bir yaş altındaki çocuklara zararlı olan kitap, gazete, dergi vb. yayın.

Naklen yayın : Stüdyo dışında gerçekleşen ve düzenlemeleri önceden yapılmış olan gösteri, toplantı, etkinlik vb.nin tamamının radyo veya televizyondan aktarılması.

Yerel yayın : Belli bir bölgeye radyo ve televizyon aracılığıyla yayın yapma.

Zırhlı yayın : Kemikli balıklar takımının yayın balığıgiller familyasından bir tür balık, zırhlı balık.

Deneme yayını : Radyo, televizyon vb. haberleşme araçlarının başlangıçta işe alışmak ve daha verimli olmak üzere yaptıkları kısa süreli yayın.

Kapalı devre yayını : Belirli bir alan içerisinde hedef kitleye ulaştırmak üzere genellikle kablo bağlantısı ile yapılmış olan ses ve görüntü yayını.

Radyo yayını : Doğrudan kamuya seslenen ve sesli programları yayan iletişim aracı.

Televizyon yayını : Televizyon verici istasyonlarının aracılığıyla alıcılara ulaştırılan yayın düzeni.

Yayın balığı : Yayın balığıgillerden, başı büyük, ağzı geniş, derisi pulsuz, vücudu uzun, lezzetli, iri bir tür tatlı su balığı (Silurus glanis).

Yayın balığıgiller : Örnek hayvanı yayın balığı olan, Amerika, Afrika ve Asya'nın tatlı sularında yaşayan bir familya.

Yayıncı : Yayımcı.

Yayıncılık : Yayımcılık.

Yayındırıcı : Işığın yayınmasını sağlamak için ışık kaynağı önüne konulan türlü yapıda yüzeyler.

Yayındırma : Bir ışığı, pürüzlü bir yüzeyde yansıtma.

Yayınık : Pürüzlü yüzeyde yansıyan (ışık).

Yayınım : Yayınma.

Yayınispi : Nispet eki.

Yayınma : Işığın, pürüzleri bulunan bir yüzeyin her noktasında yansıyarak pek çok doğrultuda yayılması olayı, yayınım.

Yayıntı : İçinde radyoaktif elementler bulunan bir kaptan yayılan gaz veya sıvı. Yayılmış, dağılmış şeyler.

Canlı yayın aracı : Olay, toplantı, etkinlik vb.nin radyo ve televizyonlara aktarılabilmesi amacıyla kullanılan, özel donanıma sahip taşıt, naklen yayın aracı.

Masaüstü yayıncı : Masaüstü yayıncılık yapan kimse.

Masaüstü yayıncılık : Kitap, dergi vb. yayınları bilgisayar ortamında baskıya hazırlama işi.

Naklen yayın aracı : Canlı yayın aracı.

Basılı : Basımevinde basılmış (kâğıt, kitap vb.), matbu. Basılarak yerleştirilmiş.

Satış : Satma işi. Satıcı ile alıcı arasında yapılmış olan ve bir malın alıcıya verilmesi ve bunun karşılığında bir fiyat, bir değer alınması yoluyla yapılmış olan işlem, satım.

Kitap : Kutsal kitap. Ciltli ve ciltsiz olarak bir araya getirilmiş, basılı veya yazılı kâğıt yaprakların bütünü. Herhangi bir konuda yazılmış eser.

Gazete : Bu yayının yönetildiği, hazırlandığı, basıldığı yer. Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için yorumlu veya yorumsuz, her gün veya belirli zaman aralıklarıyla çıkarılan yayın.

Neşriyat : Yayın.

Televizyon : Vericiden iletilen dalgaların görüntü ve ses olarak görünmesini ve duyulmasını sağlayan aygıt, televizyon alıcısı.

Halka : Çember biçiminde çeşitli nesnelerden yapılmış tutturma aracı. Çember biçiminde olan. Bir tür ufak, yağlı ve tuzlu simit. Su gibi sıvıların içine katı bir nesnenin düşmesiyle oluşan, gittikçe büyüyerek açılan çembere benzeyen biçim. Çember biçiminde dizilmiş topluluk. Değerli metallerden yapılmış olan çember biçimindeki süs eşyası. Yerden yüksekliği ayarlanabilen aralıklara asılı iki halatın uçlarına takılan 18 santimetre çapında, 28 milimetre kalınlığında tahta veya deri kaplı iki demir halkadan oluşan asılma araçlarından her biri. Çeşitli metallerden veya tahtadan yapılmış çember. Uykusuzluk, yorgunluk, üzüntü vb. sebeplerle göz altında beliren koyuluk.

İnternet : Genel Ağ.

Yayın arabası : Ufak bir televizyon işliğini andıran ve işlik dışındaki olayları, izlenceleri doğrudan doğruya yayınlamakta ya da mıknatıslı görüntü kuşağına saptamakta kullanılan büyük taşıt.

Yayın bölmesi : Gösterinin radyo ile yayınını yapmada kullanılan özel bölme.

Yayın çayın : Kıt kanaat, şöyle böyle

Yayın eşlemi : Televizyonda film yayınında iyi bir sonuç elde edebilmek için, bu yayının özelliklerine uygun olarak hazırlanmış eşlem.

Yayın kesilmesi : Yayının herhangi bir aksaklıktan dolayı kısa ya da uzun süre verilememesi durumu.

Yayın merkezi : Bir ya da daha çok verici yayacı, bunlardan oluşan ağı besleyen merkez. (Yayın merkezi, televizyon ağı içinde yer alan öbür vericilerin tüm izlencesini ya da bu izlencenin en önemli bölümlerini yayar).

Yayın ölçünleri : Televizyon yayınları ve çeşitli televizyon dizgeleri için ulusal ve uluslararası kuruluşlarca saptanmış ölçünler.

Yayın öncesi : Herhangi bir izlencenin, herhangi bir gerecin (film, fotoğraf, saydam resim, vb.) yayına hazır bulundurulduğu süre.

Yayın süresi : Herhangi bir televizyon izlencesinin başlaması ile sona ermesi arasındaki süre.

Yayın tarihi : Bir izlencenin yayınlanacağı gün ve saat.

Diğer dillerde Yayın anlamı nedir?

İngilizce'de Yayın ne demek? : adj. publishing

n. air, edition, publication, broadcast, broadcasting

Fransızca'da Yayın : publication [la], édition [la]

Almanca'da Yayın : n. Publikation, Sendung, Übertragung, Wels

Rusça'da Yayın : n. издание (N), публикация (F), передача (F), эфир (M), сом (M)

adj. эфирный