Zorunlu hareketler nedir, Zorunlu hareketler ne demek

Zorunlu hareketler; Veteriner alanında kullanılan bir kelimedir.

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Dış uyarımlar altında meydana geliyor gibi görünmesine rağmen, tamamıyla beyin ve beyinciğin kimi kısımlarının uyarılmasıyla oluşan oldukça uzun süren motorik gangliyonlar arasındaki eş güdüm bozukluğundan ileri gelen düzenli hareketler.

Zorunlu hareketler tanımı, anlamı

Harek : Fasulye sırığı

Zorun : Mecburiyet.

Hare : Bazı nesne, canlı, göz vb.nde dalgalanır gibi görünen parlak çizgiler, meneviş, dalgır. Üzerinde dalgalı çizgiler bulunan kumaş. Yeni yapılmış olan duvarların arasına harçla birlikte doldurulan taş parçaları.

Hareke : Arap alfabesiyle yazılmış metinlerde üstüne ve altına konulduğu ünsüzlerin birer ünlü ile okunmasını sağlayan işaret.

Hareket : Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon. Vücudu oynatma, kıpırdatma ya da kımıldanma. Deprem. Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi. Yola çıkma. Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılmış olan ilerlemeler, akım. Davranış, tutum. Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri. Devinim. Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi.

 

Zorunlu : Kesin olarak gereksinim duyulan, zaruri, mecburi, ıztırari. Doğal olarak kaçınılması imkânsız olan, olumsal karşıtı.

İleri gelen : Bir topluluğun önemli, sözü dinlenir, saygın kişisi.

Gangliyon : Sinirlerde ve lenf damarlarında yer yer ortaya çıkan yuvarlak şişlik. Merkezî sinir sistemi dışında bulunan hücre gövdelerinin oluşturduğu kitle.

Tamamıyla : Tam olarak, büsbütün, baştan sona, külliyen.

Uyarılma : Uyarılmak işi.

Eş güdüm : Belli bir amaca ulaşmak için türlü işler arasında bağlantı, ilişki, düzen ve uyum sağlama, koordinasyon.

Oldukça : Olabildiğince.

Altında : Sahnenin seyirciye yakın kesimi. bk. sahne aşağısı.

Görünme : Görünmek işi.

Düzenli : Düzeni olan, yerli yerinde, kararlı, tertipli, muntazam. Sistemli, nizamlı, metodik.

Uyarım : Bir uyaran karşısında organizmanın gösterdiği tepki, tembih. Bir uyarma sebebiyle herhangi bir kasta, salgı bezinde olan açık veya gizli değişme.

Rağmen : Karşın.

Meydan : Alan, saha. Fırsat, imkân ya da vakit. Bulunulan yer ve çevresi, ortalık. Mevlevi tekkelerinde ayin yapılmış olan yer. Yarışma, eğlence veya karşılaşma yeri.

Diğer dillerde Zorunlu güvence anlamı nedir?

İngilizce'de Zorunlu güvence ne demek ? : obligatory insurance