Before

Before nedir English: "I'm invincible!", said Moustapha before dying. Turkish: "Ben yenilmezim!",dedi Mustafa ölmeden önce. English: A brilliant future lay before him. Turkish: Parlak bir gelecek onun önünde uzanıyor. English...

Before anything else nedir English: Do this before anything else. Turkish: Başka bir şeyden önce bunu yap. English: We must put safety before anything else. Turkish: Güvenliği başka her şeyden önce sağlamalıyız. English: Duty should come b...

Before cited nedir : Eskiden. Önceden. Bundan önce. Karşı. Daha önce. -meden önce. Önünde. Önde. Karşısında. Huzurunda. Cited : Alıntı yapılmış. Alıntı olarak alınmış. Referans gösterilen. Alıntı. [#Before and after : Öncesi ve sonrası. Befo...

Before dark nedir English: Ali managed to get home before dark. Turkish: Ali hava kararmadan eve varabildi. English: Ali ought to have been here before dark. Turkish: Ali hava kararmadan önce burada olmalıydı. English: Come home b...

Before day nedir English: The climbers awoke before daybreak. Turkish: Dağcılar şafaktan önce uyandı. : Evvel. Huzurunda. Peşin. Önüne. İlerisinde. Karşı. Bundan önce. Önde. Eskiden. Önceden. Day : Dönem. Çekimin gündüz gerçekleştiril...

Before five nedir English: We must begin before five. Turkish: Beşten önce başlamalıyız. English: She got through her work before five. Turkish: Beşten önce işini bitirdi. English: He reached home shortly before five o'clock. ...

Before he could say jack robinson nedir : Huzurunda. Peşin. Nezdinde. Evvelce. Daha önce. Önünde. Evvel. Karşı. Önceden. -meden önce. He : Helyumun simgesi. O. O(erkek). Erkek. Eril o. Kendileri. Nesne. Kendisi. [#Could : Kasede kaydetmek. Konservelemek. -ar mıs...

Before i knew it nedir English: Bob went out before I knew it. Turkish: Bob benden habersiz çıktı. English: It became dark before I knew it. Turkish: Ben farkına varmadan önce karanlık oldu. : Nezdinde. Önüne. Evvel. Bundan önce. Önced...

Before insert nedir : Peşin. Önde. Önden. Huzurunda. Evvelce. Daha önce. Karşı. Önceden. Önce. Karşısında. Insert : Girmek (bilişim veya bilgisayar terimi). Eklemek. Araya eklemek. Atmak. Girmek bilgisayar. Arasına sokmak. Bir televizyon izle...

Before and after nedir : Önce. Peşin. Karşısında. Daha önce. Eskiden. Evvel. Huzurunda. Evvelce. Önde. Önden. And : Ma. De. Ayrıca. Da. Bir de. Hem... hem de. İle. Ve bu yüzden. Ve. -bundan dolayı. [#After : Ardından. Arayışında. Sonrası. Sonras...

Before and after measurements nedir : Karşı. Eskiden. -meden önce. İlerisinde. Önünde. Peşin. Evvel. Önde. Önce. Bundan önce. And : Da. Hem... hem de. Ayrıca. Sonra. -bundan dolayı. İle. Ma. Daha sonra. Ve. Da... da... ya da de... de. [#After : Sonra. Sonras...

Before christ nedir English: The hostages will be released before Christmas. Turkish: Rehineler Noelden önce serbest bırakılacak. English: The month before Christmas is a very busy time of year for stores. Turkish: Noel'den önceki a...

Before cutting nedir : Evvel. Karşısında. Önüne. İlerisinde. Peşin. -meden önce. Önce. Önden. Önde. Önceden. Cutting : Kurgu hazırlığı. Aşı dalı. Yonga. Kesim. Kesici. Kıymık. Hafriyat. Yol açma. Tünel. Dal çeliği. [#Before and after : Öncesi ...

Before dawn nedir English: Ali left his house before dawn. Turkish: Ali şafaktan önce evinden ayrıldı. English: Ali was up before dawn. Turkish: Ali şafaktan önce kalktı. English: Ali got up just before dawn this morning. Tur...

Before del confirm nedir : Önüne. Karşısında. Önde. Eskiden. Önden. Nezdinde. Huzurunda. -meden önce. Evvel. Bundan önce. Del : Delete. Sil damgası. Yanlış ya da istenmeyen bir damgayı geçersiz kılmak için kullanılan güdüm damgası. Sil. Delaware. ...

Before giving up retry nedir : Peşin. Huzurunda. Önde. Önden. Bundan önce. Evvel. Önceden. -den önce. Karşı. Önüne. Giving : Bağış. Hibe. Bağışlama. Verme. Verici. [#Retry : Tekrar muhakeme etmek. Yeniden yargılamak. Yeniden dene. Yeniden denemek. Tek...

Before his time nedir : Karşısında. -meden önce. -den önce. Evvel. Evvelce. Daha önce. Nezdinde. Önden. Peşin. Önde. His : Onunki. (erkek) onun. Eril onunki. Onun. Onunkisi. [#Time : Tempo tutmak. Bir çağkuşağındaki katmanlı kayaçların oluş sür...

Before image nedir : Karşı. Daha önce. -den önce. Önünde. Karşısında. Evvelce. Nezdinde. Önden. İlerisinde. Huzurunda. Image : Aynı. Bir nesnenin çeşitli noktalarından çıkan ışık ışınlarının, bir ışıksal dizgeden geçtikten sonra oluşturdukla...

Before it happens nedir : Bundan önce. Huzurunda. Önceden. Peşin. Daha önce. Karşı. Evvel. Önünde. İlerisinde. Karşısında. It : İlişki. İtalyan. Ebe (oyunda). Onu. O. Bilişim. Cinsel ilişki. Cazibe. Ebe (oyunlarda). Ona. [#Happens : Tesadüf etmek...