Ears nedir English: Ali could hardly believe his ears when he heard that Mary was coming back home to stay. Turkish: Ali Mary'nin kalmak için eve geri döndüğünü duyduğunda kulaklarına güçlükle inandı. English: A rabbit has long ...

 
 
 

Earsplitting nedir ne demek

Earsplitting nedir noise : Kulakları incitecek derecede yüksek gürültü. Sağır edici gürültü. Sözcükler, direkt olarak Earsplitting ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler. : Tiz ses çıkart...

Earstone nedir : Üstkat. Tren vagonlarında. Pencere ve vantilatörlü. Göz seviyesinin üzerinde yüksek pencere. Işığın içeri girmesine olanak sunmak için pencereleri olan bir iç duvarın en üst kısmı. Pencereli üst kısım. Üst düzey penceres...

Earshot nedir English: They are within earshot. Turkish: Onlar işitme menzili içinde. English: Ali waited until Mary was out of earshot before he started talking. Turkish: Ali konuşmaya başlamadan önce Mary duyamayacak kadar u...

Earshots nedir out of earshot : Uzakta olduğu için işitememek. Duyamamak. Duyamayacak kadar uzak olmak. Duyamayacak kadar uzakta olmak. Be within earshot : Yakın olduğu için işitebilmek. Duyabilmek. earshot : Ses eriminde. Duyma mesafesi...

Earsplitting noise nedir ne demek

Earsplitting noise nedir : Kulak tırmalayıcı. Sağırlaştırıcı. Sağır edici (ses). Kulakları sağır eden. Sağır edici. Kulakları sağır edici. Gacır gucur. Rahatsız edici derecede yüksek sesli. Noise : Şamata. Ses sinyalinin kalitesinde belirleyici ol...

 

Copyright © 2007-2022 ileilgili.org • Her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizden faydalanırken, lütfen sitemizi kaynak göstermeyi unutmayın.
Hakkındaİletişim