Fiance nedir English: Her fiancé gave her a very big ring. Turkish: Nişanlısı ona büyük bir yüzük verdi. English: Ali has bought a necklace for his fiancée, Mary. Turkish: Ali nişanlısı Mary için bir kolye satın aldı. English...

 
 
 

Fiances nedir : Sözlenmek. İnanç. Söz kesmek. Nişanlanmak. Nişan. Ahdetmek. Güven. Nişanlamak. Söz takmak. Nişanlanma. Defiances : Başkaldırma. Gözdağı. Saygısızlık. Meydan okuma. Nispet. İsyankarlık. Karşı koyma. Karşı çıkma. Muhalefet...

Fiancee nedir English: Ali has bought a necklace for his fiancée, Mary. Turkish: Ali nişanlısı Mary için bir kolye satın aldı. English: My fiancee arrived without notifying me beforehand, and I felt embarrassed. Turkish: Nişan...

Fiancees nedir am with my fiancee : Nişanlım ile beraberim. Fiancee : Sözlü. (kız) nişanlı. Nişanlı. Yavuklu (kız). Nişanlı kız. Nişanlı (kız). am with my fiance : Nişanlım ile beraberim. Fiance : Yavuklu (erkek). Nişanlı. Sözlü. Nişanlı...

 

Copyright © 2007-2022 ileilgili.org • Her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizden faydalanırken, lütfen sitemizi kaynak göstermeyi unutmayın.
Hakkındaİletişim