Bu sayfada Keep to ne demek nedir keep to hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi keep to resimleri yazıları türkçesi ne demek keep to ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller keep to hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Keep to nedir English: George doesn't mix much; he likes to keep to himself. Turkish: George çok kaynaşmaz; o kendi başına kalmayı sever. English: When you drive in Japan, remember to keep to the left. Turkish: Japonya'da arab...
Keep to the point nedir : Geçim. Tutmak. Yiyecek. İşletmek (otel vb). Bakmak. Yönelmek. Kale. Kayıt tutmak. Saklamak. Konumunda tutmak. To : Göre. Arasında. İla. Karşı. İle. Kadar. -e kadar. Kala. Oranla. E doğru. [#The : Belli bir objeyi veya ki...
Keep to the straight and narrow nedir : Bakmak. İç kale. Bakım. Kale. Yiyecek. İlerlemek. Konumunda tutmak. Yerine getirmek. Tutmak. Himaye. To : Kadar. E. Ye. Ya. -e kadar. Kala. -e göre. Karşı. E doğru. İla. [#The : Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ...
Keep touch with nedir : Yiyecek. Yönelmek. Yerine getirmek. Saklamak. Konumunda tutmak. İlerlemek. Bakım. Kayıt tutmak. İç kale. Himaye. Touch : Yetenek. Taç. Dokunma duyusu. Değmek. Yandışı. Dokunmak. Dokunma. İncitmek. Kırmak. Değme. [#With :...
Keep to oneself nedir : Kalmak. Kale. Kayıt tutmak. İlerlemek. Yönelmek. Bakım. Bakmak. Yerine getirmek. İşletmek (otel vb). [#Saklamak. To : E. Kadar. İle. -e göre. -mek -mak (mastar). Göre. Kala. Ye. Oranla. Ya. : Bizzat. Kendi. Kendi kendini...
Keep to the left nedir English: When you drive in Japan, remember to keep to the left. Turkish: Japonya'da araba sürdüğünüzde soldan gitmeyi unutmayın. English: Keep to the left, please. Turkish: Soldan git, lütfen. English: Keep to th...
Keep to the right nedir English: Keep to the right. Turkish: Sağdan gidiniz. English: In most of the countries in Europe, cars have to keep to the right. Turkish: Avrupa'nın çoğu ülkesinde arabalar sağdan gitmek zorundadır. English: You...
Keep together nedir : Geçim. Himaye. Bakmak. Kale. Yiyecek. Saklamak. Konumunda tutmak. Kayıt tutmak. Yerine getirmek. Tutmak. Together : Kuyruk (kimse). Aralıksız. Sürekli. Durmadan. Ortaklaşa. Aynı anda. Hep birden. Hiç durmadan. Beraberce....