Bu sayfada Conceal ne demek nedir conceal hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi conceal resimleri yazıları türkçesi ne demek conceal ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller conceal hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Conceal nedir English: Ali refused to conceal the truth. Turkish: Ali gerçeği gizlemeyi reddetti. English: Ali could barely conceal his excitement. Turkish: Ali heyecanını güçlükle gizleyebildi. English: Ali couldn't conceal h...
Concealed assets nedir : Gizlenmiş. Gizlenen. Gizli. Saklı. Görünmez. Mektum. Nihan. Assets : Malvarlığı. Mevcutlar. Tecimsel bir kuruluşun ya da bir tecimevinin belirli bir zamandaki taşınır ve durağan mallarından paraya çevrilmesi olumlu bulun...
Concealed microphone nedir : Görünmez. Gizlenen. Gizli. Saklı. Gizlenmiş. Mektum. Nihan. Microphone : Radyo. Seslik. Bilgisayar, fizik alanlarında kullanılır. Mikrofon. Ses dalgalarını titrek düz akıma dönüştüren çevirgi. [#Concealed assets : Örtülü...
Concealed unemployment nedir : Gizlenmiş. Görünmez. Gizli. Gizlenen. Nihan. Saklı. Mektum. Unemployment : Aylaklık. Kişinin herhangi bir nedenle işini yitirmesi ve bir yenisini bulma çabası içine düşmesi durumu. Cari ücret düzeyinde emek sunumunun eme...
Concealed wiring nedir : Görünmez. Mektum. Saklı. Gizlenmiş. Gizli. Gizlenen. Nihan. Wiring : Elektrik kablolarını döşeme. Elektrik telleri (bir aygıttaki). Kablaj. Elektrik tellerini takma (bir aygıtın). Kablo tesisatı. Kablo şebekesi. Elektrik...
Concealers nedir : Lekeli cildi kapatmak için yüz üzerinde kullanılan kozmetik. Gizleyici. Özellikle yüzdeki kırışıkları saklamak için kullanılan kozmetik madde. Kapatıcı (kozmetik). Saklayan kişi veya şey. Saklayıcı. Saklayan (kişi). Conc...
Concealment nedir system : Kamuflaj. Data concealment : Veri kamuflajı. : İdare etmek. Örtbas etmek. Saklamak. Perdelemek. Kapamak. Gizli tutmak. Gizlemek. Ketmetmek. Örtmek. Concealable : Gizlenebilir. Saklanabilir. Sır olarak saklanabilen...
Conceals nedir : Saklamak. Gizlemek. Gizli tutmak. Ketmetmek. İdare etmek. Perdelemek. Örtmek. Örtbas etmek. Kapamak. Concealable : Gizlenebilir. Görüş alanından gizlenebilen. Sır olarak saklanabilen. Saklanabilir. [#Concealed : Saklı. G...
Concealable nedir : Saklanamaz. Gizlenemez. Unconcealable : Saklanamaz. Gizlenemez. [#Conceal : Saklamak. Kapamak. Örtmek. Ketmetmek. Gizli tutmak. İdare etmek. Örtbas etmek. Gizlemek. Perdelemek. Concealed : Gizlenen. Nihan. Görünmez. Sakl...
Concealed nedir English: Ali concealed his anger from Mary. Turkish: Ali öfkesini Mary'den gizledi. English: Ali concealed evidence. Turkish: Ali delili gizledi. English: Ali concealed the fact that he had been in prison. T...
Concealed gutter nedir : Nihan. Gizlenmiş. Mektum. Gizli. Görünmez. Saklı. Gizlenen. Gutter : Suyolu. Kaba. Kötü yol. Çatı oluğu. Yağış sularının aktığı yatay konumlu kanal. Eriyip akmak (mum). Kitap sayfası marjı. Sefalet. Oluk açmak. Bilgisaya...
Concealed thought nedir : Nihan. Mektum. Gizlenmiş. Gizli. Gizlenen. Görünmez. Saklı. Thought : Olay, durum ve nesneler üzerinde çözümleyici ve bireştirici işlemlerde bulunmaya olanak sağlayan kavrama ve açıklama yetisi. Tasavvur. Felsefe. Kanı. ...
Concealed weapon nedir English: Ali was carrying a concealed weapon. Turkish: Ali gizlenmiş bir silah taşıyordu. : Saklı. Görünmez. Nihan. Gizlenen. Gizlenmiş. Gizli. Mektum. Weapon : Kılıçoyununda kullanılan "dürtücü kılıç", "delici kılıç"...
Concealer nedir : Saklayan (kişi). Saklayan kişi veya şey. Lekeli cildi kapatmak için yüz üzerinde kullanılan kozmetik. Saklayıcı. Kapatıcı (kozmetik). Özellikle yüzdeki kırışıkları saklamak için kullanılan kozmetik madde. Gizleyici. Conc...
Concealing nedir English: I think Moustapha is concealing something from me. Turkish: Sanırım Mustafa benden bir şey gizliyor. English: He's concealing something from me. Turkish: Benden bir şey gizliyor. English: Ali isn't very ...
Concealment system nedir : Örtme. Sükut. Gizleme. Gözetlemeye karşı koruma. Mühim noktaları gizleme. Saklama. Suça yataklık etme. Yanıtlayıcının, olan bir durumu ya da bildiği bir konuyu açıklamaktan kaçınması ya da geçiştirmesi. Sır tutma. Saklan...