Bu sayfada Ford ne demek nedir ford hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi ford resimleri yazıları türkçesi ne demek ford ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller ford hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Ford nedir English: I forgot to call Mr. Ford up. Turkish: Bay Ford'u aramayı unuttum. English: Mr Ford is what is called a self-made man. Turkish: Bay Ford'a kendini yetiştirmiş insan denilir. English: Mr Ford owns this la...
Fordeep nedir : Sığ yerden yürüyerek geçmek. Nehir geçidi. Irmağın geçit yeri. Irmağın sığ geçit yeri. Irmakta yürüyerek geçilen sığ yer. Geçit. Sığ geçit. Nehirden yaya geçmek. Sığ yer. Irmak geçidi. Afforded : Göze almak. Zamanı olmak...
Fording nedir : Maddi gücü yetmek. Zamanı olmak. Göze almak. Bulabilmek. Karşılamak (parasal olarak). Zaman ayırabilmek. Satın almaya gücü yetmek. Parası yetmek. Gücü yetmek. Vermek. Fordid : Irzına geçmek. Mahvetmek. Yıkmak. Başından a...
Fordist üretim sistemi nedir Fordist üretim sistemi; İktisat alanında kullanılan bir sözcüktür. İktisat terim anlamı: Hareketli üretim bantları, özel amaçlı takım tezgâhları aracılığıyla ölçünleştirilmiş malların kitlesel seri üretiminin öngörüldüğü,...
Fordo nedir : Harabeye dönmüş. (arkaik) yorgun. Berbat olmuş. Mahvolmuş. Tükenmiş. The ford foundation : Bilgi inşa eden ve organizasyonları ve ağları güçlendiren bağış veya kredi sağlayan yardımsever organizasyon. Ford vakfı. [#Geral...
Fords nedir English: Music affords us much pleasure. Turkish: Müzik bize çok zevk verir. : Zamanı olmak. Karşılamak (parasal olarak). Göze almak. Gücü yetmek. Bulabilmek. Parası yetmek. Vermek. Maddi gücü yetmek. Satın almaya güc...
Fordable nedir English: I have lots of second-hand books for sale, all at affordable prices. Turkish: Bir sürü satılık ikinci el kitabım var, hepsi uygun fiyatlarla. English: There is an urgent need for affordable housing. Turk...
Forded nedir : Bulabilmek. Çıkışmak. Satın almaya gücü yetmek. Karşılamak (parasal olarak). Vermek. Maddi gücü yetmek. Parası yetmek. Zamanı olmak. Gücü yetmek. Zaman ayırabilmek. Fordeep : Bir yerteknesinin, önbölge yönündeki kenar çu...
Fordid nedir : Geçiş yüksekliği. Sığ yerden yürüyerek geçmek. Fordist production system : Hareketli üretim bantları, özel amaçlı takım tezgahları aracılığıyla ölçünleştirilmiş malların kitlesel seri üretiminin öngörüldüğü, ürün ölçünle...
Fordist production system nedir : Yapıt. İnsanların, toplumun varlığı ve gelişmesi için zorunlu olan nesneleri sağlamak üzere, amaçlı etkinlikleriyle doğal çevrelerini değiştirmeleri, bunu yaparken kendi kendilerini de değiştirmeleri süreci. Üretme. Mahs...
Fordless nedir ford foundation : Ford vakfı. Bilgi inşa eden ve organizasyonları ve ağları güçlendiren bağış veya kredi sağlayan yardımsever organizasyon. Gerald ford : Cumhurbaşkanı nixon'un istifa etmeye mecbur kaldıktan sonra onun yer...
Fordone nedir : Bozmak. Yıkmak. Aşırı çalışmaktan tükenmiş. Yok etmek. [#Yorgun. Irzına geçmek. Bıkkın. Kovmak. Öldürmek. Başından atmak. The ford foundation : Bilgi inşa eden ve organizasyonları ve ağları güçlendiren bağış veya kredi s...
Fordyce nedir ford foundation : Ford vakfı. Bilgi inşa eden ve organizasyonları ve ağları güçlendiren bağış veya kredi sağlayan yardımsever organizasyon. Gerald ford : Gerald rudolph ford (1913-2006). Cumhurbaşkanı nixon'un istifa etmey...