Entertainers türkçesi Entertainers nedir

Entertainers ingilizcede ne demek, Entertainers nerede nasıl kullanılır?

Entertainer : Eğlendiren kimse. Gösterici. Ağırlayan kimse.

Entertained : Misafir etmek. Oyalamak. Misafir edilmiş. Avutulmuş. Eğlendirilmiş. Aklında bulundurmak. Meşgul edilmiş. Ağırlanmış. Ağırlamak. Eğlendirmek.

Entertained a pleading : Bir iddaayı kabul etme. Bir davayı kabul etme. Bir kanıtı kabul etme. Bir görüşle aynı fikirde olma (hukuk terimi).

Entertained an action : Bir suçlamayı kabul etmeye karar vermiş. Bir iddaaya dayanan suçu kanıtlanmış (hukuk terimi).

Entertain a great deal : Sık sık konukları ağırlamak.

Entertaining : Eğlenceli. İlginç. Eğlendirme. Eğlendirici. Eğlence. İzaz. Ahenkli.

Entertain a hope : Ümit etmeye devam etmek. Kalbinde bir rüyayı yaşatmak.

Entertain hopes : Ümide kapılmak.

Entertainingly : Ahenkli bir şekilde. Eğlenerek. Enteresan bir şekilde. Eğlendirici bir şekilde. Eğlenceli bir şekilde.

Entertainment : Görünç. Eğlendirici oyun. Toplantı. Eğlendirmeyi amaçlayan, seyirciyi oyalamak, ona hoşça vakit geçirmesini sağlamaktan başka bir ereği olmayan gösteri. Eğlence. Alem. Gösteri. Davet. Eğlendirici gösteri. Sinema, televizyon, tiyatro alanlarında kullanılır.

 

İngilizce Entertainers Türkçe anlamı, Entertainers eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Entertainers ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Demonstrationists : Bir halk gösterisinde yer alan kimse. Öğretmek veya açıklamak için gösterim metodu kullanan kimse. Gösteri düzenleyen kimse. Gösteri yapan kimse. Gösteri yapan kişi.

Amused : Hoş bir şekilde meşgul olmuş. Eğelenmiş. Memnuniyet içinde. Bir kimsenin dikkatini hoşa giden bir şeklide çeviren.

Individual : Belirli bir tür içinde kimi özellikleriyle öbürlerinden ayrılan ve bölünmez bir bütünlüğü olan varlık. 2-bir toplumu oluşturan birimlere verilen ad. Tek. Fert. Birey. Kişi. Özgün. Tek kişilik. Bireysel. İnsan. Şahsi.

Demonstrator : Uygulama öğretmeni. İspat eden. Nümayişçi. Asistan. Göstererek tanıtan kimse. Sergilenen şey. Gösteren kimse. İspat eden şey.

Displayer : Sergileyen. Gösteren. Gösterici (resim vb). Halkın görmesi için sergileyen kimse.

Pleaser : Memnun veya hoşnut eden (kişi). Memnun bırakan. Memnun edici. İnsanları eğlendiren. İnsanların ruhunu okşayan.

Mortal : Aşırı. İnsan. İnsanlık. Ölümlü. Öldürücü, ölümlü, ölümle ilgili olan. Ölümcül. Ölüm. Geçici. Çok büyük. Beşer.

Master of ceremonies : Protokol şefi. Törenci başı. Törencibaşı. Teşrifatçı. Bir töreni, gösteriyi yöneten kişi. Takdimci. Protokol görevlisi. Sunucu. Karşılayan görevli.

Exhibiters : Bir sergiye katılan kimse. Gösteren. Teşhir eden. Arz eden. Resimle gösteren. Sergileyen.

Somebody : Önemli birisi. Bir kimse. Kimse. Şahsiyet. Birisi. Önemli kimse. Biri. Kimisi. Bazısı.

 

Entertainers synonyms : humourist, attracter, performing artist, attraction, amuser, person, drawing card, indicant, diverter, soul, display unit, demonstrators, diverted, busker, exemplifier, performer, deictic, emcee, exhibiter, designative, cinematograph, draw, denotive, diverters, attractor, entertainer, someone, pleased, humorist, amusers, bombshell, host, film projector.

Entertainers zıt anlamlı kelimeler, Entertainers kelime anlamı

Displeased : Gücendirilen. Hoşnutsuz. Kırgın. Memnuniyetsiz. Gücendirilmiş. Dargın. Gücenmiş.