Boss

Boss nedir English: A boss can never become a true friend. Turkish: Bir patron asla gerçek bir arkadaş olamaz. English: After the hatchet job my boss did on my proposal, I'm not sure how long I want to keep on working here. ...

Boss canvasman nedir : Patronluk etmek. Kabara. Yönetici. Şişlik. Patron. İşveren. Kabartma. Yönetmek. Gözetmen. Patronluk yapmak. Boss about : Emirler yağdırmak. Patron gibi davranmak. Amirlik taslamak. [#Boss around : Gözünü korkutmak. Patro...

Bossa nova nedir : Nova. Birden parlayan yıldız. Parlaklığı birden bire (on-onüç kadir) artan değişen yıldız. nova'lar başlangıçta yeni doğmuş yıldızlar sanılmıştır. Parlaklığı birdenbire artan yıldız. Bossage : Bosaj. Kabarıntılı işleme. ...

Bossed nedir : Kabartma. Gofrajlı. Kabartılmış. Kabartmalı. Kabarmalı işlenmiş. Kabartmalı işlenmiş. Embossed crepe : Kabartma krep. [#Embossed note paper : Gofreli kağıt. Embossed print : Kabartma baskı. stamp : Soğuk damga. Kabartma ...

Bossier nedir : Emretmeyi seven. Buyurgan. Hükmetmeyi seven. Başkalarına hükmetmeyi seven. Sert. Amirane. Otoriter. Patronluk taslayan. Patronvari. Sözü geçen. Bossily : Hükmeden bir şekilde. Otoriter bir şekilde. Kabarık bir şekilde. [...

Bossily nedir : Sert. Sözü geçen. Otoriter. Bossiest : Başkalarına hükmetmeyi seven. Patronluk taslayan. Sert. Buyurgan. Hükmetmeyi seven. Sözü geçen. Emretmeyi seven. Amirane. Patronvari. Otoriter. [#Bossiness : Patron gibi davranma he...

Bossing nedir English: Ali is always bossing people around. Turkish: Ali her zaman etrafındaki insanlara patronluk yapıyor. bossing : Kuyruk şaftı. Uskur şaftı. Coloured embossing : Renkli kabartma. : Çekiçle dövmek. Gofraj. Kabart...

Bossy nedir English: Ali isn't bossy. Turkish: Ali patronvari değildir. English: Ali is bossy, isn't he? Turkish: Ali amirane, değil mi? English: Ali is bossy. Turkish: Ali amiranedir. English: Ali is quite bossy. ...

Boss about nedir English: I'll have to speak to my boss about that. Turkish: O konuda patronumla konuşmam gerekecek. English: I think it's time for me to talk to the boss about this problem. Turkish: Sanırım bu sorun hakkında pat...

Boss around nedir English: I'm still the boss around here. Turkish: Buralarda hâlâ patron benim. English: I'm the boss around here. Turkish: Bu çevrede patron benim. : Patronluk yapmak. Kabara. Patronluk etmek. Otoriter olmak. Göz...

Boss eyed nedir : Patronluk etmek. Gözetmen. Damlataşı. İdare etmek. Patron. Şişlik. Patronluk yapmak. Ustabaşı. Kabartma. -e emirler yağdırmak. Eyed : Gözlü. [#Boss about : Amirlik taslamak. Emirler yağdırmak. Patron gibi davranmak. Boss...

Bossage nedir nova : Sambaya benzeyen ritmik bir müzik türü. Sambaya benzer ritmik bir müzik türü. Boss about : Amirlik taslamak. Patron gibi davranmak. Emirler yağdırmak. around : (birisini) sindirmek. Kabadayılık etmek. Patronluk tasl...

Bosses nedir English: "And where are the bosses?" – "At dinner". Turkish: "Peki patronlar nerede?" - "Akşam yemeğinde." : Kakmak. Kabartma ile işlemek. Kabartmalı işlemek. Gofre yapmak. Üzerine kabartma yapmak. Kabartmak. Kabartma...

Bossiest nedir : Sözü geçen. Sert. Otoriter. Bossily : Kabarık bir şekilde. Hükmeden bir şekilde. Otoriter bir şekilde. [#Bossiness : Buyurganlık. Otoriter bir şekilde davranma hevesi. Hükmeder bir şekilde davranma meyili. Patron gibi da...

Bossiness nedir : Dövmeli kabartma. İdare etmek. Yönetmek. Patronluk yapmak. Kabartma yapmak. Otoriter olmak. Kabartma. Shell bossing : Uskur şaftı. Kuyruk şaftı. [#Coloured embossing : Renkli kabartma. Embossing : Gofraj. Kabartma. Gofre...

Bossism nedir : Sözü geçen. Otoriter. Sert. Bossiest : Otoriter. Emretmeyi seven. Sert. Amirane. Buyurgan. Patronluk taslayan. Başkalarına hükmetmeyi seven. Patronvari. Hükmetmeyi seven. Sözü geçen. [#Bossily : Kabarık bir şekilde. Otor...