Silencer türkçesi Silencer nedir

  • Susturucu.
  • Egzoz.
  • Azaltmaya yarayan alet.
  • Susturucu (tabanca).
  • Susturucu (tabanca veya tüfek için).
  • Sessizleştiren kimse.
  • Amortisör.
  • Susturucu (silah).
  • Kıvılcım tutucu.
  • Gürültüyü önlemeye.
  • İçten yanmalı bir motoru sesi susturucusu (ingiliz ingilizcesi).
  • Silah sesini boğması için silahın namlusuna takılan cihaz.
  • Sessizleşen veya sessiz kalan kimse veya şey.
  • Ses azaltıcı.
  • Motordan atılan gazların gürültüsünü soğurarak azaltan aygıt.

Silencer ingilizcede ne demek, Silencer nerede nasıl kullanılır?

Air silencer : Hava susturucusu.

Exhaust silencer : Genleşme haznesi. Orta susturucu. Egzoz susturucusu.

Silencers : İçten yanmalı bir motoru sesi susturucusu (ingiliz ingilizcesi). Sessizleştiren kimse. Silah sesini boğması için silahın namlusuna takılan cihaz. Susturucu. Sessizleşen veya sessiz kalan kimse veya şey.

Silence gives consent : Sük-t ikrardan gelir.

Silence is golden : Sükut altındır. Sük-t altındır.

Eerie silence : Tuhaf sessizlik. Garip sessizlik. Doğal olmayan sessizlik.

Break the silence : Sessiz kalmaya son vermek. Sesizliği bozmak. Konuşmaya başlamak. Sessizliği bozmak. Sessizliğini bozmak.

Silence reigns : Sessizlik egemen oldu. Sessizlik heryerderde idi. Sessizlik galip gelmişti.

Endure in silence : İçine atmak. Acısını içine atmak.

 

Dead silence : Tam sessizlik. Ceset sessizliği. Ölüm sessizliği.

İngilizce Silencer Türkçe anlamı, Silencer eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Silencer ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Tubing : Borular. Yokuştan aşağı kayılan veya bunun için özel hazırlanmış parklarda yapılan bir çeşit kızak etkinliği. Boru malzemesi. Boru ağı. Boru sistemi. Borulama. Boru tesisatı. Tübaj. Boru hattı. Bir bütün olarak boru veya borular.

Shock absorber : Yatıştırıcı. Tampon. Şok emici. Sarsım emici. İçine yağ doldurulmuş bir yuvgu ve bunun içinde gidip gelen, ucu tekerleğe bağlı bir tokaçtan oluşan sönümleç. Sönümleç. Borulu sönümleç. Şok giderici. İniş takımı amortisör dikmesi.

Muffling : Sarınmak. Ses çıkarmayacak bir şekilde örtmek veya sarmak. Boğmak (sesi). Alev gömleği. Mufla. Sarınacak şey. Azaltma. Sesi boğmak. Sarıp sarmalamak. Sarmak.

Exhaust system : Egzos sistemi. Egzoz sistemi.

Exhaust : Tüketmek. Çok yormak. Bitap düşürmek. Yorgunluktan tüketmek. Paçavrasını çıkarmak. Egzoz etmek. Bitirmek. Boşalmak. Çıkarmak. Kurutmak.

Muffles : Sarınmak. Alev gömleği. Azaltma. Mufla. Sarmak. Ses çıkarmayacak bir şekilde örtmek veya sarmak. Sesi boğmak. Sarıp sarmalamak. Sarınacak şey.

Stack : İstif. Daireler çizerek uçmak. Kolon. Çatı. Baca. Yüklemek. Çatmak. Yığın.

Siloing : Hangar. Silolamak. Füze rampası (yeraltı). Silo. Siloya koymak. Ambar. Depo.

Sound absorber : Soğurucu. Işığı soğurma özelliği olan özdek. seselimi önlemek, sesdağılımını düzenlemek amacıyla işliklerde, sinema salonlarında kullanılan ses erkesi soğurur özdek. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Gürültü soğurucu. Ses absorplayıcısı. Ses emici.

 

Silo : Füze rampası (yeraltı). Ambar. Depo. Hangar. Siloya koymak. Ekonomi, veterinerlik alanlarında kullanılır. Tahıl ambarı, içine çeşitli tahıllar konulan bölümlü ambar. Silo-sarpın. Su oranı % 15'den fazla olan tane veya öğütülmüş yemlerin depolanmasına yarayan beton veya çelik malzemeden yapılan genellikle silindirik kule biçimindeki yapılar. Silo.

Silencer synonyms : silencers, damper, acoustic device, tube, muffler, dashpots, exhausting, muffle, dampers, exhausts, buffer, dashpot, mufflers, spark arrester.

Silencer ingilizce tanımı, definition of Silencer

Silencer kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One that silences. .