Teli nedir, Teli ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Diken.

Teli ile ilgili Cümleler

  • Telif hakkı olan cümlelerin Tatoeba'ya eklenmesi sakıncalıdır.
  • Tom'un dişlerinde diş teli var.
  • Bunlar ve belki diğer cümleler derlemeden çıkarılmalı.Onlar telif hakkı ile korunan bir kitaptan.
  • “Firuzan bam teline basıyor, aksi sesler çıkarıyor.”
  • Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.
  • Keşke telif hakları çok uzun sürmese.
  • Kel olmanın avantajı, çorbada saç teli bulmamaktır.
  • Bu kitabın telif hakkı hâlâ saklıdır.
  • “Eski insanlar, esasen bu iki hadiseyi telif etmişler.”
  • Şarkı sözleri, telif hakkı olan cümle kategorisine girer.
  • Bu, telif hakkı ile korunan bir materyalin çevirisiydi, bu yüzden telif hakkı sahiplerinin türetilmiş çalışmaları kontrol etme hakkı olduğu için onu iptal ettim.
  • Birçok gitarın altı teli var.
  • Hangi teli kesmeliyim, kırmızı olanı mı yoksa beyaz olanı mı?
  • Dikenli telin altından sürünerek geçtiğinde, pantolonuyla takılıp kaldı.

Teli ile ilgili Atasözü veya Deyim

(birinin) bam teline basmak (veya dokunmak) : en çok kızacağı şeyi yapmak veya sözü söylemek.

teli kırmak : bağlı bulunduğu kuruluşlarla ilişkisini kesmek.

telif etmek : uzlaştırmak kitap yazmak.

telin etmek : lanetlemek, kargımak.

Teli anlamı, kısaca tanımı

Aliynen teliynen : Gelin kıyafetleriyle, alnının akıyla

 

Ateşlik göbek teli : Ateşliğin ortasında bulunan, yüksek gerilimi tırnak aralığına taşıyan tel.

Durduraç teli : El durduracını çalıştırmak için kolun devinimini durduraç açkısına ileten tel.

Durdurma teli : Palangalar aracılığıyla hareket eden telleri ya da halatları durduran tel.

Fırça teli : Fırçalarda kullanılan, sert çelikten yapılmış te!.

Germe teli : Herhangi bir şeyi sağlamlaştırmada kullanılan ince germe teli.

Germe teli uygulaması : Olecranon, trochanter major, patellae, tuberositas tibia, malleolus ve calcaneus’daki çekip koparma kırıklarının tedavisi için kullanılan ve bu tip kırıklarda kemiğe bağlı kas, tendo veya ligamentin kırık hattını ayırmasını engelleyen, telle kırık hattını birbirine doğru sıkıştıran yöntem.

Halat teli : Çelik halat yapımında kullanılan, yüksek dayançlı çelik tel.

Hız sayacı teli : Devinimi hız kutusundan alarak hız ve yol sayaçlarını çalıştıran tel biçimindeki dirgil.

Isıtma ateşliği direnç teli : Isıtma ateşliği içinde bulunan ve üzerinden elektrik akımı geçirilince ısınan tel.

Işıtaç teli : Elektrik akımının geçmesiyle akkorlaşan, tel biçiminde tungsten madeninden ya da kömürden iletken.

İletme teli : Elektrik akımını, dipten ışıklı elemente ya da elektrotlara ileten tel. Elektrik akımını, dipten ışıklı aygıta ya da elektriksel uçlara ileten tel.

Kanthal teli : Kanthal alaşımından yapılmış, yüksek ısıya dirençli tel.

Kas teli : Çizgili kasta, kas telciklerinden oluşan ve kası meydana getiren teller. Farklılaşarak iplik biçimini alan, miyofibril adı verilen kas telciklerinden oluşan kas hücresi, kas lifi, kas hücresi. İskelet kasının oluşumunda bağ dokuda bulunan mezenkim hücreleri farklılaşarak miyoblastları, miyoblastlar ise bölünüp çoğalarak miyotüpleri, miyotüpler de birbirleriyle birleşip kas proteinlerini sentezleyerek kas teline, kalp kasında ise miyoblastlar birbirleriyle birleşmeyerek interkalat diskler vasıtası ile ard arda ve yan kollarla birbirine bağlanan kas teli adı verilen hücreler şekillenir. Birçok kas telciklerinden yapılmış olan ve yanayana uzanarak üzerinde enine bir çizgilenme gösteren teller.

 

Kas teli hiperplazisi : Kimi kas tellerinin normal boyut ve yapıda olmasına karşın, sayısındaki artış sonucu birkaç kat kalınlaşmasıyla belirgin, sığırlarda görülen kalıtsal ve doğuştan şekillenen, güç doğumlara neden olabilen bir yapılış bozukluğu, çift kas.

Kaynak teli : Kaynak çubukların yapımında kullanılan çelik tel.

Korunç teli : Korunç içinde bulunan, çok akım yükü bindiğinde eriyen tel.

Kütük teli : Makara.

Müzik teli : Müzik araçlarında kullanılan, yüksek karbonlu ve yüksek nitelikli çelik tel.

Örgü teli : Örgü işlerine uygun özellikte olan çelik tel.

Parlak bessemer teli : Arada tavlanmadan, çubuk durumundan tel durumuna getirilmiş sert eğrilmez tel.

Perçin teli : Bıçağın madensel kısmını bıçak sapına saptamakta kullanılan tel. (Bursa).

Perde teli : Sahnenin iç üstünde bulunan ve perdenin açılıp kapanmasını sağlayan tel.

Piyano teli : Piyano yapımında kullanılan, bileşiminde % 0.80-0.95 karbon bulunan, nitelik bakımından en üstün çelik tel.

Postözofagal sinir teli : Çeşitli omurgasızlarda beyin gangliyonlarını özofagusun gerisine bağlayan sinir telleri.

Sinir teli : Demetler hâlinde birleşerek sinirleri oluşturan akson ile etrafındaki Schwann hücresinden oluşan ve periferal sistemde yer alan yapılar. Demetler halinde birleşerek sinirleri yapan ve sinir gözesinin,çevresinde Schwann kının taşıyan,ince uzun aksonu.

Sufle teli : Döşemeye istenilen biçimi vermek ve biçimin bozulmamasını sağlamak için kullanılan çelik tel.

Sünger teli : Süngerlerin iskeletini meydana getiren telsi bir madde. Spongin. Süngerlerin iskeletini meydana getiren tel benzeri bir madde, spongin, sponjin. (karşılık: spongin),Süngerlerin iskeletini meydana getiren telsi bir madde.

Teker teli : Bir ucu kasnağa, öbür ucu göbek yanağı üzerine takılmış ve küçücük vidalarla sıkıştırılmış teller. Yarış çiftekerinin bir tekerinde 36 tel vardır.

Tel teli : Pekmezden kadayıf gibi yapılan bir tatlı çeşidi.

Teliblisi : Talibi.

Telif hakkı ücreti : Gerçek veya tüzel bir kişiliğe lisans sözleşmesiyle devredilen telif hakkı için, hak sahibine yapılan ödeme.

Telij : Keten ya da kendirden seyrek dokunmuş çuval.

Telik : 1.Bez başlık. 2.Eskiden kadınların çarşaf yerine başörtüsünün üstünden örtündükleri örtü. Terlik, dokuma başlık.

Telikeli : Tehlikeli.

Telim : Kibirli.

Telimer : Kibirli kimse.

Telimsinir : Kibirli : Telimsinir adamlardan hiç hoşlanmam.

Telimsinmek : Çıkar sağlamak için doğruluktan ayrılmak, tenezzül etmek. Kibirlenmek.

Telitis : Meme başı yangısı.

Telivon : Telefon.

Teliz : Keten ya da kendirden seyrek dokunmuş çuval. Kendir, çuval biçiminde kaba dokunan bez.

Topraklama teli : Akımsakların toprak ucunu gövdeye bağlayan kalın iletken.

Yönetme teli : Uzaktaki bir şeyi yönetebilmek için palangalar üzerinde düzeneksel olarak hareket ettirilen tel.

Bam teli : Bazı sazlarda kalın ses veren tel veya kiriş. Sakalın, alt dudağın hemen altındaki bölümü.

Elektrik teli : Elektrik akımını kolayca iletebilen ve özellikle bakırdan yapılmış olan tel.

Gelin teli : Gelinlerin başlarına takılan, parlak, uzun, ince gümüş tel.

Kafes teli : Tel çitlerde kullanılan veya bir makine aracılığıyla kafes yapımında gerekli olan ince, galvanizli tel.

Telgraf teli : Telgraf iletişimini sağlayan tel.

Telif : Uzlaştırma. Kitap yazma. Telif hakkı. Yazarın kendisinin kaleme aldığı.

Telif hakkı : Bir fikir veya sanat eserini yaratan kişinin, bu eserden doğan haklarının hepsi, telif, yazar hakkı, röyalti.

Telin : Lanet okuma, lanetleme, kargıma, kargış.

Telin mitingi : Herhangi bir siyasi veya sosyal olayı lanetlemek için gerçekleştirilen protestolu gösteri.

Telis : Bitkisel tellerden yapılmış, kaba örgülü büyük çuval.

Diğer dillerde Telgraf çiceği anlamı nedir?

İngilizce'de Telgraf çiceği ne demek ? : tradescentia fluminensis