Relaxing türkçesi Relaxing nedir

  • Gerginlik giderici.
  • Gevşetici.
  • Huzur veren.
  • Gevşeme.
  • Rahatlatıcı.
  • Yumuşatıcı.
  • Relaksan.
  • Bir soruşturu ya da görüşmede kendisine soru yöneltilen kişinin başlangıçta gösterdiği kuşku, tedirginlik ve gerilimden kurtularak yumuşama durumu.
  • Dinlendirici.
  • Dinlendiren.

Relaxing ile ilgili cümleler

English: Ali is relaxing on his bunk.
Turkish: Ali ranzasında dinleniyor.

English: Ali is relaxing at home.
Turkish: Ali evde dinleniyor.

English: Ali and Mary spent a relaxing week on a houseboat.
Turkish: Ali ve Meryem yüzen evde rahatlatıcı bir hafta geçirdiler.

English: He's relaxing at home.
Turkish: O, evde dinleniyor.

English: Ali and Mary spent a week relaxing on a houseboat.
Turkish: Ali ve Meryem yüzen evde bir hafta geçirip dinlendiler.

Relaxing ingilizcede ne demek, Relaxing nerede nasıl kullanılır?

Relaxingly : Rahatlatıcı bir şekilde.

Relaxin : Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Gebelik sırasında, corpus luteum tarafından çıkarılan ve pelvis bağlarının gevşemesini sağlayan hormon. Relaksin. Gebelik sırasında sarı cisim ve plasentadan salgılanarak döl yatağı ve pelvise ait eklemler arasındaki bağları gevşetici, ayrıca serviksi yumuşatıcı ve genişletici etkiye sahip peptit hormon. Gevşetici hormon.

 

Relaxion : Gevşeme.

Sit back and relax : Arkanıza yaslanın ve rahatınıza bakın. Arkanıza yaslanın ve rahatlayın.

Relax : Rahatlatmak. Gevşeyip dinlenmek. Zayıflatmak. Yumuşatmak. Rahatlamak. Hafifletmek. Gevşemek. Dinlenmek. Gevşemiş.

Relaxant : Rahatlatıcı (ilaç). Gevşetici ilaç. Kas gevşetici.

Relaxation phenomena : Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Uyarık durudaki devinimlerin, bir süre sonra dengeye doğru gitmeleri olayları. Gevşeme olayları.

Relaxation : Yumuşama. Hafifletme (ceza). Relaksasyon. Gevşeklik. Hafifletme. İstirahat. Hafifleme. Eğlence. Gevşeme.

Relaxation of muscles : Kasların gevşemesi.

Relaxation exercices : Gevşeme alıştırmaları. Kaslarda aşırı gerilme çalışmasının oluşturacağı zararı gidermek için bu tür çalışmayı hemen izlemesi gereken dinlendirici nitelikteki alıştırmalar.

İngilizce Relaxing Türkçe anlamı, Relaxing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Relaxing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Plasticisers : Plastikleştirici. Akışkanlaşdırıcı. Yoğruklaştırıcı. Sünükleştirici. Yoğruklaştırıcı madde. Plastik yapıcı. Akışkanlaştırıcı.

Galling : Güce giden. Sürtünme yapışması. Sinir edici. İncitici. Kırıcı. Can sıkıcı. Akıntılı. Gurur kırıcı. Sinirlendirici.

Proofer : Dinlendirme makinesi. Prova baskı makinesi.

Comfortable : Rahat. Konforlu. Huzurlu. Tatminkar. İyi. Sakin. Teselli edici.

Reassuring : Güvence vermek. Güvenini tazelemek. Sigortayı yenilemek. Güven tazeleyici. Güven verici. Tekrar sigortalamak. Yeniden güven vermek.

Recreative : Eğlendirici.

Quietest : Gürültüsüz. Dingin. Gizli. Uslu. Huzurlu. En sessiz. Durgun. Kuytu.

 

Balmiest : Sıcacık ve hoş. Yumuşak ve ılık (hava). Şeker gibi. Hoş kokulu. Rayihalı. (hava) yumuşak. Çatlak (argo terim). Ilık.

Smoothest : Mükemmel. Pürüzsüz. Şık. Düz. Hoş. Yumuşak. Düzgün. En yumuşak. Kolay. Akıcı.

Abirritant : Rahatlatma. Yatıştırıcı. Teskin edici. Rahatsız edici değil. İrritasyonu hafifleten. İritasyonu hafifleten.

Relaxing synonyms : slumbrous, final glide, proofers, laxative, plasticizer, relaxation, emollient, restful, loosening, easing, emolient, relaxion, solvent, quiet, slumberous, calming, balmier, comforting, lenitive, fabric softener, anodynes, softeners, flux oil, reposeful, emollients, soothing, eccoprotic, composing, anodyne, temperer, alleviatory, off glide, slackening.

Relaxing zıt anlamlı kelimeler, Relaxing kelime anlamı

Restless : Tedirgin. Hareketli. Tez canlı. Kıpır kıpır. Erinçsiz. Dalgalı. Kıpırdak. Uykusuz (gece). Huzursuz. Kararsız.