Cantar türkçesi Cantar nedir

  • Sekiz heceli dört mısradan oluşan şiir.

Cantar ingilizcede ne demek, Cantar nerede nasıl kullanılır?

Almacantar : Yükseklik dairesi.

Almucantar : Yükseklik dairesi. Yükseklik paraleli. Gök küresinde ufka paralel küçük çember. Almukantarat. Almukantar.

Cantab : Harvard öğrencisi. Cambridge öğrencisi.

Cantabile : Akıcı (müzik terimi). Yumuşak akışlı (müzik). Şarkılı. Melodik.

Cantabria : İspanya'da otonom bir topluluk. Otonom bir ispanyol topluluğu.

Cantankerousness : Kavgacı yapı. Geçimsizlik. Aksilik. Huysuzluk. Kavgacılık. Sinirlilik. Hırçınlık. Terslik.

Cantaloupes : Kavun (kantalup). Bir kavun türü. Kavun. Kavun kantalup.

Cantabrian : Cantabria'nın veya cantabria ile ilgili. Cantabria'ya özgü.

Cantankerous : İnatçı. Dirliksiz. Hırçın. Geçimsiz. Huysuz. Aksi.

Cantaloup : Kavun (kantalup). Kavun.

İngilizce Cantar Türkçe anlamı, Cantar eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cantar ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Leukaemia : Lökositleri ve kan yapan organları etkileyen, doğuştan ya da kanserden dolayı ortaya çıkan bir tür hastalık. Lösemi. Lökemiya. Kan kanseri.

Eye : Işığa duyarlı olan ve görmeyi sağlayan, çeşitli hayvanlarda basit göz, bileşik göz gibi farklı yapılarda ve sayılarda bulunan organ. insanda, kafatasının orbit denilen çukuruna yerleşmiş, dışta sklera ve kornea tabakaları, ortada damar tabaka (koroit, silli cisimcik, iris) ve içte retina tabakasından oluşan, irisin önünde ve arkasında ön ve art odalar bulunan, bütün tabakaların çevrelediği en iç kısmı dolduran camsı (vitröz) maddeden yapılmış bir çift organ. Görme organının, içinde dış dünyanın görüntüsünün oluştuğu ve bu görüntünün sinirsel uyarmalara dönüştüğü, başlangıç parçası. Belirli insanların ya da hayvanların içindeki etkili, çarpıcı, hatta öldürücü olduğuna inanılan gücü ya da akımı dışa vurmasına aracı olan örgen. Kuşkuyla bakmak. Bakmak. Dişi kopça. Halka. Delik. Gözünü dikip bakmak.

 

Malignant tumor : Kötücül tümör. Malign tümör. Habis ur. Habis tümör. Kötücül ur. Köken aldığı dokuya benzerliği az olan, çevre doku ve damarlara invazyon ve metastaz özelliğine sahip, hızlı ve infiltratif ve kontrolsüz büyüyen, kapsülsüz, mitotik indeksi yüksek hücrelerden oluşan tümör, kanser, habis tümör, malign tümör, hlk. seratan.

Seat : ...kişilik oturma kapasitesi olmak. Ata oturuş biçimi. Koltuk. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Yerleştirmek. Oturağını tamir etmek. Mevki. Yuvasına oturtmak. Yer. Oturtmak.

Midfield : Ortasaha. Alabama eyaletinde şehir. Orta saha.

Financial center : Geniş çaplı finansal işlemlerin gerçekleştiği yer. Mali merkez. Finansal merkez.

Storm center : Karışıklığın kaynağı. Kasırga merkezi.

Area : Arazi. Bir araştırma evrenini sınırlayan uzamsal ya da yersel kesim. Mesaha. Yöre. İata'nın üç coğrafi bölgesinden biri. Boşluk. Civar. Saha. Alan. Bilgisayar, bilişim, coğrafya, fizik, veterinerlik alanlarında kullanılır.

 

Medical center : Tıbbi merkez. Tıp merkezi.

Inner city : Şehrin merkezinde yoksulların oturduğu mahalle. Şehir içi.

Cantar synonyms : cancer of the blood, malignant neoplastic disease, leucaemia, metastatic tumor, centre stage, malignant neoplasm, heart, lymphoma, central city, centre, city centre, leukemia, middle, country, city center, carcinoma, sarcoma, midstream, hub, storm centre, center stage.

Cantar zıt anlamlı kelimeler, Cantar kelime anlamı

Infield : Çiftliğe yakın tarla. Beysbol sahası. Sahanın kaleye yakın bölümü. Çiftlik evine yakın tarla. Tarla.

Cantar ingilizce tanımı, definition of Cantar

Cantar kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A weight used in southern Europe and East for heavy articles. It varies in different localities. Thus, at Rome it is nearly 75 pounds, in Sardinia nearly 94 pounds, in Cairo it is 95 pounds, in Syria about 503 pounds.