Castrations türkçesi Castrations nedir

Castrations ingilizcede ne demek, Castrations nerede nasıl kullanılır?

Castration anxiety : İğdiş kaygısı. Erkekliğini kaybetmekle ilgili bir erkek tarafından duyulan endişe (sigmund freud tarafından geliştirilen psikoanalitiksel terim). Hadım edilme endişesi. Kastrasyon anksiyete.

Castration forceps : Kastrasyon pensi. Kastrasyon yapmaya yarayan pens. burdizzo gibi kansız yöntemle kullanılan veya kanlı (açık) yöntemle kullanılan değişik çeşitleri vardır.

Hormonal castration : Hormonal kastrasyon. Erkek hayvanlarda hormon kullanarak kısırlaştırma.

Parasitic castration : Paraziter kısırlık. Paraziter kastrasyon.

Castration : Hayvanlarda, özellikle erkeklerde eşey organlarının çıkarılması ya da faaliyetini bir süre durdurmak için gereken işlemin yapılması. kastrasyon. Erkekte hayvanlarda testislerin, dişi hayvanlarda ise yumurtalıkların ameliyatla çıkarılması veya diğer bir yöntemlerle görev yapamaz hale getirilmesi, eneme, hadım etme, iğdiş etme, kastrasyon. Burma. Eneme. İğdiş etme. Hadımlaştırma. İğdiş. Kısırlaştırma. Hadım etme. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır.

Castrating : Sansürden geçirmek (kitap). Hadım etmek. Kısırlaştırma. Kısırlaştırmak. İğdiş edici. Kuvvetten düşürmek. İğdiş etmek.

 

Castrated : Sansürlenmiş (kitap). İğdiş etmek. Hadım edilmiş. İğdiş. Kısırlaştırmak. Kısırlaşmış. Kısırlaştırılmış. Kısır. Kuvvetten düşürmek. Hadım etmek.

Uncastrated : Kısıtlanmamış. Hadım edilmemiş. İğdiş edilmemiş. Sansürlenmemiş.

Castrates : Sansürden geçirmek (kitap). Kısırlaştırmak. Hadımlaştırmak. Kuvvetten düşürmek. Enemek. Kastrat. İğdiş etmek. Hadım etmek. Burmak. İğdişlemek.

Castrato : Sesini kontralto veya soprano olarak koruması için bluğ çağından önce hadım edilmiş erkek soprano şarkıcı. Sesinin güzel olması amacıyla hadım edilen erkek.

İngilizce Castrations Türkçe anlamı, Castrations eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Castrations ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Emasculations : Kuvvetten düşürme. Emaskülasyon. Zayıflatma. Yumuşatma. Sansür etme.

Castrating : Sansürden geçirmek (kitap). İğdiş etmek. Kısırlaştırmak. İğdiş edici. Hadım etmek. Kuvvetten düşürmek.

Surgery : Cerrahlık. Görüşme (milletvekilinin seçim bölgesinde kendi seçmenleriyle yaptığı). Ameliyathane. Operatörlük. Cerrahi. Hariciye. Muayenehane (ingiliz ingilizcesi). Ameliyat. Ameliyatı gerektiren hastalıklarla ilgilenen hekimlik kolu. Muayenehane.

Spaying : Dişi bir hayvanın yumurtalıklarını ortadan kaldırarak üremesini önleme (veterinerlik).

Deletion : Çıkartma. Eksilme. Kromozomun herhangi bir parçasının kaybı. dna’dan bir baz çiftinin veya bir parçanın kopması, delesyon. Siliniş. Terkin. Silme. Yazıdan çıkarılan parça. Delesyon. Çıkarma. Kaldırma.

 

Spadones : Kısırlaştırılmış hayvan.

Orchectomy : Cerrahi kastrasyon.

Unsexing : Kadınlıktan çıkarmak.

Eunuch : Harem ağası. Haremağası. Önük. Enenmiş, burulmuş, erkekliği giderilmiş kişi. Hadım. Enek.

Sterilisation : Mikroplardan arındırma. Verimsizleştirme. Sterilize etme. Sterilizasyon. Arınıklaştırım. Mikropsuzlaştırma. Mikroorganizma kapsayan bir maddenin, bir başka yere bulaşma taşımayacak duruma getirilmesi; üreme yeteneğinden yoksun olması.

Castrations synonyms : surgical process, surgical procedure, contorts, helix, contorting, eviration, expurgation, torsion, emasculation, asexualization, kachin, demasculinization, operation, karen, sterilization, desexing, orchiectomy, gelded, spado, sterilizations, desexualization, neutering, gelding, helices, eunuchism, castration, surgical operation, bowdlerisation, orchidectomy, sterilisations, lechi, contort, geldings.