Hardened türkçesi Hardened nedir

Hardened ile ilgili cümleler

English: He hardened clay by putting it into a fire.
Turkish: O kili ateşe koyarak sertleştirdi.

Hardened ingilizcede ne demek, Hardened nerede nasıl kullanılır?

Hardened steel : Sertleşmiş çelik. Sertleştirilmiş çelik.

Case hardened roll : Dış yüzeyi sertleştirilmiş hadde. Doku sertleştirilmiş hadde. Kabuk sertleştirilmiş merdane.

Case hardened steel : Dış yüzeyi sertleştirilmiş çelik. Kabuk sertleştirilmiş çelik. Sementasyon çeliği. Doku sertleştirilmiş çelik.

Induction hardened case : Endüklemli sertleştirilmiş kabuk. Endüklemeli sertleştirilmiş doku.

Oil hardened steel : Yağ çeliği.

Water hardened : Suda sertleştirilmiş.

Shallow hardened : Sığ sertleşme.

Overhardened : Aşırı sertleşmiş. Aşırı sertleştirilmiş.

Casehardened : Nasırlaşmış. Kurutulmuş. Sert. Yüzeyden sertleştirilmiş çelik.

Case hardened : Yüzeyi sertleştirilmiş. Yüzeyden sertleştirilen. Yüzeyden sertleştirilmiş (çelik).

İngilizce Hardened Türkçe anlamı, Hardened eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Hardened ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Hard boiled : Katı. Kurnaz. Kurdu olmuş. Yüzsüz. Hilekar. Kurt.

Brazenfaced : Yüzsüz. Utanmaz.

Cagiest : Kurnaz.

Jellified : Pıhtılaşmış. Pelteleşmiş. Jöleye dönüştürülmüş. Jöleleşmiş. Pelte haline getirilmiş.

Cunning : Açıkgözlük. Açıkgözlülük. Kurnazlık. Şeytanlık. Açıkgöz. Tilkilik. Marifetli. Şeytan. Tilki gibi (argo terim).

Sunbaked : Güneşte kurutulup sertleştirilmiş. Güneşte kurutulmuş.

Treated : İşlem görmüş. Tedavi etmek. Ismarlamak. İkram etmek. Muamele etmek. Davranmak. İşlenmiş. İşlemek.

Sophisticated : Bilge. Tecrübeli. Sofistike. İleri (teknoloji). Karmaşık. Çok bilmiş. Çokbilmiş. Entellektüel. Yapmacık.

Hard : Kalpsiz. Zor. Sıkı. Nasırlı. Ağır. Acı (su). Dayanıklı. Ekşimiş. Kireçli. Zahmetli.

Hard set : Zorda olan. Acıkmış. Zor durumdaki. Sert. Kokuşmuş. Bozuk. Donmuş.

Hardened synonyms : sclerosed, very hard, brazens, cagier, callousing, indurated, brazen faced, callous, vulcanised, sclerotic, case hardened, hard bitten, hackneyed, tempered, experienced, scleroid, cagy, brazen, vulcanized, toughened, pushier, hard nosed, weather worn, ossified, solidified, double dyed, brazening, old, curable, stiffened, seared, quenched, pushful.

Hardened zıt anlamlı kelimeler, Hardened kelime anlamı

Soft : Uysal. Yumuşak başlı. Kolay. Yıkamaya elverişli. Sevecen. Müşfik. Deli. Rahatsız etmeyen. Sulu. Asude.

Untempered : Su verilmemiş. Yatıştırılmamış. Tavlanmamış. Menevişlenmemiş.

Hardened ingilizce tanımı, definition of Hardened

Hardened kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Confirmed in error or vice. Made hard, or harder, or compact. Made obstinate or obdurate. Made unfeeling or callous.