Bu sayfada Plug ne demek nedir plug hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi plug resimleri yazıları türkçesi ne demek plug ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller plug hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Plug nedir English: Let's plug up the hole. Turkish: Deliği tıkayalım. English: "Everybody dies", said the usually witty doctor as he pulled the plug on his old friend. Turkish: Eski arkadaşının fişini çekerken, "herkes ölü...
Plug and play nedir : Yumruk atmak. Vurmak. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Dolgu yapmak. İlgilenmek. Tapalamak. Fiş. Reklamını yapmak (radyo). Durdurmak. And : Ve. Da. Ve bu yüzden. Üstelik. De. Bir de. Ma. İle....
Plug away at nedir : Tapa. [#Tıkamak. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Tıpalamak. Dolgu yapmak. Reklamını yapmak. Kapamak. Reklamını yapmak (radyo). Yumruk atmak. Ateş etmek. Away : Yok. Yola çıkmış. Bir yana. Du...
Plug contact nedir : Vurmak. Tıpalamak. Harıl harıl çalışmak. Reklamını yapmak. Tıkamak. Tıkaç. Fiş. Tapalamak. Durdurmak. Contact : Kontak. Bir ya da birçok elektrik çevrimini bütünlemek için düzenlenmiş özel ulama yeri. Konuşmak. Bağlantı ...
Plug in nedir English: Ali pushed the plug into the socket. Turkish: Ali fişi prize taktı. : Tıkamak. Reklamını yapmak (radyo). Dolgu yapmak. Ateş etmek. Durdurmak. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Yumr...
Plug in module nedir : Dolgu yapmak. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Reklamını yapmak. Durdurmak. Tıkaç. Vurmak. Harıl harıl çalışmak. Tapa. Ateş etmek. In : Olarak. İktidardaki. Mevsimi gelmiş. Çok moda olan. Tut...
Plug in termination nedir : Tıkaç. Reklamını yapmak (radyo). Fiş. Ateş etmek. Tapa. İlgilenmek. Vurmak. Tıkamak. Kapamak. Tıpalamak. In : Da. Dahili. Olarak. De. Çok moda olan. Halinde. İçeri doğru yönelen. İçeri. Tutulan. İktidardaki. [#Terminatio...
Plug ugly nedir : Tıkamak. Reklamını yapmak (radyo). Harıl harıl çalışmak. Dolgu yapmak. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Tıpalamak. Yumruk atmak. Fiş. Tıkaç. Ugly : Nahoş. Suratsız. Huysuz. Aksi. Bet. Kötü. T...
Pluggable device nedir : Takılabilir. Takçıkar. Tak-çıkar. Device : Resim. Makine. Cihaz. İstek. Bilgi üretmek üzere seçilen yordamların öngördüğü işlemleri yerine getirmeye yarayan kullanak ya da olanak. Oyun. İşaret. Plan. Nişan. Hile. [#Hot p...
Plug and go nedir : Tıkaç. Vurmak. İlgilenmek. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Fiş. Tapa. Tapalamak. Harıl harıl çalışmak. Reklamını yapmak. Ateş etmek. And : Daha sonra. Sonra. Üstelik. Da... da... ya da de......
Plug and go application nedir : Tapa. Reklamını yapmak. Vurmak. Reklamını yapmak (radyo). Tıpalamak. Tapalamak. Tıkaç. Fiş. Harıl harıl çalışmak. İlgilenmek. And : -bundan dolayı. Bir de. De. Üstelik. Da. Da... da... ya da de... de. Sonra. Ve. Hem... h...
Plug and play software device enumerator nedir : Fiş. Harıl harıl çalışmak. Yumruk atmak. Reklamını yapmak. Tapa. Reklamını yapmak (radyo). Ateş etmek. Kapamak. Tıkamak. And : Üstelik. Da... da... ya da de... de. Daha sonra. Hem... hem de. -bundan dolayı. Ma. Bir de. V...
Plug compatible nedir : Harıl harıl çalışmak. Ateş etmek. [#Durdurmak. Tıkamak. İlgilenmek. Reklamını yapmak (radyo). Tapa. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Dolgu yapmak. Compatible : Geçimli. Bağdaşır. Bilgisayar, ...
Plug for nedir : Reklamını yapmak. Bağlantı parçasının ağzını kapatmakta kullanılan dişli parça. Harıl harıl çalışmak. Dolgu yapmak. Tıpalamak. Tıkamak. Vurmak. Fiş. Ateş etmek. Tapalamak. For : Şerefine. -dır. -e karşı. Ocak. Zira. Yüzü...
Plug in circuit card nedir : Yumruk atmak. Tapa. Harıl harıl çalışmak. Vurmak. Dolgu yapmak. İlgilenmek. Kapamak. Tıpalamak. Fiş. In : İçeri doğru yönelen. İçeri. İçeriye. Halinde. Olarak. Mevsimi gelmiş. İçinde. Gelmiş olan. İktidardaki. İçine. [#C...
Plug in principle nedir : Tapa. Kapamak. Yumruk atmak. Ateş etmek. Vurmak. Fiş. Harıl harıl çalışmak. Dolgu yapmak. Tapalamak. In : İktidardaki. İçinde. Olarak. Halinde. İçeri. Dahili. Mevsimi gelmiş. Çok moda olan. De. İçeriye. [#Principle : Tüm...
Plug socket nedir : Tıpalamak. Ateş etmek. Tapalamak. Vurmak. Tıkaç. Reklamını yapmak (radyo). Yumruk atmak. Dolgu yapmak. [#Fiş. Socket : Elektrik akımını almak için fişin sokulduğu yuva; fiş yuvası. Priz. İki boruyu birbirine eklemekte ku...
Pluggable nedir device : Takçıkar aygıtı. Hot pluggable device : Çalışır durumda takçıkar aygıtı. : Tıkalı. Tapalı. Tıpalı. Plugger : Mağaza önünde durup içeriye müşteri çekmeye çalışan kimse. Fulvar. Çığırtkan. Tapalayan kişi. Tıkaç. [#P...
Plugged nedir English: Ali plugged up the hole. Turkish: Ali deliği tıkadı. English: Ali plugged in his computer. Turkish: Ali bilgisayarını prize taktı. English: Could you verify that your computer is plugged in? Turkish...