Sweep

Sweep nedir English: I had her sweep my room. Turkish: Ona odamı süpürttüm. English: He had the maid sweep his room. Turkish: O, hizmetçiye odasını süpürttü. English: Ali asked Mary to sweep the floor. Turkish: Ali Mary...

Sweep away nedir : Baca temizleyicisi. Hepsini alma. Tarama eylemi. Hızla ilerlemek. Temizleme. Silip süpürme. Süpürme. Hızla ve gururla ilerlemek. Çıkrık. Erim. Away : Deplasmanda. Uzağa. Bir yana. Buradan. Yok. Deplasmanda oynanan. Uzak....

Sweep circuit nedir : Etki alanı. Bir elektron demetinin, alıcıda merceğin verdiği resmi çözümlemek, almaçta aynı resmi oluşturmak için, birincisinde ereği, ikincisinde görüntülüğü düzenli biçimde dolaşması. Sürükleme. Hızla ve gururla ilerle...

Sweep down nedir : Dönemeç. Taramak. Baca temizleyicisi. Tarama eylemi. Süpürüp atmak. Çıkrık. Temizleme. Mayın tarama. Geniş alan. Hızla yayılmak. Down : Yıkmak. Yere yıkmak. Beri. Boyunca. Bozuk. Aşağısına doğru. Çökmek. İndirmek. Aşağıs...

Sweep in nedir : Kıvrım. Süpürmek. Kerata. Süpürme. Silip süpürme. Etki alanı. Bir elektron demetinin, alıcıda merceğin verdiği resmi çözümlemek, almaçta aynı resmi oluşturmak için, birincisinde ereği, ikincisinde görüntülüğü düzenli biç...

Sweep off nedir : Geniş alan. Hızla ve gururla ilerlemek. Rezil. Silip süpürme. Hızla yayılmak. Süpürme. Tarama eylemi. Bir elektron demetinin, alıcıda merceğin verdiği resmi çözümlemek, almaçta aynı resmi oluşturmak için, birincisinde er...

Sweep out nedir English: I will sweep out my room. Turkish: Odayı baştan aşağı temizleyeceğim. : Hepsini alma. Etki alanı. Süpürme. Temizleme. Baca temizleyicisi. Geniş alan. Çıkrık. Tarayıcı. Dönemeç. Kerata. Out : Dışarı. Bayılmak....

Sweep picking nedir Sweep picking; Gitar alanında kullanılan bir terimdir. Gitar terimi olarak anlamı: Tellere arka arkaya hafifçe vurmaya dayanan, telleri tüm sap boyunca fırçalıyormuş izlenimi veren penalama yöntemi. Pick : Tellere vurarak...

Sweep somebody off his feet nedir : Süpürüp atmak. Etki alanı. Mayın tarama. Silip süpürme. Hepsini alma. Sürükleme. Hızla ilerlemek. Taramak. Süpürmek. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Somebody : Şahsiyet. Birisi. Kimse. Kimisi. Önemli birisi. B...

Sweep along nedir : Sert esmek. Kerata. Rezil. Tarama. Etki alanı. Bir elektron demetinin, alıcıda merceğin verdiği resmi çözümlemek, almaçta aynı resmi oluşturmak için, birincisinde ereği, ikincisinde görüntülüğü düzenli biçimde dolaşması....

Sweep aside nedir : Taramak. Baca temizleyicisi. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Ocakçı. Kerata. Silip süpürme. Erim. Kıvrım. Mayın tarama. Süpürmek. Aside : Bir tarafa. Apar. Bir tarafa (bırakırsak). Oyuncunun rol gereği seyirci...

Sweep before one nedir : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Yayılmak. Sürüklemek. [#Taramak. Hepsini alma. Mayın tarama. Etki alanı. Hepsini almak. Bir elektron demetinin, alıcıda merceğin verdiği resmi çözümlemek, almaçta aynı resmi olu...

Sweep clean nedir : Tarama. Rezil. Çıkrık. Ocakçı. Erim. Baca temizleyicisi. Temizleme. Mayın tarama. Kerata. Silip süpürme. Clean : Almak. Tanzif etmek. Saf. Pak. Arı. Bitirmek. Budaksız. Ruhsatlı. Temizlemek. Lekesiz. [#Sweep along : (yel...

Sweep down on nedir : Mayın tarama. Sürükleme. Kerata. Ocakçı. Süpürme. Dönemeç. Erim. Hızla ilerlemek. Tarama. Geniş alan. Down : Bozuk. Boyunca. Çabucak içmek. Aşağıya doğru. Yere sermek. Alaşağı etmek. Aşağısında. Çökmek. Aşağısına doğru. ...

Sweep net nedir : Yayılmak. Dönemeç. Mayın tarama. Erim. Sürüklemek. Etki alanı. Rezil. Silip süpürme. Temizleme. Sert esmek. Net : Katıksız. Herhangi bir ölçüden çıkarılması gerekenler çıkarıldıktan sonra kalan bölük. Işığın önüne konan ...

Sweep off his feet nedir : Süpürmek. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Yayılmak. Baca temizleyicisi. Dönemeç. Kerata. Hızla ve gururla ilerlemek. Sürüklemek. Silip süpürme. Erim. Off : Çıkarmak. Soğutmak. Kapalı. Kalkmak. Yanılmak. İndirm...

Sweep over nedir : Sert esmek. Dönemeç. Sürükleme. Yayılmak. Geniş alan. Ocakçı. Çıkrık. Silip süpürme. Süpürüp atmak. Kıvrım. Over : Aşkın. Sona ermiş. Bitmiş. Yukarıda. Üzerine. Fazladan. Üstüne. Fazla. Devirmek. Yukarıya. [#Sweep along ...

Sweep rate nedir : Süpürüp atmak. Dönemeç. Süpürme. Tarama. Tarayıcı. Hepsini almak. Ocakçı. Erim. Kerata. Sürüklemek. Rate : Fiyat belirlemek. Fırça atmak. Sınıflandırmak. Hak etmek. Farzetmek. Demografi ve epidemiyolojide en sık kullanıl...

Sweep the board nedir : Sürüklemek. Taramak. Tarayıcı. Hızla ilerlemek. Hızla yayılmak. Mayın tarama. Etki alanı. Sert esmek. Silip süpürme. Ocakçı. The : Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan bet...