Sewages türkçesi Sewages nedir

Sewages ingilizcede ne demek, Sewages nerede nasıl kullanılır?

Sewage disposal : Lağım boşaltma. Atık su boşaltımı. Pissu boşaltımı. Atığın drenaj kanalına dökülmesi. Kanalizasyon atığı. Pissu arıtma. Pissuyu zararsız hale getirme işlemi. Lağım boşaltma usulü. Pissuyun temizlenmesi. Bir konutta ya da işyerinde kullanılarak pisletilen suyun, içme suyuna karışmaması için, kentin arkdüzenine bağlanması.

Sewage ejector : Pis su tulumbası. Pissuyun yükseltilmesini sağlayan tulumba. Pissu tulumbası.

Sewage farm : Lağım suyu ile sulanan çiftlik.

Sewage pipe : Kanalizasyon boruları. Kanalizasyon boru. Pissu borusu. Atık su borusu. Atık suyu götüren yeraltı boruları ağı.

Sewage pipes : Kanalizasyon boruları. Atık suyu götüren yeraltı boruları ağı. Pissu borusu. Kanalizasyon boru. Atık su borusu.

Sewage sludge : Arıtma çamuru. Lağım pisliği.

Treated sewage : Arıtılmış pissu. İşlenmiş pissu.

Sewage works : Kanalizasyon çalışmaları.

Sewage treatment institute : Su arıtma tesisi. Atık sunun içilebilir suya dönüştürüldüğü yer.

Sewage system : Kanalizasyon. Kanalizasyon sistemi.

İngilizce Sewages Türkçe anlamı, Sewages eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Sewages ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Sewerages : Kanalizasyon sistemi. Atık madde.

Consequence : Sonuç. Netice. Ehemmiyet. Önemli sonuç. Önem. Semere. Eser. Akıbet. Serencam.

Payoff : Ödeme vakti. İntikam. Zirve. Sonuç. Karşılık. Hesaplaşma. Rüşvet. Çıkış noktası. Ödül. Ödeme.

Waste water : Pis su. Kullanılmış su. Atıksu. Artık su.

Drainages : Drenaj. Suları akıtmak. Kurutulan arazi. İltihabı boruyla boşaltma. Akaçlama. Akıtma. Çekilen su. Çekilme. Suyu çekilen arazi.

Sewers : Dikişçi.

Slops : Pis su. Bulaşık suyu. Ucuz hazır elbise. Ucuz elbise. Yemek artığı. Sulu yemek.

Effluent : Atık madde. Dışarı akan. Fabrika artığı sıvı. Akıntı. Atık. Dışarı akan madde. Akıtılan. Artık. Sıvı halinde atık.

Canalizations : Kanalize etme. Kanal açma. Kanallar sistemi.

Soil : Namusunu kirletmek. Kirlenmek. Biyoloji, coğrafya, madencilik, jeoloji alanlarında kullanılır. Bulaşmak. Başka yerlerden taşınıp biriktirilen ya da yerli kayaların fiziksel, kimyasal ve dirimsel yollarla dağılıp çözülmeleriyle oluşan, türleri, kalınlığı, sürekliliği ve tarım bakımından değerleriyle ayrımlı yüzeysel örtü. Kayaçların ufalanıp ayrışmasından oluşan ve içine organik kalıntılar karışmış olan yeryüzünün en üst katmanı. Arazi. Semirtmek. Kir. Pislemek.

Sewages synonyms : sewer water, effluences, sewage system, canalisation, effluxes, cesspit, gully drain, sewerage system, sewage sludge, waste matter, mains, sewerage, blast hole, galleries, sewer system, gallerying, sewage disposal, cloaca, drainage, waste, canalization, cesspool, cesspits, gallery, wastewater, waste material, effluence, efflux, mine, reward, waste product, mines, sullage.