Soak in türkçesi Soak in nedir
Soak in ile ilgili cümleler
English: Tom's muscles were tired and he wanted to get home and soak in a hot bath for a while.
Turkish: Tom'un kasları çok yorgundu ve eve gitmek ve banyoda bir süre dinlenmek istedi.
Soak in ingilizcede ne demek, Soak in nerede nasıl kullanılır?
Soak : Sarhoş olmak. Emmek. Yumruk atmak. Suya girmek. Sırılsıklam olmak. Sırsıklam etmek. Çekmek. Sırılsıklam etmek. Islanmak. Suya sokmak.
In : İç. Gelmiş olan. İçeriye. Tutulan. İçinde. Çok moda olan. İktidardaki. İçine. Halinde. Da.
Soak alkaline cleaning : Daldırmalı alkalili temizleme.
Soak out : Suya bastırarak bir şeyi çıkarmak.
Soak through : Tamamen ıslatmak. Sırılsıklam etmek. Tamamen ıslanmak. -den sızmak. Sırılsıklam olmak.
Soak up : Sünger gibi çekmek. Soğurmak. Emmek. İçine çekmek. Nüfuz etmek.
İngilizce Soak in Türkçe anlamı, Soak in eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Soak in ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Adsorbs : Sıvı. Adsorbe etmek. Tutunmak. Yüze tutunmak. Yüze çekmek. Yüzeyde toplamak. Gaz gibi bir maddeyi bir yüzey üzerinde yoğuşum şeklinde biriktirmek.
Adsorb : Gaz gibi bir maddeyi bir yüzey üzerinde yoğuşum şeklinde biriktirmek. Tutunmak. Sıvı. Yüzermek. Yüze tutunmak. Yüzeyde toplamak. Adsorbe etmek. Yüze çekmek.
Abides : Baki kalmak. İkamet etmek. Sadik kalmak. Dayanmak. Katlanmak. Uymak. Kalmak. Beklemek. Sadık kalmak (vaade veya karara).
Attracts : Cezbetmek.
Aspirating : H sesiyle telaffuz etmek. İçine çekmek. Solunum yapmak. Soluklu okumak.
Abided : Beklemek. Sadık kalmak (vaade veya karara). Baki kalmak. Katlanmak. Sadik kalmak. İkamet etmek. Dayanmak. Tahammül etmek. Sadık kalmak.
Accite : Celbetmek. Mahkemeye çağırmak. Cezbetmek.
Drink in : Büyük bir zevkle yapmak. Büyük bir zevkle seyretmek. Büyük bir zevkle dinlemek. Doya doya seyretmek. Yutmak. Tadını çıkarmak.
Drink : Bitirmek. Yutmak. Buyurmak. İçki. İçkiye harcamak. İçmek. Şerefine içmek. İçki içmek. Alkol almak.
Appeal : Sarmak. Başvuruda bulunmak. Davayı bir üst mahkemeye götürmek. Başvurmak. Atılım. Temyiz. Üstyargı yolu. Çağrı. Müracaat etmek.
Soak in synonyms : abrook, adsorbing, drank, adsorbed, allure, abidden, allures, imbibed, absorb, aspirate, imbibes, abstract, attract, allured, absorbs, occlude, abide, imbibe, arrest, imbibing.
Bu kısımda Soak in kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Soak in ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Soak in anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Soak in ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.