The plough türkçesi The plough nedir

  • Büyükayı takımyıldızı (astronomi terimi).
  • Büyükayı.
  • Arabacı takımyıldızı (astronomi terimi).
  • Büyükayı (astronomi terimi).

The plough ingilizcede ne demek, The plough nerede nasıl kullanılır?

The : Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır. Belirli durumlarda isimden önce kullanılır. Belgili tanımlık. Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan betimleyici (gramer).

Plough : Saban ile sürmek. Saban. Yarıp geçmek. Yol açmak. İlerlemek. Girişmek. Çift sürmek. Sürmek. Pulluk.

Follow the plough : Çiftçilik yapmak.

The 1967 borders : Yeşil hat. 1967 sınırları. Bağımsızlık savaşı sonrasında ateşkes anlaşmalarında oluşturulan sınırlar (israil tarihi).

The 2004 tsunami : Bir depremin tetiklediği ve iki kıtada 8 ülkede (tayland, hindistan, endonezya, malezya, maldivler, seylan, somali ve sri lanka) yaklaşık 225. 2004 tsumanisi. 26 aralık 2004'teki büyük tsunami. 000 insanın ölümüne yol açan 26 aralık 2004'te meydana gelen yıkıcı tsunami.

The a team : A takımı. Televizyonda macera dizisi ismi.

The ablative : Ablatif. İsmin -den hali. Çıkma durumu.

İngilizce The plough Türkçe anlamı, The plough eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak The plough ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Dippers : Su tası. Kuşlar (aves) sınıfının, ötücü kuşlar (passeriformes) takımının, öz ötücüler (oscines) üst familyasından, üst gagalarının kenarları ince çıkıntılı, zayıf yapılı, kuyrukları ve kanatları kısa, küçük su hayvanları ile beslenen türleri olan bir familya. dere kuşu (cinclus cinclus) en iyi bilinen türüdür. Maşrapa. Anabatist. Vaftize karşı çıkan kimse. Su karatavuğu. Vaftiz karşıtı hıristiyan. Su karatavuğugiller. Boyacı. Dalan kimse.

The plow : Çizmek. Sabanla sürmek. Girişmek. Toprağı sürmek. Tarla sürmek. Saban. Toprak sürmek. Pullukla sürmek.

Wagoners : Büyükayı takımyıldızı. Oklahoma eyaletinde şehir. Arabacı.

Dipper : Anabatist. Maşrapa. Su tası. Vaftiz karşıtı hıristiyan. Kova. Boyacı. Yiyeceğini sosa daldırıp çıkaran kimse. Kuşlar (aves) sınıfının, ötücü kuşlar (passeriformes) takımının, su karatavuğugiller (cinclidae) familyasından, 18 cm kadar uzunlukta, sırtı kül rengi, karnı pas kırmızısı, kuzey afrika, avrupa ve kuzey asya'da hızlı akan ırmak kenarlarında yaşayan, türkiye'de orta anadolu'da kışlayan, diğer bölgelerde devamlı görülen, küçük yengeçler, su böcekleri ve küçük balıklarla beslenen bir tür. dere kuşu. Derekuşu.

Big dipper : Lunapark hız treni. Büyük ayı. Büyükayı yıldızı. Büyükayı takım yıldızları.

Wagoner : Arabacı. Büyükayı takımyıldızı. Oklahoma eyaletinde şehir.

Ursa major : Büyük ayı.

The plough synonyms : the greater bear, the big dipper, the great bear, great bear.