Ulcerating türkçesi Ulcerating nedir

  • Ülsere dönüşmek.
  • Ülserleşmek.
  • Ülsere dönüştürmek.
  • Ülser olmak.
  • Ülserli.
  • Ülser etmek.
  • Ülserleştirmek.
  • Ülserat.

Ulcerating ingilizcede ne demek, Ulcerating nerede nasıl kullanılır?

Ulceration : Ülserleşme. Ülserasyon. Yaralaşma. Ülser oluşması. Ülser. Ülser olma.

Ulcerations : Ülser olma. Ülserleşme.

Ulcerative : Ülserle ilgili, ülser tabiatında. ülser oluşturucu. Ülser özelliğinde olan. Ülsere dönüştüren. Ülseratif. Açık yara veya çürük durumuna sebep olan. Yaraya dönüştüren. Ülserle alakalı olan.

Ulcerative balanitis : Ülserli balanitis. Enzootik balanopostitis.

Ulcerative colitis : Ülseratif kolit. İnflamasyona bağlı olarak kolon mukozasında ülser oluşması. Ülserlerle ve kalınbağırsağın ve rektumun ağır tahrişi ile karakterize bilinmeyen kaynaklı tekrarlayan durum (kanlı dışkıya, hemoroite, ve karın ağrısına yol açan). (tıp) ülser koliti.

Ulcerative vulvitis : Ülserli vulvitis. Koyunlarda çiftleşmeyle bulaşan, vulvada ülseratif lezyonların biçimlendiği vulva yangısı.

Eosinophilic ulcerative colitis : Aşırı duyarlılık reaksiyonu, parazitlere bağlı veya yabancı cisim reaksiyonu olarak değerlendirilen, köpeklerde görülen, kolonun eozinofil lökositlerden zengin hücre infiltrasyonu ve ülserleşmesiyle belirgin yangısı. eozinofilik mide-bağırsak yangısının bir parçası olarak değerlendirilir. Eozinofilik-ülserli kolon yangısı.

 

Ulcerative dermatosis : Koyunların ülserli dermatitisi. Ülserli dermatozis.

Ulcerative posthitis : Prepusyumun ülserli yangısı. özellikle kısırlaştırılmış sığırlarda görülür. Ülserli postitis.

Ulcerative keratitis : Ülserli keratitis. Kornea ülseri.

İngilizce Ulcerating Türkçe anlamı, Ulcerating eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Ulcerating ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Noma : Kangrenli yara. Ağızda ve bazen de üreme organlarında görülen ülserlerle tanımlanan hastalık (genellikle eksik beslenen, hijyenik açıdan ihmal edilmiş çocuklarda görülen). İnsan, maymun ve köpeklerde, bağışıklık yetersizliği ve beslenme yetersizliğine bağlı olarak ortaya çıkan, kangren oluşumuyla belirgin, normal ağız florası içinde yer alan bakterilerden kaynaklanan bir çeşit derin ağız yangısı, stomatitis gangrenosa. Noma. Florida eyaletinde yerleşim yeri. (patoloji) noma.

Peptic ulcer : Ülser. Pepsin ülseri. Mide ülseri. Peptik ülser.

Canker sore : Aftöz ülser. Ağızda çıkan küçük yara. Ağızda bulunan küçük ülser.

Ulcerate : Ülser yapmak.

Cankerous : Yozlaştıran. Çürüten. Yer yer çürümekte olan. Pamukçuk gibi. Pamukçuğa neden olan. Çürütücü.

Lesion : Yara. Bere. Doku bozulması. Ekonomi, veterinerlik alanlarında kullanılır. Doku veya hücrelerde anormallik veya değişim, patolojik değişiklik. patolojik değişim gösteren doku bölgesi. Gabinden doğan zarar. Lezyon oluşturmak. Lezyon. Gabin. Aşırı yarar.

 

Ulcer : Çıban. Ülser. Karha. Ahlak bozukluğu. İrinli yara. Yara. Deri veya mukoza üzerinde gelişerek altındaki dokuları da etkileyen açık yara, ulkus. Deri veya mukozada, yüzeyel nekroz ve doku kaybı sonucu dokunun bazal zarı da dahil epitelinde oluşan, yerel doku kaybıyla belirgin, yangı ve kanserlere bağlı olarak oluşan açık yara, ulkus, karha, hlk. ekele.

Chancroid : Yumuşak şankr. Ülser veya iltahap türü. Şankroid.

Ulcerating synonyms : aphthous ulcer, noli me tangere, peptic ulceration, ulcerates, ulcerated, canker, decubitus ulcer, ulcerous, pressure sore, bedsore.