Açıl nedir, Açıl ne demek

Açıl; Eskrim, İsim alanlarında kullanılan bir sözcüktür.

Açıl isminin anlamı, Açıl ne demek:

Büyü, serpil, geliş” anlamında bir söz. Açıl ismi; Türkçe kökenli olup bir Erkek ismidir.

Teknik terim anlamı:

Açılmanın yapılması için verilen komut.

Açıl ile ilgili Cümleler

  • “Aşağıdan bir şeyler dedilerse de uykusu açılmış olan nöbetçi hekim anlayamadı.”
  • Açılış töreninde kısa film gösterimi yapılacak.
  • Kapılar 2.30'da açılır ve konser 3.00'te başlar.
  • Açıl, Susam!
  • Açıl Susam!
  • “Boğaziçi sırtları imara açıldı.”
  • Yeni mağaza önümüzdeki hafta açılıyor.
  • “El yordamıyla ilerlemeyi sürdürürken, sanki karanlıkta bir gedik açılıyor, bir yerlerden içeriye ışık vuruyor.”
  • “Bir yandan yakası açılmadık küfürler, bir yandan dedikodu ve türküler.”
  • “Denize açıldıktan beş on gün sonra iki ciddi fırtına ile karşılaştım.”
  • O pencere açılır mı?
  • “Komşular, kabak çiçeği gibi açıldı, ne malmış meğer diyorlardı.”
  • Pencereler açılır mı?
  • “Artık bu çehrenin karşısına geç. Bak, bak, için açılsın.”
  • Avrupa'da okullar eylülde açılır.
  • Açılış konuşması bir başarıydı.
  • Bu pencere açılır mı?
  • Açılış töreninde Rusya'nın tarihi Lubov adlı genç bir kızın rüyaları vasıtasıyla anlatıldı, bu, "aşk" anlamına geliyor.
  • “Mektepten, kitaplardan fazla bu gençlerin muhitinde gözleri açılmış.”
  • Mutfak kapısı açıldı.
  • Açılın!
 

Açıl ile ilgili Atasözü veya Deyim

açılan solar, ağlayan güler : “hiçbir durum olduğu gibi kalmaz, gün gelir tersine döner” anlamında kullanılan bir söz.

açılıp saçılmak : kadın açık saçık giyinmeye başlamak kadın eskisine göre ölçüsüz davranışlarda bulunmaya başlamak.

beli açılmak : Sık sık aybaşı olup, çocuk tutamamak.

(bir şeyin) yüzü açılmak : güzelliği, parlaklığı ortaya çıkmak.

(birinin) iştahı açılmak : yemek isteği artmak.

boğazı açılmak : iştahı artmak.

denize açılmak : kıyıdan çok uzaklaşmak.

dili açılmak : herhangi bir sebeple konuşmayan kimse konuşmaya başlamak.

gedik açılmak : giderilmesi çok güç bir eksiklik veya açık ortaya çıkmak.

gözü gönlü açılmak : neşelenmek, ferahlamak.

gözü (veya gözleri) açılmak : iyiyi kötüyü veya kendisine yarayanı ayırt eder duruma gelmek uyanmak.

hava açmak (veya açılmak) : bulutlar dağılmak.

içi açılmak : güzel bir şey karşısında sıkıntısı dağılmak, ferahlamak.

imara açılmak : yapılaşma yasağı olan bir yerin üzerine yapı yapılmasına izin vermek.

işler açılmak : piyasa canlanmak.

kabak çiçeği gibi açılmak : utangaçlıktan çabucak sıyrılarak aşırı ölçüde serbest davranmak.

kasavetsiz ağız anahtarsız açılır : “sıkıntısı, kaygısı olmayan kimse, her konuda rahat konuşur” anlamında kullanılan bir söz.

kısmeti açılmak : kazancı artmak, bolluğa ermek kendisiyle evlenmek isteyen biri çıkmak.

sözü açılmak : bir şey veya bir konu üzerinde konuşulmaya başlanmak.

 

şöhret kapısı açılmak : meşhur olmaya başlamak.

uykusu açılmak (veya dağılmak) : uykulu durumu geçmek.

yakası açılmadık : söylenmesinden kaçınılan (söz, sövgü veya açık saçık nükte).

yüzü gözü açılmak : sıkılmaz, utanmaz bir duruma gelmek toplumsal ilişkiler kurmaya, çevresini, dünyayı tanımaya başlamak.

zihni açılmak : kavrayışı, anlayışı çoğalmak.

Açıl anlamı, kısaca tanımı

Açıl yumul böceği : Teşbih böceği

Açıla açıl : Çekilin, varda, savulun.

Açılabilme : Açılabilmek işi.

Açılabilmek : Açılma imkânı veya olasılığı bulunmak.

Açılan örümcekağı : Tarım ürünleri piyasalarında dönemden döneme artan fiyat dalgalanmaları nedeniyle denge fiyatından giderek uzaklaşılması.

Açıların değişmezlik kanunu : Belli bir sıcaklık ve basınçta, özdeş minerale ilişkin iki kristalin, birbirine karşı olan yüzeyleri arasındaki açının (kristallerin oluşum koşulları, bulunuş yerleri ve dış görünüşleri ne olursa olsun) eşit ve değişmez olduğunu içeren mineralbilim kanunu. (1669'da Danimarkalı Nicolaus Stensen bulmuştur.).

Açılay : “Ay gibi doğ, ay gibi açıl” anlamında kullanılan bir isim.

Açılı duruş : Topuklar bitişik, ayak uçları bir ayak genişliğinde açık duruş.

Açılı kötü kaynama : Bacakların uzun kemiklerinde ve ekleme yakın bölgelerinde oluşmuş kırıkların hatalı kaynaması sonucu kemiklerde açılanma oluşması.

Açılımın katsayısı : Seri biçiminde bir açılımın terimlerindeki sabit çarpanlar. Örneğin, Fourier katsayıları, Taylor katsayıları gibi.

Açılır : Kapak. (Yalvaç Isparta).

Açılır kapanır yer ışıkları : Çerçeve sahnenin önünde, kullanılmadıkları zaman taban içine kayan yer dizi ışıkları.

Açılır masa : Tablaları çekilen ve orta tablaları döndürülerek büyüyen masa.

Açılır tavan : Körük ya da kapak biçiminde açılabilen taşıt tavanı.

Açılış bilançosu : Yeni bir firmanın etkinliğe başlamadan hemen önceki ya da etkinlik halinde bir işletmenin yeni bir hesap dönemi eşiğindeki durumunu gösteren bilanço.

Açılış dengelemi : Yıl başında sayışımların yeniden düzenlenmesini olumlu kılmak üzere günlük yazılığın açılışında ilk kez yazılan bir önceki yılın sayışım özeti. Sayışımların yeniden açılmasına bağışıklık verilmek üzere düzenlenen denge. Yeniden kurulan ve işletmeye açılan bir tecimevi ya da ortaklığın var olan para, demirbaş, mal değerleriyle ödenmiş ve yüklenilmiş anamallarının borçlu ve alacaklı durumlarını gösteren ilk kuruluş dengelemi.

Açılış fiyatı : Her türlü alım satımın yapıldığı piyasada işlemin yapıldığı ilk fiyat.

Açılış fiyatıyla emir : Borsada ilk seansın başında kaydedilen fiyat ile alım ya da satım yapılmasını öngören emir.

Açılışlı ses : Dışa patlar ses. bk. Dışa patlar.

Açılıverme : Açılıvermek işi veya durumu.

Açılıvermek : Çabucak ve ansızın açılmak.

Açılma çizelgesi : Ön ve arka dişlilerdeki dişli sayılarına göre, ayaklığın bir tam dönüşünde, çiftekerin alacağı uzanımı (açılmayı) gösteren çizelge.

Açılma kararma : Bir çekimin yavaş yavaş karanlıktan aydınlığa çıkıp görüntülerin belirmesi ya da bunun tersine, görüntülerin yavaş yavaş kararıp yitmesi, bu iki durumun birbirini izlemesi.

Açılma sıralaması : Yarışın son bir dakikasında, yarışçıların aldıkları uzanıma göre yapılan sıralama.

Açılmadıcak : Açılmamış mini mini. Açılmadıkça.

Açılmış : Açıklanmış, şerhedilmiş.

Açlık çukurluğundan karnın açılması : Açlık çukurluğundan bir kesi yapılarak karın boşluğuna girilmesi, fossa paralumbal laparotomi.

Aynası açılmak : Tek tırnaklı hayvan, çoğuncası at, tökezleyip dizini yaralamak.

Beş beş açılmak : Keyiflenmek.

Bitişik açılar : Birer kenarları ortak, öbür kenarları zıt ışınlar olan iki açı.

Buzsul açıları : Bir buzsulun doğal yüzeyleri arasında oluşan değişmez açılar.

Dağ açılmak : Yara açılmak.

Dar açılı ışın : Açısı 91-179° olan ışın demeti. Geniş (açılı) ışının karşıtı. Dar bir oylum açısı içine toplanmış ışın. 45 -90 kadar olan açılarla sahneye verilen ışın.

Dar açılı üçgen : Tüm açıları dar açı olan üçgen.

Derney açılımı : Değişkenin belirli değerleri için verilen işleve yakınsayan bir derney kurma. a. bk. açılım.

Dikler açılar : Ölçüleri toplamı 90° olan iki açı.

Düzler açılar : Toplamları düz açıya eşit olan iki açı.

Eşlenik açılar : [Bakınız: tümler açılar].

Eşölçülü açılar : Ölçüleri eşit olan açılar.

Fourier açılımı : [Bakınız: Fourier demeyi]. Bir fonksiyonun Fourier serisi biçiminde gösterilimi.

Geniş açılı ışıldak : Merceksiz, ve ışığı çok geniş bir alana yayarak gölgeleri yok eden aynalı ışıklama aygıtı. Geniş bir alanı aydınlatan ışıldak.

Geniş açılı ışın : Açısı 45-90° olan ışın demeti. Gölgeleri yokeden, geniş bir oyluma yayılan ışın. 91 - 179 kadar olan açılarla verilen ışık.

Geniş açılı mercek : Odak uzunluğu olağandan kısa olan, olağan mercekten daha geniş bir görüş alanını kapsayan, özellikle dar bezemler içinde çalışıldığında kullanılan mercek çeşidi.

Geniş açılı üçgen : [Bakınız: geniş üçgen]. Bir açısı doksan dereceden büyük olan üçgen.

Geniş açılılar : Geniş açılı merceklerin oluşturduğu kümeye verilen ad.

Gök açılım düzlemi : Bir kentteki yapıların yeterli ölçüde ışık almalarını sağlamak amacıyla kentbilimcilerin kullandığı, belli bir açı ile anlatılan, yapının gün ışığına açıklık durumunu belirten, en üst çıkıntısından teğet geçen ve onun dışında kalan çıkıntılara ve taşmalara olanak verilmesini önlemekte kullanılan ölçüt.

Gün açılmak : Hava açılmak, güneş ortaya çıkmak.

Halka açılma : Sermaye piyasası araçlarının satın alınması için borsalar veya örgütlenmiş diğer piyasalar aracılığıyla halka çağrıda bulunulması.

Işık düzengeciyle açılma : Açılmanın, ışık düzengeciyle gerçekleştirilmesi.

Işık düzengeciyle açılma kararma : Açılma-kararmanın ışık düzengeciyle gerçekleştirilmesi.

İççapraz açılar : Bir çaprazla kesilen iki doğrunun oluşturduğu ara bölgede bulunan dört çapraz açı. Anlamdaş. iç açı.

İçters açılar : Çaprazın ayrı uçlarında ve ayrı yanlarında oluşan iççapraz iki açı.

İkiterimli açılım : A ve b gibi iki yalınç olaydan oluşmuş bileşik bir olayın "n" denemede içinde gerçekleşebileceği tüm olanaklı bileşimleri veren işlem.

İş açılmak : Mesele hallolmak.

Kaşı karağı açılmak : Yüzü gülmek.

Kendiliğinden açılır vana : Normal durumda açık bulunan, kapanması için elektrik ya da basınçlı hava kuvveti gerektiren vana.

Komşu açılar : Köşeleri ve birer kıyıları ortak, öteki kıyılan ortak kıyının ayrı yanlarında yer alan iki açı.

Laurent açılımı : Kümesi üzerinde çözümsel olan bir f karmaşık işlevi için; C, A içinde kalan bir yalınç kapalı doğrultulur. [Bakınız: Laurent serisi].

Maclaurin açılımı : Bir fonksiyonun Maclaurin serisine açılımı.

Noktalı açılma : Bir çekimin, ufacık bir noktadan başlayarak gittikçe büyüyen bir çember biçiminde açılması, sonunda bütün görüntülüğü kaplayan görüntüye dönüşmesi. Noktalı kararmanın karşıtı.

Noktalı açılma kararma : Noktalı açılma ile kararmanın ya da bunun tersinin birlikte olması.

Olağan açılı mercek : Odak uzunluğu ne kısa ne uzun olan mercek.

Onlu açılım : Bir r gerçek sayısının, ler 0,1,2,3,4,5,6,7,8,9 sayıtlarından birisi olmak üzere, biçiminde 10 un artı ve eksi güçlerinin kimi katlarından oluşan bir derney olarak yazılması, a. bk. açılım.

Orta açılı ışın : Bir oyuncu ya da nesne üzerine yumuşak bir eğimle verilen ışık. 90 derecelik açılarla sahneye yansıtılan ışık.

Örtücüyle açılma : Değişir örtücü açıklığını kapalı durumdan gittikçe açık duruma getirerek elde edilen açılma.

Örtücüyle açılma kararma : Değişir örtücüyle gerçekleştirilen açılma ve kararma.

Polinomsal açılım : Verilen fonksiyonun bir polinomsal serinin toplamı biçiminde gösterilimi.

Renk açılma alopesisi : Kimi ırk genç-erişkin köpeklerde kıl folikülerinde gelişme bozukluğu, normal dışı melanin üretimi, sebore, folikülitis ve hipotrikozisle belirgin kıl dökülmesi. Mavi ve kırmızı Dobermanlarda, açık kahve-sarımsı renkli İrlanda setter köpeklerinde görülür, renk mutant alopesisi, mavi Doberman sendromu, kahverengi İrlanda Seter sendromu.

Russell açıları : Bakışımlı dağılışı olan bir kaynağın uzaysal yeğinlik dağılışından ışık yeğinliğine götüren entegrasyonun bir aritmetik ortalamaya indirgenmesini sağlamaya yarayan, eşit oylum açılarının karşılığı olan açılar.

Sarmal açılma : Açılmanın sarmal biçimde olanı; görüntünün, bir sarmalın bir noktasından başlayıp yavaş yavaş sarmalın tamamlanmasıyla belirmesi.

Silinmeli açılma : Bir çekimin silinmeyle açılması.

Silinmeli kararma açılma : Silinmeli bir kararmanın silinmeli bir açılmayla izlenmesi.

Söz açılmak : Anlatılmak istenen konu üstünde konuşulmaya başlamak.

Taban açıları : Bir üçgen için, tabanın iki ucundaki iç açılar.

Ters açılar : Kıyılan birbirinin uzantısı olan iki açı. Kesişen iki doğrunun ters taraflarında kalan açılar. Tepe noktaları aynı fakat ortak hiçbir kolları yoktur.

Tümler açılar : Toplamları 360° olan iki açı. Eş anlamlısı: eşlenik açılar.

Uğru açılmak : Bahtı açılmak, işleri yolunda gitmek.

Yakası açılmadık söz : İşitilmedik söz.

Yönelti açıları : Düzlemde bir doğru için, bu doğrunun artı X-ekseni ile yaptığı en küçük artı yönlü açı. Uzayda bir doğru için, bu doğrunun artı konaç eksenleriyle yaptığı artı yönlü açılar, Anlamdaş. doğrultu açılan.

Zehni açılmak : Kavrayışı gelişmek.

Açılama : Güç bir sahnenin çeşitli açılardan çekiminin yapılması.

Açılı kaplama : Ahşap teknenin değişik yerlerinde kullanılan, özel biçimlerde kesilmiş kaplama parçası.

Açılım : Açılma işi. Herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce ve uygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapma. Yeni bir bakış açısı getirme. Sağ açıklık. Bir kısaltma veya formülün açık biçimi.

Açılış : Açılma işi. Yeni bir yapının, yerin veya kuruluşun çalışmaya başlaması, küşat.

Açılış konuşması : Herhangi bir kurum, kuruluş, mağaza vb.nin açılması sırasında yapılmış olan konuşma.

Açılış töreni : Bir açılışı kutlamak için yapılmış olan toplantı.

Açılma : Açılmak işi. Bir grupta, sıraların jimnastik alıştırmaları için dağınık düzene girmesi. Bir film çekiminde karanlıkta başlayıp gittikçe aydınlanarak görüntülerin belirmesine dayanan noktalama. Çatlama.

Açılmak : Açma işine konu olmak. Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak. Kıyıdan uzaklaşmak. Yeni bir bakış açısı getirmek. Renk koyuluğunu yitirmek. Kapı, yol vb. geçit vermek. Gereken güce ulaşmak. Kuruluşlar ilk kez veya yeniden işe başlamak. Sıkılması, çekinmesi, tutukluğu kalmamak. Herhangi bir konuyla veya sorunla ilgili olarak düşünce ve uygulamalarda yeni koşulların gerektirdiği değişiklikleri veya yenilikleri yapmak. Ayrıntıya girmek. Sırrını, üzüntüsünü, sorunlarını birine söylemek. Genişlemek, bollaşmak. İşini gereğinden veya yapabileceğinden geniş tutmak. Delinmek, yırtılmak. Sis, karanlık, duman vb. dağılmak, yoğunluğunu yitirmek.

Yöndeş açılar : İki paralel çizginin bir kesenle kesişmesinden oluşan ve biri içte, biri dışta olarak kesenin aynı tarafında kalan açılar.

Diğer dillerde Açıl anlamı nedir?

İngilizce'de Açıl ne demek ? : lunge!