Dilution of labour türkçesi Dilution of labour nedir

  • Deneyimsiz işçilerin yanına deneyimlileri alma.

Dilution of labour ingilizcede ne demek, Dilution of labour nerede nasıl kullanılır?

Dilution : Su karıştırma. Hisse senetlerinde artış olduğu takdirde hisse başına karın azalışı ya da hisse başına zararın artışı. Sulandırma. Cansızlaştırma. Çözücünün niceliğini artırarak çözünenin derişimini azaltma işlemi. Nispi kayıt. Seyrelti. Yoğun çözeltilerden daha düşük konsantrasyondaki çözeltilerin hazırlanması için sulandırma veya seyreltme işlemi, dilüsyon, sulandırma. Bir çözeltiyi seyretmek için çözgen katılması. Özsermayenin zayıflatılması.

Of : İle ilgili. -in. Nin. Yüzünden. Li. -dan. -den övünerek bahsetmek. -li. Karşı. -den.

Labour : Doğum sancısı. Çalışma. Doğum. Güçlükle hareket etmek. ä°şçi partisi üyesi. Belli bir bedel karşılığı üretim sürecinde üretim faktörlerinden biri olarak yer alan beden ve/veya beyin gücü. Boğuşmak. Çaba harcamak. Uğraşmak. İş gücü.

Dilution of labor : Deneyimli işçilerin arasına niteliksizleri katma.

Alienation of labour : Marksist yaklaşımda, emeğin üretim araçlarının mülkiyetine sahip olamaması sonucu işçi sınıfının neyin, ne kadar ve nasıl üretileceğine karar veremeyerek üretim sürecinden kopması; malın piyasa değerinin ücretli emeğin mala kattığı değerden yüksek olması ve işçinin emeğiyle ürettiği mala egemen olamaması. Emeğin yabancılaşması.

 

Free circulation of labour : İktisadi bütünleşme içinde yer alan ülke yurttaşlarının üye ülkelerde herhangi bir ayrım ya da kısıtlama olmaksızın çalışması ve çalıştığı ülkedeki tüm iktisadi ve sosyal haklardan yararlanabilme ilkesi. Emeğin serbest dolaşımı.

Division of labour : İş bölümü. Ekonomi, sosyoloji alanlarında kullanılır. Bir toplumu oluşturan üyelerin, ailelerin ve toplulukların işleri aralarında bölüşmeleri; toplumsal yerlerine ve biyolojik yapılarına göre belirli işleri yapmaları. Mesai. Bir toplumsal üretim düzeni içindeki değişik görev ve hizmetlerin, toplumun üyeleri, kümeleri arasında karşılıklı bağımlılık ilişkileri içinde bölünmesi süreci. Çalışma alanındaki sonuçları verimli kılmak ve iyiye götürebilmek amacıyla bunları etkileyebilecek her türlü özellikler göz önünde tutularak bu işin görevlileri arasında bilgi, görgü ve yeteneklerine göre dağıtımı. Mesai taksimatı. İşbölümü.

Concentration of labour : Emeğin yoğunlaşması. Marksist yaklaşımda, kapitalistlerin sürekli olarak artık değeri artırmak amacıyla emekçileri belirli bir üretim sürecinde daha çok çalıştırmaları. krş. salt artık değer.

Average productivity of labour : Emeğin ortalama verimliliği. Diğer üretim faktörleri sabitken, değişen emek değerlerine bağlı olarak birim emek başına elde edilen ürün.

Branch of labour : Belirli bir yapım dalına ilişkin ve aynı bilimsel yöntemlerle yapılan uğraşılar. iş yasasına göre, çalışma bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle bölümlenen iş kolları. İş kolu.