Kamyonet nedir, Kamyonet ne demek
Kamyonet; kökeni fransızca dilinden gelmektedir.
- Yük taşıyan küçük kamyon, pikap
"Kamyonet" ile ilgili cümleler
- "Kağnıyı araba ile, kamyonet ile değiştiriyor." - E. İ. Benice
Kamyonet hakkında bilgiler
Kamyonet, izin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3500 kg’ı geçmeyen ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu taşıt.
Kamyonet ile ilgili Cümleler
- O, rehinesini bir kamyonette tuttu.
- Kamyonete geri dön.
- Kamyoneti yükleyeceğiz.
- Ali bir kamyonet sürüyor.
- Ali kamyoneti park ediyor.
- Ali kamyonetin kapısını açtı ve dışarı atladı.
- Jale batan kamyonetten kaçmayı başardı.
- O kırmızı araba mavi kamyonete çarptı.
- Kamyonetler Kuzey Amerika'da popüler ama Avrupa'da değil.
- Kamyonetten in.
- Ali kamyoneti yükledi.
- Kamyonete bin.
Kamyonet anlamı, kısaca tanımı:
Kamyon : Motorlu büyük yük taşıtı. Bu taşıtın taşıyabildiği miktarda olan.
Kamyonetçi : Kamyonet kullanan kimse.
Kamyonetçilik : Kamyonetçinin yaptığı iş.
Küçük : Yaşı daha az olan. Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Niteliği aşağı olan, bayağı. Geri aşamada. Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse. Kısık, parlak olmayan (ses). Niceliği az olan. Küçük abdest. Değersiz, önemsiz.
Pikap : Küçük kamyon, kamyonet. Elektrikle veya pille çalışan, plak dinlemekte kullanılan araç.
İzin : Bir şey yapmak için verilen veya alınan özgürlük, müsaade, ruhsat, icazet, mezuniyet. Bir kimseye çalıştığı yerce verilen tatil.
Azami : En çok, en üst, en büyük, en yüksek (derece, nicelik), maksimum, maksimal. Maksimum.
Yüklü : Paralı, varlıklı. Bir duyguyu, bir olguyu içinde veya üzerinde fazlaca bulunduran. Gebe. Çok çalışmayı gerektiren. Çok fazla, pek çok. Yapılacak işi çok olan. Yükü olan. Çok sarhoş.
Geçme : Çakılmış, yapıştırılmış veya lehimlenmiş olmayıp gereğinde sökülebilecek biçimde parçaları birbirine takılıp kenetlenmiş olan. Birbirinin içine geçirilerek tutturulan iki şeyden birinde bulunan çıkıntılı parça. Geçmek işi, mürur.
Taşımak : Giymek. Duymak, hissetmek. Katlanmak, üstlenmek, yüklenmek, çekmek. Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek. Bir nesnenin ağırlığını yüklenmek. Boru, kanal vb. ile sıvı maddeleri bir yerden başka bir yere aktarmak. Üstünde bulundurmak. Sahip olmak, özellik olarak bulundurmak.
Yük : Araba, hayvan vb.nin taşıyabildiği miktar. Araba, hayvan vb.nin taşıdığı şeylerin hepsi. Yüz bin kuruşluk mal veya tutar. Eşya. Tedirginlik veren şey, engel. Bir cismin yüzeyinde biriken elektrik miktarı. Bir şeyin ağırlığı. Birinin üzerine almak zorunda kaldığı ağır görev. Doğacak bebek. Yüklük.
Diğer dillerde Kamyonet anlamı nedir?
İngilizce'de Kamyonet ne demek? : n. station wagon, van, pickup truck, goods van, pickup
Fransızca'da Kamyonet : camionnette [la]
Almanca'da Kamyonet : Kastenwagen, Lieferwagen
Rusça'da Kamyonet : n. пикап (M)
Bu kısımda Kamyonet nedir? Kamyonet ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Kamyonet tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Kamyonet hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.